- 2713 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beðeni
EVLÝYA ÇELEBÝ'NÝN HAYRAN OLDUÐU ÞEHÝR AYDIN
EVLÝYA ÇELEBÝ’NÝN HAYRAN KALDIÐI ÞEHÝR AYDIN
(AYDIN ANILARIM)
2 Eylül 2013’te Aydýn Belediyesi’nin yurt çapýnda düzenlediði þiir yarýþmasýnda birinci olduðum bana telefonla iletilmiþti. Ödülümü 7 Eylül 2013 Cumartesi günü Aydýn’ýn Kurtuluþunun 91. Yýlý töreni çerçevesinde alacaðým söylenmiþti. Aydýn Belediyesi’nin internet sayfasýna girip Kültür Sanat kýsmýna baktýðýmda þunlar yazýyordu:
"Aydýn" konulu þiir yarýþmasý aþaðýdaki þekilde sonuçlanmýþtýr:
1. Birincilik Ödülü Harika UFUK
2. Ýkincilik Ödülü Þerife ÇINAR
3. Üçüncülük Ödülü Muhsin AKTAÞ
4. Birinci mansiyon ödülü Muhammet UYSAL
5. Ýkinci mansiyon ödülü Ayþe PASLANMAZ
6. Üçüncü mansiyon ödülü Ayten BOZKIR
7. Dördüncü mansiyon ödülü Miraç Furkan BAYAR
Dereceye girenlerin ve mansiyon alanlarýn isimlerini öðrendiðimde içlerinde tanýdýðým isimlerin olmasý beni çok sevindirmiþti. Þerife Çýnar ile yýllar öncesinde internette tanýþmýþtýk. Bir sosyal paylaþým sitesinde arkadaþ listemdedir epeydir… Zaman zaman yazýþýyorduk. Kýsa kýsa sohbetlerimiz oluyordu. Tanýþýklýðýmýz sanaldandý ama 6 Eylül 2013’te gerçek hayatta da birbirimizi tanýma fýrsatý bulmuþtuk. Þerife Çýnar, o yarýþmanýn ikincisiydi. Ýnternetten yazýþtýk, telefonla görüþtük. Aydýn’a beraber gitmeyi kararlaþtýrdýk. Þerife Çýnar, Ýzmir’de yaþýyor; ben de Adana’da yaþýyorum. Adana’dan Ýzmir’e 08.40 uçaðýyla gidecektim ve saat 10.00’da Adnan Menderes Havaalaný’nda buluþacaktýk. O güne kadar birbirimiz sadece fotoðraflardan tanýyorduk. Ben onu gördüðüm ana kadar Þerife Çýnar’ý iri yarý bir bayan olarak düþünüyordum.
Uçaktan iner inmez saða sola bakmaya baþladým ama havaalaný çok kalabalýktý, göremedim. Dýþarý çýktýðýmda kalabalýk arasýnda saðda ufak tefek bir bayan elinde çek çekli valiziyle duruyordu. Onun giden yolculardan olabileceðini düþünerek etrafa bakmamý sürdürdüm. Göremeyince telefon ettim. Bulunduðum yeri ve üzerimdeki giysiyi tarif ettim. O arada az önce yanýndan geçtiðim bayanýn da cep telefonla konuþtuðunu gördüm. “Bak, elimi kaldýrýyorum. Ben sizi gördüm.” Dedim. Sanki yýllardýr gerçek hayattan tanýþýyormuþ gibi büyük bir sevgiyle kucaklaþtýk. Bizi Aydýn’a götürecek olan arkadaþla buluþarak yola çýktýk.
Ýzmir- Aydýn arasý 115 kilometreymiþ. Yaklaþýk bir buçuk saatlik bir yolculuktan sonra Aydýn’a vardýk. Aydýn Þairler Yazarlar Derneði Baþkaný Þükrü Öksüz bizi karþýladý. Kalacaðýmýz yere gittik. Elimizi yüzümüzü yýkayýp valizlerimizi odalarýmýza býraktýk. Þükrü Bey bizleri aldý, yemeðe götürdü. Ödemiþ köftesi yedik, ayran içtik. Þerife de Ödemiþli imiþ. Bu köftenin yanýnda közlenmiþ bir yeþilbiber, oldukça kalýn kesilmiþ birkaç halka közlenmiþ kuru soðan ile birkaç dilim közlenmiþ domates yanýnda tuz ile kýrmýzý toz biber karýþýmý var. Köfteleri bu tuz-biber karýþýmýna batýrarak yiyorlar. Lezzetli ama bugüne kadar yediðim köftelerin hiçbiri Adana kebapla yarýþamaz.
