Başarısını abartmayan yönetici

• 18 Kasım 2013 Pazartesi 00:04:04

BAŞARISINI ABARTMAYAN YÖNETİCİ

Değerli genç yönetici dostum,

Sen görevine devam ederken çevrende sana yaranmak isteyen ve senin yaptıkların hizmetleri olağanüstü göstermeye çalışarak, senin kendini beğenmene sebep olacak çok alt kademe yöneticisine rastlayacaksın. Bunlar ilk başta senin gururunu okşayacak, “hizmet ediyorum” havasına gireceksin ama unutma ki “ her şeyin azı kar, ortası karar, çoğu zarar” prensibi gereği bunlar sana uzun vadede zarar verebilir.

Değerli genç yönetici dostum,

İşte bu aşamada sen hangi alt kademe yöneticisinin seni gerçekten sevdiğine veya sevmediğine bak. Yaptığın çalışmaları sana çok büyük gösterenlerden de senin çalışmalarını görmemezlikten gelene de dikkat et ki, sonradan zararlı çıkmayasın.
“Yaptığım çalışmaları görmemezlikten geleni anladım da, yaptığım çalışmaların abartılmasında ne zarar var ki? “ dediğini duyar gibi oluyorum. Bunu da il başta anlamasan da, yaptıkların abartıla abartıla anlatıldıkça, çevrende insanlar, halk, şirketin müşterileri gerçeği göreceklerinden senin bu abartmandan rahatsız olacaklardır ve “ zaten temel yapması gereken görevlerini neden abartıyor ki? Yaptıkları olağanüstü şeyler değil” diye dedikodu çıkaracaklardır mutlaka. Bir yönetici hakkında gereğinden fazla dedikodu yapılması da hayra alamet değildir ve senden üstte olan insanların dikkatini çeker ve bu da uzun vadede sana zarar verir. “Kendisini abartan yönetici” imajını edinirsin de sonradan bu imajı üzerinden atamazsın.

Sevgili genç yönetici dostum,

İşte senin yaptıklarını abartan bu yöneticiler, senin hakikaten yanına gitmen veya yanına geldiği zaman dikkatle dinlemen ve faydalanman gereken insanları da sana zarar veren insanlar olarak göstererek senden uzak tutmak isteyeceklerdir. O insanlardan kendileri faydalanamadıkları gibi senin de faydalanmana engel olacaklardır. Sen aklın başına gelip de başka yere gittiğin zaman o faydalanabileceğin insanları belki de yanında göremeyeceksin.

Sevgili genç. yönetici dostum,

Senin değerini varsın halkın kendi görsün. Varsın senin şirketinin müşterileri görsün senin değerini.. O zaman daha değerli olursun. Ben şahsen yanımızda bizi aşırı öven insandan da, bize değer vermeyen insandan da korkarım ve kötü niyetinden çekinirim. Bir büyük insanımız der ki “ sende olmayan hasletler ile seni öven insan, gün gelir de sende olmayan hasletler ile seni yerin dibine geçirir” O yüzden seni aşırı öven insandan da aşırı olarak yeren insana da temkinli olmaya bakmanı tavsiye ederim.

Sevgili genç yönetici dostum,

Ben bunları bugün sana yazmışsam hayatta gördüğüm acı tecrübeleri ve senin göremediklerini gördüğüm içindir. Hakiki dost dostunu iş işten geçmeden uyaran insan ise o zaman ben de iş işten geçmeden seni uyarayım dedim. Çünkü araba devrilince yol gösterenin bir faydasının olmadığını sen de benim kadar bilmektesin. Uyarılar zamanında yapılmalı ki işse yarasın .

Sevgili genç yönetici dostum,

Son zamanlarda başka genç yöneticilerin tutumuna baktıkça senin bu mektupları okuyarak faydalanacağın konusundaki umutlarım da artıyor. Seni bu yüzden daha çok sevmeye, sevgim arttıkça da daha çok yazmaya ve güzellikleri sana anlatmaya çalışıyorum.

Sevgili genç yönetici dostum,

Bir de alt kademedeki insanların senin adına başkaları ile konuşmasına müsaade etme. Mesela senin yardımcı olman gereken insana sen hakiki manada yardım etmek istersen, alt kademe insanın işgüzarlıkla o yardım etmen gereken insana kıskançlıklarından dolayı yardım etmeni istemeyerek senin adına “ bunu yapmaya yetkimiz yok” diyebilir. Sen bunun zararını göremeyebilirsin ama zamanı gelip de farkına vardığın zaman kimseyi suçlamaya hakkında olamaz. O yüzden sen, senin adına başkaları ile konuşacak elamanlarına çok dikkat et. Senin ak dediğini onlar kara gösterebilir ve sana kara çalınmasına belki rakiplerin değil yanında dost bildiklerin sebep olabilir. Buna da dikkat etmen gereğine sen inanıyorsun sanırım.

Sevgili genç yönetici dostum,

Son zamanlarda gözlemlediğim alt üst ilişkisi yönetim işlerinde çok hayretime giden olaylara şahit olduğumdan sana bunları anlatayım dedim. Çünkü yöneticileri gözlemleyerek, onların hangi hatalara nasıl düştüklerine şahit oluyorum. Onların yanına giderek anlatsam beni ciddiye almayacaklar. Çünkü onlar her işin en iyisini yaptıklarına çevrelerindeki insanların yanlış yönlendirmesi ile iyice inanmışlar ben ne yapabilirim ki? Ben de beni dinleyecek ve okuyacak sana yazıyorum ki sen de iyi gözlemci ol da, başkalarının hataları, senin başına geldiği zaman bu öneriler ve tecrübelerin ışığında daha az hata yapan yönetici olasın.

Sevgili genç yönetici dostum,

Kimsenin işine karışmak haddimiz değil ama, eğitimi sırasında yönetim konusunda dersler almış onlarca yıl hayat tecrübeleri yaşamış, yöneticilerle haşır neşir oluş insan olarak, gözlemleri sağlam insan olarak susmak ve bir kenarda oturmak da olmaz herhalde. Bu yüzden anlatalım. Anlamayan anlamıyorsa bizim değil onun sorunudur derim.

Sevgili genç yönetici dostum,

“Dost kara günde belli olur” der atalarımız. İnsanların çevresinde, hele ki senin gibi genç ve başarılı yöneticilerin çevresinde başarın arttıkça “ dost görünümlü düşmanlar” çok olur ve gençlikten dolayı çok yönetici bu kurnazlıkları anlamaz . Akrep sokmasını da çok geç anlayabildiğimiz gibi. Anladığın zaman iş işten geçer. Bir dostum bana derdi ki “ yönetici emekli olunca hayatı pişmanlıklar ve “keşke yapmasaydım” sözleri ile geçer.

Sevgili genç . yönetici dostum,

Genç bir yöneticinin, görevi tamamlanıp ta daha üst göreve atanmasından sonra eski görev yerindeki bir dergiye “ keşkelerim” diye bir yazı yazmıştı da, o yazının bir yerinde benden de bahsediyordu da aklıma bu mektubu yazmak geldi. Bende ona “ keşke bu gördüklerini görev başındayken görseydin” diye sitemde bulundum.

Başarılı bir yöneticilik hayatı dilerim sana…