---

Eylülde Ankara, Ankara’da aşk başkadır…

Burada yaz aşkları filmlerde kalır; aşk, sonbaharın serin nefesinde büyür, ayazın bağrında harlanır. Her düşen yaprak, yüreğinizin bir köşesine dokunur, vurgun yemiş gibi sendeletir sizi. Kavakların sarardıkça dökülen yaprakları gibi siz de savrulursunuz sevdanın rüzgârına.

Lapa lapa yağan karın altında, soğuktan sızlayan parmaklarınızı bir elin sıcaklığına bırakır, yiğit bir yüreğin göğsüne sığınırsınız. O ayazda bile içinizi ısıtan bir şeyler vardır: Gözlerinizde parlayan cümleler, rüzgârın taşıdığı eski şarkılar, içli bir kahkahanın buğulu nefesi…

Avazınız aşka dairdir, cümleleriniz, şiirleriniz, şarkılarınız… Gelecek, harlı bir ocağın başında fısıldaşan umutlara dönüşür. Ankara sokaklarında, Kızılay’ın kalabalığında, Seğmenler’in serinliğinde, Kuğulu’nun suskunluğunda, aşkın ayak izleri vardır.

Aşk, Ankara’da eylülde yaşanmalıdır… Ayazına inat, o aşkın koynunda üşümek için. Çünkü Ankara sadece bir şehir değildir; Ankara, hayattır…


---

Peri Feride ÖZBİLGE