Yemek için Þükrü Öksüz’e teþekkür ettik. Hep beraber geze geze çay bahçesine gittik. Güzel bir sohbet sonrasý Þerife, ben ve kýzým Sena konaklayacaðýmýz yere vardýk. Þükrü Öksüz ve bizi oraya kadar getiren arkadaþ ayrýldýlar. Kýzýmla ben iki yataklý büyük odaya yerleþtik. Þerife de tek yataklý küçük odaya yerleþti. Þerife gerçekten çok sessiz, sakin, mütevazý, ýlýmlý, güzel huylu biri… Onu kýzým ve ben çok sevdik. Güzel bakýp güzel gören insanlardan… Bozdoðanlýlar Kültür ve Dayanýþma Derneði binasýnýn üst katýnda dernek üyesi Hamiyet Haným vardý. Bizi beþ çayýna çaðýrdý. Güzel bir kahvaltý hazýrladý ama ben aç deðildim. Hiçbir þey yemedim. Sadece çay içtim. Hamiyet Hanýma yayýmlanmýþ son þiir kitabýmý imzalayýp hediye ettim. Ýklim deðiþikliði beni biraz hasta etmiþti. Hamiyet Hanýma bize göstermiþ olduðu konukseverliði için buradan tekrar teþekkür ederim.
Bir süre dinlendikten sonra gezintiye çýktýk. Akþam lokantalar erken kapanýyor. Saat 19.00 civarýnda açýk bir yer kalmamýþtý. Yolda pidecide çalýþan özel giysili birini gördüm. “Kýzlar, pideciye götürür bu bizi, takip edelim.” Dedim. Besler Pideci’ye vardýðýmýzda onlar da kapatmak üzereydiler. Kýymalý pide söyledik. Yanýnda da milli içkimiz ayran elbette… Pideler çok nefisti. Tavsiye ederim. Yemek sonrasý çay da ikram ettiler. Þerife, bitiremedi bile… Kalanýný -ki neredeyse hepsini- paket ettirdik. Biraz gezdik, gezerken Çine Köfte yazan bir lokanta gördük. Camda þöyle yazýyordu: “Beðenmeyene parasý iade edilir.” Ben de “Bugün karnýmýz tok ama yarýn geleceðiz. Yedikten sonra da beðenmediðimi söyleyeceðim. “ dedim. Lokantacý þakama güldü, “Yarýn beklerim.” Dedi. Eve döndük. Sonra Þerife’nin arkadaþý aradý, buluþmak istedi. Hep beraber çýkýp Aydýn’ý gezdik. Kazým Karabekir Paþa’nýn büstünün önünde fotoðraf çektirdik. Bir parkta oturarak onu bekledik. Nurgül geldi. Dünya tatlýsý bu hanýmefendiye kýzým da ben de bayýldýk. Nurgül, bizi çay bahçesine götürdü. Kola, soda gibi içecekler içildikten dondurmalar yenildikten sonra ertesi gün Köþk’ün pazarýnýn olduðunu, iþ yerini de ziyaret etmemizden memnuniyet duyacaðýný söyledi. Pazar günü buluþmak üzere sözleþtik. Konakladýðýmýz yere döndük.
