- 369 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İPERHAN ÜLKÜ
Bugün yaramaz bir çocuk var içimde...
Densiz şakalar yapmak istiyorum . Tam oturacağı an sandalyesini çekmek birisinin. pencereden belime kadar sarkıp :
Heeyy! buraya bakın yaşam çok kısa, kafanıza tokadan başka hiç bir şey takmayın !
Seslenmek istiyorum yoldan geçenlere .
Ağzımda sakızı şişirip şişirip patlatmak istiyorum. Çekirdeği çitleyip çitleyip halılara savurmak istiyorum kabuklarını .
Masanın üzerinde, zeytin tabağı, çay bardağı , şeker, tuz, peynir dokunuyorum sihirli değneğimle :
Marş marş hepiniz yerlerinize !
İş güç hikaye ... Tembellik şahane !
Hani bahsetmiştim İperhan Ülkü vardı, anneleri tarafından terk edilen altı çocuktan en küçüğü Alkın’ın, iki yaş büyüğü, minicik yüzünde kocaman gülümsemesi olan küçük kız ...
Kanser!
Hani ismi bile kanımızı donduran hastalık . Yüreğinin götürdüğü yere giden annesi , yavrusunun acı içinde büyümesini istememiş ve O’na hediye vermiş sanki .
Zaten büyümemiş, beş yaşında ama üç yaşında bir çocuk kadar görünüyor . Hala konuşamıyor ...
Yooo üzülmüyorum. Bugün GAMSIZ içimdeki çocuk .
Yüreğimle düşünmüyorum. Beynimle düşünmüyorum. Sadece nefes alıp veriyorum ve gülüyorum ...
Heeey! arkadaşlar kafanıza toka takın ! Yaşam çok kısa ...
ellerini saçlarında unutmuş belli
yoksa o minik yüzde kocaman gülümseme
ne garip çelişki
cam kenarında sıcağa özlem gözlerinde korku
titrek minik bir serçe yavrusu gibi
sen iperhan ülkü
alsam koynuma sarsam
sanki oracıkta canı çıkacak
ey Allahım hafsalam almıyor
sen ey şuh kahkahalar atan
bilmem ki nasıl bir merhamet sinende yatan
merhamet
yok sanmam yoktur zerresi
kıyamam kıyamam sana derisi kadife kaplı
sanki
bir iperhan kelebeği
sen hep gül hep gül emi
Rabbim korusun seni ....