- 587 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Diyarbakır Meselesi süreç değil, sonucun göstergesidir.
Türkiye çok sık gündem değiştiren bir ülkedir.Gündemden gündeme atlar dururuz, bazı gündemlerin geçiştirilebilmesi içinde, gündem içinde gündem oluştururuz.
Füze kalkanı derken dershaneler girer işin içine, Suriye derken açılım girer.Böylece akıp gideriz.
Diyarbakır’da meydana gelen olaylara gelelim biz, gündem derken aynı yazı içinde gündemi değiştirmeyelim.
Diyarbakır’da Barzani’nin, Şivan Perver’in, İbrahim Tatlıses’in ve Başbakan’ın durumunu konuşalım birlikte.
PKK yıllardır canımızı yakan bir örgüt, maddi ve manevi açıdan bizi tüketen bir örgüt, artık bunun bize kaybettirdiklerini konuşmaya gerek yok, herkes bu konuda uzmanlaşacak kadar sıkıntı çektik bu meselede.
Bu örgütün neredeyse tüm dünya tarafından desteklendiğini de artık hepimiz biliyoruz, vesselam PKK üzerinden biz dünyayla, dünyada bizimle savaş halinde.
Ve yıllardır üretilen çözümler hep soruna bir açıdan baktı veya sorunun bir açısını tamir etti, tamamen sorunu çözen bir çözüm hiç bulunamadı.Veya bulunmak istenmedi diyebiliriz.( Çünkü PKK’nın bir rant kapısı olduğu aleni bir gerçek, son günlerdeki uyuşturucu operasyonları da bölgesel rant açısından açıklayıcı olmaktadır.)
En son geçtiğimiz birkaç yıl içinde yeniden başlayan özel harekat operasyonlarında ise işin yine estetik boyutuna takıldık, yani güzel terörist öldürdük, bu işi teknik ve daha az kayıpla yaptık, ama sorunu çözemedik.Teröristlere verdirdiğimiz zayiata sevindik ama dağa çıkışların önüne geçemediğimiz için üzüntü duymadık.
Elbette devletsiniz ve size yöneltilen tehditleri tehdidin daha üstünde bir güçle bertaraf etmek zorundasınız, ama aynı şekilde tehditlerin oluşmasını önlemekte devlet olarak sizin göreviniz ve buna mecbursunuz.
PKK bir büyük bir sorun ve şu an yaşadığımız sürecin işleyiş biçimi pek çok şehit ailesini ve duyarlı insanı rahatsız etmekte.
Ama bu yaşanılanlar bence bir süreçten çok kaçınılmaz bir sonuç.Biz ülke olarak şu ana kadar PKK’yı algılayamadık.Kimimiz Kürt Devleti istediklerini düşündük, kimimiz devletin bu işi bilerek çözmediğini konuştuk, bazılarımızda bu işin içerden de desteklendiğini anlattık.Kendi içimizde biz bu sorunu tanımlayamadık, tanımlayamadığımız içinde teşhis koyamadık, teşhis olmayınca tedavi de olmadı maalesef.
Bugün ise kaçınılmaz sonuçla karşı karşıya kalmış durumdayız, sürecin sonuca dönüşmesidir bu durum.
Biz PKK’yı dağda yenemedik çünkü karşımızda düzenli ordu yoktu ve dağa çıkış bitmediği için biz sadece terörist öldürdük.Bu işi bazen başarılı bazen de başarısız yaptık ama yaptığımız tam olarak buydu.
Biz PKK’yı destekleyen ülkeleri bu işten vazgeçiremedik, o ülkelere misilleme yapamadık yani diplomatik olarak ta yenemedik, tüm dünya gözümüzün önünde onlara destek verdi, Eşref Bitlis bunu MGK’da belgeledi, buna rağmen biz Eşref Bitlis’in uçağının buzlanmayla düştüğü yalanına inanmak zorunda kaldık.
Biz PKK’yı medya olarak ta yenemedik, PKK dosyalarıyla uğraşırken ölen Uğur Mumcu’ya bile sahip çıkamadık, onun Hizbullah tarafından öldürüldüğü yalanına inanmış gibi yaptık.
Şimdi tüm mücadele alanlarında kaybedince geriye ne kalıyor ?
Müzakere kalıyor arkadaşlar, bu işi mücadelenin yanlışlığı yüzünden müzakereye dönüştürenler siyasiler değildir.Bu işi savsaklayıp milletin inancıyla uğraşıp, masonik yapılanmaların güdümüne giren askerler, milleti dosya dosya fişleyip gelen darbelere bile sesini çıkarmayan istihbaratçılar, yıllardır canları yandığı halde isyan etmeyen bölge halkıdır birazda suçlu.
Evet siyasilerde suçludur, işi çözmeye kimse cesaret etmemiştir, AKP bu işi çözmek düşüncesindedir, lakin onunda uygulamadaki hataları boynumuzu bükmektedir.
Ama şu noktada, yani süreç dediğimiz sonuç noktasında artık geri dönüş yoktur, bu işi bir şekilde çözeceğiz, eğer bu işin sonucunda bölünme olmayacaksa, lafımız yok, ama bu işin sonunda öcalan’ın bile çıkacağı Barzani tarafından da dillendiriliyorsa durum vahimdir.
Birde Başbakan’ın ima ettiği bir af olursa bu da pek hoş karşılanmaz.
Tüm bunlar sürecin geldiği noktanın sonucudur.Canımız yansa da, kanımıza dokunsa da bu bir sonuçtur.
Asıl soru işareti bu sonucun doğuracaklarıdır.
Bekleyip göreceğiz.
Allah hakkımızda hayırlısını versin..
Tunar Çalışkan
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.