Sabah 10.30 tören var dediler. Biz de sabah erkenden kalktýk. Bir gün önce öðlen yemeðinden sonra gözümüze çarpan mim koyduðumuz bir gözlemeci vardý. Oraya giderken Uygun Kuaför’ün önünden geçtik. Kuaför, balkonda sigara içiyordu. Ona seslendik, randevu aldýk. Kahvaltý sonrasý geleceðimizi söyledik. Þerife simit peyniri tercih ettiyse de gözlemelerin tadýna cebren baktýrdým. Gözlemeler de gerçekten çok nefisti, çay da… Zeytin, peynir, domates, salatalýk, yeþilbiber ve gözlemelerle mükellef bir kahvaltý yaptýk. Sohbet esnasýnda onlarýn da þiir sevdiklerini öðrendik. Þiirlerimizi okuduk. Koyu bir sohbete daldýk. Adamcaðýz Çorumluymuþ. Yýllar önce askerliðini Aydýn’da yapmýþ. Burayý çok sevmiþ ve buraya yerleþmiþ. Evlenmiþ, çora çocuða karýþmýþ. Önceleri demircilik yapýyormuþ. Sonra burayý açmýþ. Bakmýþ ki gözlemeye talep çok karþý dükkâný da alarak iþini büyütmüþ. Gözlemeleri eþi, kýzý, gelini birlikte hazýrlýyorlarmýþ. Zaten dükkâna da eþinin adýný vermiþ. Eþi de yanýmýza geldi. Ayrýca ikramlarda da bulundu. Gözlemecinin karþýsýnda kuru bakliyat ve kuru incir satan bir yer vardý. Oranýn sahibi de þairdi. Þiirlerini gösterdi bize, biz de çok beðendik. Þükrü Öksüz ile tanýþmasýný söyledik. Bize incir ikram etti, muhteþemdi. Bugüne kadar yediðim en güzel kuru incirdi. “Adana’ya dönerken alýrýz.” Dedik ama oradan almak kýsmet olmadý. Çok üzüldük.
Bir gün öncesinden kýzým ve Þerife Çýnar arkadaþým Hükümet Caddesi üzerinde bir kuaför bulmuþlardý. Tören için getirdiðimiz giysileri giymeden çýkmýþtýk. Kahvaltý sonrasý kuaföre gittik, Þerife, saçýný yýkatýp fön çektirmek istedi. Ben yýkatmadan fön çektirmek istedim ama kuaför : “Yýkayalým daha iyi olur.” Dedi. O arada törene yetiþeceðimizi öðrenince bu törenlere kendisinin de katýlmak istediðini, iþi dolayýsýyla pek katýlamadýðýný, her yýl yaþlý bir kadýnýn köyden gelerek törene renk kattýðýný anlattý. Saçýmý yýkayýp fön çekmeye baþladýklarýnda Þükrü Bey telefonla beni aradý. “Hemen gel, ödül töreni saat 10.00’da olacak. Sadece birinciye þiir okutacaklar. Acele et.” dedi. Kýyafetim konaklama yerinde, saçlarým ýslak ve ben çaresizim. Kýzýma giysilerimi kuaföre getirmesini söyledim. Orada giyindim. “ Lütfen saçýma fazla özenmeyin, saçýmý sadece kurutun.” dediysem de özendiler, güzel bir þekil verdiler.
Saat 10.20’de tören alanýna vardýðýmýzda sýram yeni geçmiþti. Adana’dan bu tören için geldiðimi, þiirimi okumak istediðimi, tören saatinin 10.30 olarak söylendiðini, söylenilen saatten 10 dakika erken geldiðimi bir çýrpýda anlattýmsa da dinletemedim. “Resmi törendir. ydýn Belediyesi Sergi Salonu’nda Atatürkçü Düþünce Derneði Aydýn Þubesi ve Aydýn Þehit Aileleri ve Gazileri Dayanýþma Derneði iþbirliði ile açýlan ‘Kurtuluþunun 91. Yýlý’nda Aydýn ve Kurtuluþun Kahramanlarý’ konulu fotoðraf sergisinin açýlýþýnda þiirinizi okursunuz.” Dediler. Önce bu törene yetiþemediðim için üzüldüm ama diðer töreninin de son derece anlamlý olduðunu düþünerek orada birincilik kazandýðým “Aydýn Güzellemesi” adlý þiirimi okuyacaðým için mutlu oldum. O sýrada ödül kazanan diðer arkadaþlarý ve jüri üyelerini de gördüm. Ayþe Paslanmaz, Þerife Çýnar, Þükrü Öksüz dýþýnda hiçbirini tanýmýyordum, orada tanýþtýk. Naim Özdamar bana “Seveceksen Bugün Sev” adlý þiir kitabý ile “Jeotermal Enerji Çevre ve Tarým” adlý Aydýn Ziraat Odalarý Ýl Koordinasyon Kurulu 1 Numaralý yayýnýný adýma imzalayarak armaðan etti. Mehmet Orhan Bey ise babasýna ithaf ettiði “Çizgilerde Yolculuk” adlý kitabýný imzaladý. Þükrü Öksüz ise “Sevgi Dünyasý” ve “Bendeki Sevgi” adlý þiir kitaplarýný adýma imzaladý. O tarihte son kitabý baskýda idi. Aydýn Belediyesi Kültür ve Sosyal Ýþler Müdürlüðü’nden Osman Ýrik Bey, bize ödüllerimizi teslim etti. Þýk bir plaket ve güzel bir de diz üstü bilgisayardý ödüllerim… Ayþe Paslanmaz da yorucu yolculuk sonucunda henüz Aydýn’a varmýþtý ve haliyle törene yetiþememiþti. Onu gördüðüm için çok sevinmiþtim. Sarýldýk, birlikte bol bol fotoðraf çektirdik. Þerife ise ikinci olduðu için ödülleri plaket ve çok güzel bir fotoðraf makinesi idi. Yarýþmada üçüncü olan Bursa’dan Muhsin Aktaþ, Aydýn’a gelmemiþti. Onun ödülü de plaket ile kol saati idi. Mansiyon alanlara ise sadece plaket verdiler. Seçici kurul baþkaný ve kurul üyeleri de yetiþemediðimiz tören de ödüllerini almýþlardý.
