- 1192 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
DAHA BAŞKA ÖZLÜYORUM SENİ
Aşkı yaşamak reklamları olan bir film gibidir. Hiç bir şey yokmuş gibi gayet güzel bir şekilde film izlerken birden reklam girer ve kızar, belki de söveriz ’’tam sırası mıydı’’ diye ve filmin geri kalan kısmını izlemek için bir an önce reklamın bitmesini büyük bir heyecanla, şevk ile bekleriz... Reklam biter ve daha bir iştah ile filmin geri kalanını izleriz
Aşkta böyledir aslında. İlk başladığın zaman gayet iyidir güzeldir her şey. Belki de hiç farkına varmazsın özlemenin, özlediğinin, özlendiğinin... Ta ki filmin arasına giren reklam gibi sevdiğin insan ile aranıza giren acıyı tatmak gibi. İşte o zaman anlarsın özlediğini, yüreğinin nasıl yandığını, nasıl aklını fikrini yitirdiğini... İşte o zaman anlarsın kaybetme korkusunu, o zaman anlarsın kim bilir...
Hemen hiç vakit kaybetmeden geri kazanmak için uğraşırsın. Geceni gündüze katıp, uyumak nedir bilmeden, hiç bir şeyi düşünmeden tek amaç ’’kazanmak’’ deyip uğraşırsın. İçindeki özlem seni yaktıkça sen daha çok uğraşırsın. Daha azimle, daha bir hırsla, daha hızlı bir şekilde uğraşırsın. Ve geri kazanırsın. İşte o zaman her şey daha farklı olur. Daha başka bakar, daha başka ararsın, daha başka konuşur daha başka susarsın. Ve daha başka, daha güzel seversin. Çünkü her an gidebileceğini düşündüğün için içine oturmuştur kaybetme korkusu. Ondandır daha başka ve her an özlersin...
Yusuf BİTİM