- 640 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
HAYALLERDEN GERÇEĞE AZMİMİN ZAFERİ 13 - Bölüm
HAYALLERDEN GERÇEĞE AZMİMİN ZAFERİ 13 - Bölüm
Saygıdeğer gönül dostlarım. Ulusal basın önünde KKTC 1. Cumhurbaşkanı ile yan yana olmaktan, duygularımı özgürce ifade edebilmekten mutluluk duyuyordum. Ben süremiz sınırlı diye uzun şiir okumak istemedim. Kıbrıs’la ilgili düşüncelerim yayınlamış olduğum Kıbrıs şiirleri kitabımda yer alıyordu. Kitap kapak resmi olarak da sayın: Rauf Denktaşın imzalı fotoğrafı yer alıyordu.
Vatan, Millet, Bayrak aşkımı bir dörtlükle özetleyerek: FEDADIR BU VATANA CANIMIZ, HELAL OLSUN AKSA DA KANIMIZ, YETER Kİ GÖKLERDE DALGALANSIN, AY YILDIZLI BAYRAĞIMIZ. Deyince ayağa kalkan Cumhurbaşkanımız alnımdan öptü. Bu benim için en güzel ödüldü. İlk defa sayın: Rauf Denktaşın sanat adamı da olduğunu ben açıkladım. Çünkü altı adet kitabı olduğunu biliyordum. Fotoğraf arşivini de tanıyanlar biliyordu.
KKTC Cumhurbaşkanımız duygularını bizimle paylaştıktan sonra vedalaştı.
Bizde grup olarak minibüse binerek geziye başladık. Beşparmak dağları önünden geçerken bir askerin barış harekatında tankı tepeye çıkarması konuşuluyordu. Metin bey bizlere gerçekten güzel rehberlik yapıyordu. Tarihi yerleri, şehitlikleri gezdiriyordu. Binlerce askerin şehit olması çok üzücüydü.
Ben her şehitliğe varışımızda küçük Yasin kitabını açarak sesli okuyorum, dinleyen arkadaşlarım da dua ediyorlardı. Kamerayla oğlum görüntülüyordu. Beş evladını ve eşini katliamda kaybeden,şehitlikte gece gündüz nöbet tutan, dramatik duygularını şiir kitabına aktaran Kamil Meriç arkadaşımızı orada yaşlı gözleriyle tanımış olduk. Yapacağımız şiir ve müzik şölenine davet ettik.
Akşam misafirhaneye geri dönüp ertesi salonda ulusal haberleri izledik. Bizim ziyaretimiz birinci haber olarak veriliyordu. Bu vesileyle yurt dışından ikinci defa sesimi duyurmuş oldum. Bayrak televizyonunda ki programımız da yayınlanmış oldu. Ben Kıbrıs şiirlerimi hazırlarken çok yer dolaşmıştım ama grup arkadaşlarımla gezdiğim yerler daha da farklı ve unutulamazdı.
Boğaz şehitliğinde çok kayıp vermişiz. Şehit askerlerimizin sergilendiği tarihi eve girdiğimde gözyaşlarımı tutamadım. Her biri artist gibi yakışıklıydı.
Kıbrıs ziyaretlerimizi tamamladıktan sonra ülkemize dönerken oğlumuzda vatani görevini tamamlamak için birliğine döndü. Çok güzel anılarımız oldu.
Basının bakış açısı derneğimize karşı biraz daha değişti artık ilgileniyorlardı.
Dernek faaliyetlerimi hızlandırıyorum. Isparta şiirleri antolojisinin birincisini oluşturmak için şiir yarışması düzenledik. Kategoride diğer konular da vardı. Amacım yüzlerce şair ve yazarı Türkiye’min gül bahçesi Isparta şehrimde buluşturmak programlar yapmaktı. Şarkikaraağaç Kızıl dağ helva bayramı programında binlerce hemşehrime şiir okuyunca daha çok tanınıyordum. İlçem, Bey köyüm içinde hayırlı işleri yapmayı düşünüyordum.