Seçici Kurul Üyeleri:
1) Þükrü ÖKSÜZ Aydýn Yazarlar ve Þairler Derneði Baþkaný (Þair-Yazar-Gazeteci)
2) Ünver PAZARLI Edebiyat Öðretmeni (Aktif )
3) Naim ÖZDAMAR Edebiyat Öðretmeni (Emekli)
4) Mehmet ORHAN Öðretmen Þair
5) Yaþar UYAR Öðretmen Þair
Ödül alanlar, jüri baþkaný, jüri üyeleri ve bir de kýzým hep birlikte Aydýn Belediyesi’ne gittik. Çok görkemli ve tertemiz, yeni bir binaydý. Bizi geniþ bir salona aldýlar. Çay ikram ettiler. O sýrada deðerli aðabeyim Söke Þairler ve Yazarlar Derneði’nin üyelerinden, Sarý Zeybek Dergisi’nin yazar ve þairlerinden Metin Akdeniz beni görmeye geldi. Söke’den gelirken benim bir fotoðrafýmý internetten bulmuþ, büyüttürmüþ, çerçeveletmiþ ve beni öven sözler yazdýrmýþ. Bu fotoðrafý bana armaðan etti. Çok mutlu oldum ama seçtiði Adana Tüyap’ta toplu çekilmiþ çok berbat çýktýðým bir fotoðrafýmdý ama önemli olan bunu düþünmesi ve bana sürpriz yapmasýydý.
Saat 14.00 civarýnda kokteyl baþladý. Aydýn Belediye Baþkaný Sayýn Özlem Çerçioðlu ve Atatürkçü Düþünce Derneði Aydýn Þubesi Baþkaný Günver Güneþ ile Aydýn Þehit Aileleri ve Gazileri Dayanýþma Derneði Baþkaný Sevil Esin çok güzel ve anlamlý konuþmalar yaptýlar. Ben þiirimi okudum. Þiirim çok beðenildi. “Aydýn’ý bu kadar güzel anlattýðýnýza göre Aydýnlý olmalýsýnýz.” Dediler. Bir Adanalý olarak bu sözlerden gurur duydum. Geçen yýl bir yarýþmada birinci olduðum “Efeler Diyarý Ýzmir” þiirim için de benzer sözler duymuþtum. (Bu övücü sözler, beni þýmartmýyor aksine güçlendiriyor. Daha güzel eserler vermem için destek oluyor. )
Fotoðraf sergisini gezmeye baþladýk. Aydýn’ýn iþgal yýllarýndan Yunan arþivlerinden alýnmýþ fotoðraflar da vardý. Aydýn’ýn kurtuluþunda yararlýk gösterenlerin dýþýnda Ýstiklâl Savaþý’ndan bu yana verilen Aydýnlý bütün þehitlerimizin fotoðraflarý da sergileniyordu. Çok duygulandým, gözlerim dolu dolu oldu. Aðlamamak için kendimi zor tuttum. Sergiyi gezdikten sonra Aydýn Belediye Baþkaný Sayýn Özlem Çerçioðlu plaketlerimizi takdim etti. Törene yetiþemediðimiz için Aydýn Belediyesi Kültür Müdürü Osman Bey’in elinden almýþtýk. Aydýn için yazdýðým þiirimi Aydýnlýlara okuma fýrsatýný bulduðum için sevinçliydim. Ayrýca plaketlerimizi baþkanýn elinden aldýðýmýz için de huzurluyduk. Aydýnlýlar çok þanslýlar. Böyle bir belediye baþkanlarý olduðu için çok mutlu olmalýlar.
