İnsan yaşamının bir alanında haksızlık yaparken diğer bir alanında haklı olamaz’; yaşam bölünmez bir bütündür.

Mahatma Gandhi

Sarıyer Büyükdere beldesinde yerleşim dar sokaklar ve tarihi dokusuyla eski İstanbul’un havasını görebileceğiniz bir yer.

Evimizi gürültüden kaçmak ve bahçeyle uğraşmak istediğimizden buraya taşıdık. Sokaklar dar olduğu için araba ile iniş ve çıkışlar düzensiz olup aynı yerlerden yapılmakta idi.

Yerleştikten sonra bu zor durumu belediyeye bildirme düşüncesinde idik. Çok geçmeden iniş çıkış tabelâları kondu, ancak gelin görün ki denetleme olmadığından kimse kurallara riayet etmiyor. Siz kurallara riayet etmeye ihtimam gösterirken, örneğin yukarı çıkana çıkılmaz olduğunu söylediğinizde tepki alıyorsunuz.

Kural koymak iş değildir, ancak kuralların işlemesini sağladığınızda iş yapmış sayılırsınız. Yoksa kural tabelâ koymaktan ibâret kalır.

Sarıyer Belediyesi kısa sürede trafik denetlemelerini başlatır da insanlar kurallara riayete mecbur kalırlar!!!


ANCAK, bizim bunlardan daha büyük SORUNUMUZ oluştu ; HUZUR SOKAĞI (içeriğindeki mesajı bir tarafa bırakalım)

Dizi bu beldede çekiliyor ve çekim ekibi, oyuncular ve dizinin aksesuar kamyonu, taşıma araçları gelip arabalarını sokak aralarına bırakıyorlar. Kapımızın önüne arabamızı koyamadığımız gibi, evimize girerken dahi zorlanıyoruz.

Bundan başka dizinin çekimi sırasında sokaklar işgal ediliyor; devamlı çekim yapılan karşılıklı iki evin bulunduğu Mektep sokak ve karşısındaki Asmalı Yalı sokak başına kadar olan bölüm, paralelinde bulunan sokak ve de Gülmez Hasan sokak(burası daha az kullanılıyor sanırım, ancak arabalar yine işgalde.)


Birkaç gün önce arabayla dışarıya çıktım ve evimin devamındaki sokaktan aşağı inerken çekim ekibinin ortada olduğunu gördüğümde ekipten birine bu rahatsızlığımızı ilettim. Aşağıda park yeri olduğunu sokakları işgal etmeye hakları olmadığını söyledim. Yetkililere ileteceğini söyledi. Dönerken, eskiden yukarı çıktığımız yolun (şimdi dönülmez işareti konan) bir paralelinden yukarı çıktım ve dönmem gereken sokakta çekimin yapıldığını ve karşı sokağa taştığını gördüm.

Bırakın oradan dönmeyi, yukarıya devam eden ve çok dik olan yokuşun başını bile işgalde idiler.Yukarıdan iki araba geliyordu ve geri gitmem gerekiyordu. Arabaların biri biraz yana kıvırmış, diğeri tam karşımda duruyordu, karşımda duran aracın sahibi, abla biraz aşağı bırakırsan hiç değilse sol taraftaki yan sokağa vereyim burnumu dedi.

O da kural ihlâlinde idi, arabayı sinirle geriye aşağı doğru aldım. Yokuş aşırı dik, mecburen el freniyle kalkmak gerekiyor; abartmıyorum, inanın balataların kokusunu hisseden kişi lâstikler yanıyor zanneder.

Bu badireyi de atlattıktan sonra parkeden arabaların yanından kaldırıma çıkarak zar zor geçtikten sonra sokağıma girdim. Gelin görün ki, evimin önünde dizi dizi arabalar. Aşağıya inmeye başladım tekrar bir alt sokağa döndüm , döner dönmez arabamın önünde dizi ekibini buldum.Bu sefer bu sokağa taşmışlar.

O sinirle “kardeşim sizden kurtulamayacak mıyız ? diye bağırdım. Birkaç dakika beklerseniz sahne çekimi bitiyor dedi sadece. LÂ HAVLE çekerek bekledim ve caddeye inerek park yeri aradım,dönüp durarak bir park yeri buldum.

Eşim geldi bir yerlere gidip vakit geçirelim dağılsınlar diye bekledik. Gece saat 22.45 te evimize dönüyoruz ve aynı şekilde Mektep sokak işgalde; sokağın başına arabaları koymuşlar giriş yok.

Yokuş yukarı tırmandık bir paralele, ne görelim, burada da dizi ekibi araçları, yetmezmiş gibi çekim ekibi kalabalığıyla yollara yayılmış.

Ağzımızdan, birlikte “YOK ARTIK” çıkıverdi. Evimize nasıl gideceğiz, bu iş ne kadar sürecek kardeşim? diye sorduk kendilerine. Haklısınız ama Haziran ayına kadar çekim var cevabını aldık. Geçersiniz geçersiniz diyerek bizi sokağa soktular. Girdik girmesine de ancak kaldırıma ine çıka kaç dakika cambazlık yaparak çıkabildik sokaktan.


)-Şimdi sizlere soruyorum; bu işgal hakkı nasıl, kimin izniyle olmaktadır?

)-Bir dizi bu kadar uzun sürecekse neden bir plato kurulmaz?

)-Belediye kapımızın önüne arabamızı koymak için bize " park edilmez " işaretini yerleştirmemize izin vermiyor ise bu ekip sokakları nasıl kapatabiliyor?

)-Bizim özgürlüğümüzün bittiği yer, başkalarının özgürlüğünün başladığı yer değil midir?
*

Umarım bu soruna Sarıyer Belediyesi bir çözüm getirir…


Hâdiye Kaptan