Kerkük mahallesinde cami olmadığından yapımı tamamlanan dubleks evi mahalle mescidi olarak açmıştım. Anahtarını da müftülükte bulunuyordu. İlk defa basın arkadaşlarımı topluca orada ağırlayıp hatıra fotoğrafı çektirdim. Hepsiyle diyaloğum artmıştı. Çünkü bende Duygu Seli bülteninin imtiyaz sahibi ve editörüydüm. Bir çok arkadaşımın duygularını içine aktarıyordum.
Sayın: Isparta valimiz Halil İbrahim Daşöz Isparta şiirlerinin özel idare müdürlüğünce basılacağının müjdesini verince arkadaşlarım adına sevindim. Ülke geneline yarışma duyurusunu yaydım. Şiir ve hikayeler posta kanalıyla, kargo ile, elden teslimiyetle ulaşıyordu. İzmir’de yapılacak olan Kıbrıs, Irak, Avrasya, Balkanlar şölenine davet edildim. Türk dünyası şair ve yazarlarıyla toplu olarak ilk orada karşılaşmış oldum. Her şive, dilden şiirler okunuyordu.
Ülke genelinde bir çok derneğin kurulmasına vesile olduğum için, yüzlerce şair ve yazarın da tanınmasına vesile oluyordum. Ülke genelinde yapılan kültürel programlara davet edilsem de maddi güç durumunda yetersizdim. Yurt dışına davet ediliyordum. Lakin ulaşım masraflarının altında eziliyordum.
Türk dünyasına hizmetlerimden dolayı DGTYB takdirname almakla sevindim.
Şarkikaraağaç ilçesinde ki mahallemde caminin yokluğu beni çok üzüyordu.
Niyetimde cami yapılmasına vesile olmak vardı ama imkanlarım zayıftı. Benim yaptığım hizmetler Türk dünyasına katkı sağladığı gibi İslam dünyasına da katkı sağlamalıydı. Birlikte radyo programı sunduğumuz arkadaşım Yasin bir rüya görmüş ve bana anlattı. Birlikte Sav kasabasında ikamet eden Allah dostu İsmail efendiye gittik. Yasin Veli Doğan arkadaşım imam olmak istedi.
Bunun için İsmail hocanın yardımcı olmasını, duacı olmasını istiyordu. Ben o hocanın adını duymuştum ama henüz tanışmadığım için arkada sessizce oturuyordum. Hoca efendi beni işaret ederek sana o arkadaşın yardımcı olur dedi. Ben şaşırmıştım. Bu sözü ona söyleten şüphesiz yaratan Rabbım idi. Yasin kardeş bana bakarken hoca efendide yüzüme buna yardımcı ol dedi.
Benim yeterince sorumluluğum vardı ama hoca efendi neden böyle dedi. O andan itibaren nasıl yardımcı olayım diye düşünmeye başladım. Görmüş olduğu rüyada da bazı işaretler vardı. Ailecek gelip gidiyorduk. Bazen sıkıntı yaşadığında yanında kalıyordum. Benim siyah aracıma derneğimizin yazısını sarı harflerle yazdırınca tanınması daha kolay olmuştu. Alay edenlerde vardı.
Şiir şölenimize yurt içinden ve yurt dışından katılımlar oldu. Program öncesi her türlü hazırlığı tamamlamıştım. Yasin de gelgit işlerinde koşturdu. Bir grup arkadaş valimizi ziyaret edince: Hoş geldiniz deyip hediyeler sundu. Antoloji için şiirler hazırdı ama kitap yetişmemişti. Valilik önünde Atatürk büstüne çelenk koyarak halk oyunlarıyla, şiir ve müzik dinletisiyle açılışımızı gerçekleştirdik. Misafir olan gönül dostlarım benden övgüyle söz ediyorlardı.
Not: Hikayemin devamını 14 - bölümden takip edebilirsiniz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.