Buradaki tören bitince hepimiz Naim Özdamar Bey’in arabasýna bindik. Ayþe, Nevþehir’e döneceðini söyledi. Otobüs biletini aldý ama daha otobüs saatine çok vardý. Biz de Köþk ilçesine gidecektik. Kýzým Sena, kuru incir almak üzere oraya gitmek istiyordu. Ayþe de bizimle geldi. Þerife’nin arkadaþý Nurgül ile sözleþmiþtik. Naim Bey de o tarafa gidecekmiþ. Naim Özdamar Bey’in de incir satan arkadaþý varmýþ. Hep birlikte önce incir satan arkadaþýnýn bahçesine gittik, birkaç kilo incir aldýk. Sonra Naim Bey bizi Pazar yerine býraktý. Ona teþekkür ettik ve Nurgül ile buluþtuk.
Sohbetlerimiz oldukça renkliydi. Bir ara Nurgül’e yardým edelim dedik. “Buyurun, çok güzel çiçeklerimiz var.” Dedim ama alan çýkmadý. Hepimiz birer birer denedik ama tutturamadýk. Sadece Ayþe Paslanmaz baþarýlý oldu. Ufak tefek alýþ veriþler yaptýk. Ayþe’nin otobüs saati yaklaþýyordu. Minibüse binerek Aydýn’a döndük. Ayþe’yle vedalaþtýk, onu terminalde indirdik. Biz yola devam ettik. Konakladýðýmýz yere döndük, giysilerimizi deðiþtirdik. Acýkmýþtýk. Bir akþam önce gitmeye karar verdiðimiz Çine Köfteci’sinin yolunu tuttuk. Þerife yemek istemedi, sadece çorba içti. Çine köftesi çok lezzetliydi. Þerife’ye de tattýrdýk. Ben daha ilk köfteyi yemiþtim ki lokantacý yanýma gelerek : “ Hanýmefendi köfteyi beðendiniz mi?” dedi. “Çok beðendim.” Dediðimde de bir gün önceki þakamý hatýrlattý. Gülüþtük. Yemeðin üzerine çaylarýmýz da geldi. Çaylar, müessesenin ikramýydý.
Akþam Sanatçý Sýla’nýn konserin vardý. Aydýn Belediyesi Aydýn’ýn kurtuluþu dolayýsýyla böyle halka açýk bir konser organize etmiþti. Yollar ýþýl ýþýldý. Halka açýk konserleri pek sevmem çünkü ben ayakta fazla duramam. En çok 10 dakika dayanýrým, sandalye veya bank aramaya baþlarým. Bir de aðýr bir ameliyat geçirdiðim için itiþip kakýþmalarýn yarama zararý olur diye korkarým. Þerife ile Sena çok niyetlendiler ama ben biraz mýzýkçýlýk ettiysem de onlara uydum. Kaldýrým taþlarýna oturduk herkes gibi ama sanatçýyý göremedik, sadece sesini duyduk. Dev ekrandan bile tam göremedik Sýla’yý... “Bu eziyete deðmez. Televizyondan izleriz veya kasetini dinleriz.” Diye Þerife ile Sena’yý ikna ettim. Konakladýðýmýz yere döndük.
Pazar sabahý kahvaltý yapmak üzere bir yer aradýk. Nazar adýnda çok güzel bir pastane bulduk. Dört dörtlük bir sabah kahvaltýsýndan sonra hediyelik incirler almak üzere kuruyemiþ dükkânýna gittik. Pazar sabahý daha geç açýlýyormuþ. Açýlýþ saatini bekledik. Ýstiklâl Caddesi’ndeki Efe heykelinin önünde fotoðraflar çektirdik. Dükkân açýldýðýnda ilk müþteri bizdik. Köþk’e giderken kuru incir almýþtýk ama onlar açýk, kilo ile satýlan incirlerdi. Kutulular da en az beþ kiloluktu. Biz þýk kutu, sepet veya farklý ambalajlarda lezzetli ve görsel hediyeler almak istiyorduk. Tuðba adlý kuruyemiþçide aradýðýmýz her þeyi bulmuþtuk.
Artýk yavaþ yavaþ toplanma zamaný gelmiþti. Uçaðýmýz Pazar akþamý saat 20.20’deydi. Ýzmir’deki arkadaþýmýz aradý, bizi almaya geleceðini söyledi. Arkadaþýmýz geldiðinde eþyalarýmýz hazýrdý. Hemen arabaya koyduk. Yolda fikir deðiþtirdik. Ýzmir Urla Çeþmealtý’na gittik. Öðle yemeðimizi orada yedik. Denizi seyrederek çay içmek en büyük zevkimdir. Deniz kýyýsýna kadar yürüdük. Deniz oldukça dalgalýydý. Yine de çaylarýmýzý zevkle içtik, Ýzmir’e doðru yola çýktýk. Ben biraz telaþlý bir yapýya sahibimdir. Havaalanýna erkenden vardýk. Arkadaþlarla vedalaþtýk. Þerife Çýnar arkadaþým metroya binerek evine gitti.
Akþam Adana’ya dönerken Aydýn’a gitmenin güzelliðini bir kez daha usumdan geçirdim. Güzel insanlarla tanýþmanýn hazzýný yüreðimde hissettim. Aydýnlýlarý çok sevdim. Sýcak, saygýlý, misafirperver, cömert insanlar… Aydýnlý güzel insanlara yarýþmada birincilik kazandýðým þiirimle tekrar teþekkür etmek istiyorum.
AYDIN GÜZELLEMESÝ
Kuzeyinde Manisa, Ýzmir Ege’nin dili;
Meltem gibi okþayan yelleri var Aydýn’ýn.
Güneyinde Muðla’yla doðusunda Denizli;
Deðerli nice komþu illeri var Aydýn’ýn.
Ömürleri uzatan saðlýklý havasý var,
Bereketli topraðý, Menderes ovasý var,
Bitkileri þifalý, her derde devasý var,
Baðlarýnda mis kokan gülleri var Aydýn’ýn.
Heredot âþýk olmuþ, bambaþka demiþ iklim,
Gökyüzü masmavidir, yeryüzü yeþil kilim,
Dünyada benzersizdir, apayrýdýr bu ilim,
Defne dallarý tutan elleri var Aydýn’ýn.
Tarým geçim kaynaðý, üretimde incidir,
Zeytin, incir, kestane ülkemde birincidir,
Onu verimli kýlan çiftçinin bilincidir.
Dünyanýn pazarýnda mallarý var Aydýn’ýn.
On dördüncü yüz yýlda Aydýn adýný almýþ,
Evliya Çelebi de buraya hayran kalmýþ,
“Daðlarýndan akan yað, ovalarýndan balmýþ.”
Kibar, nazik, pek tatlý dilleri var Aydýn’ýn.
Yörük Ali Efe mert, kahramandýr bilinir,
Adýný duyan korkar, yeryüzünden silinir,
Heykelini görmeye koþa koþa gelinir.
Saygý, sevgi, güzellik selleri var Aydýn’ýn.
Geçmiþe meraklýysan örenlerinde ara,
Apollon tapýnaðý, Karpuzlu, Mastaura…
Kuþadasý ve Didim turizmde bir numara,
Tarihin çaðlarýnda yýllarý var Aydýn’ýn.
Nazilli, Karacasu, Ýncirliova, Çine,
Öyle bir yerleþmiþ ki yüreðimin içine,
Dünya’yý gezip görsen gitsen Asya’ya, Çin’e
Ýnsanlara yön veren yollarý var Aydýn’ýn.
Bozdoðan’la Buharkent, Koçarlý, Sultanhisar,
Germencik, Söke ve Köþk, Kuyucak, Yenipazar,
On yedi ilçesiyle yurduma ýþýk saçar,
Herkese örnek olan halleri var Aydýn’ýn.
Yiðitlerin, mertlerin, efelerin otaðý,
Yörüklerin diyarý, aslanlarýn yataðý,
Sanatla sanatçýyla bitmez kültür ataðý,
Evrene kucak açmýþ kollarý var Aydýn’ýn.
HARÝKA UFUK (18 Temmuz 2013- ADANA)
HARÝKA UFUK
ADANA
12.11.2013
YORUMLAR
Henüz yorum yapýlmamýþ.