- 2313 Okunma
- 4 Yorum
- 1 Beğeni
Ölüm hiçlik değil, yok olmak değil...Bu mekandan başka bir mekana geçiştir..
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Çok şükür ahiret var ve orada kavuşmak var...İnşallah sizde sevdiklerinize kavuşacaksınız...Çünkü ölüm hiçlik değil, yok olmak değil...Bu mekandan başka bir mekana geçiştir...Aynı doğan bir çocuk gibi...Anne Rahmindeki mekandan dünya mekanına geçiş gibi...Çocuğun kordonunun kesilmesi, o mekanda ölüm dünya mekanında dirilmesi gibi...Orada ölmese burada doğmazdı...o çocuk da doğarken ağladı..Alıştığı mekandan çıktığı için..İnsanlarda ağlar dünya mekanından çıktığında akıl gözüyle baktığımız da ana karnında ki çocukta göz var, kulak var ağız var, el var ayak var..vb. bunun yanında manevi duygular var sevmek gibi , özlemek gibi vesaire vesaire..Bakıyorsunuz bunların hiçbirini orada kullanamıyor..Belli ki dünya için verilmiş..Kerata orada bir eli yağda bir eli balda, ana kordonundan besleniyor..hemde ne Annesinin ne de kendisinin bir etkisi olmadan Direk Rahmetten besleniyor... Doğar doğmaz da memeler musluğundan sütü hazır besleniyor..Dişleri çıkınca da enva i çeşit nimetlerle besleniyor..Sanki dünya ona hazırlanmış..ve bu işler olurken de onun da hiç haberi olmuyor..Demek Rahmetinden onu bilen ve tanıyan biri yapıyor bütün bunları.. Onunla faraza diyelim, konuşma imkanımız olsa idi telsiz telefonla..Tamam sen burada rahatsın. Ama bak, dünya denilen bir yer var gökyüzü yıldızlarla süslü, yeryüzü var çiçeklerle bezenmiş, uçan kuşları rengarenk kelebekleri ..denizdeki çeşit çeşit elvan elvan balıkları..Dünyamızı ısıtan ışıklandıran güneşi, gecemizi aydınlatan, Ve Romantizm katan Ay’ımız var desek..Bilmediğinden veya düşünemediğin belki istemeyecek.’Yok ben burada rahatım diyecek’..Halbuki bir bilse ve düşünse..ona takılan o maddi ve manevi cihazları orada kullanamıyor..bu cihaz ve aletler dünya için verilmiştir..ağlayarak değil gülerek dünyaya gelecektir..İşte Aynı bu misal gibi, dünyadaki hiçbir şey insanı tam tatmin etmiyor..duygularını kesmiyor..Bakıyorsunuz verilen duygu ve cihazlarla dünya da tam mutlu olamıyoruz..Ebedi yaşamak istiyoruz..yaşayamıyoruz...ölüyoruz..(Ama bu duygu bize verilmiş ve takılmış..demek bu dünya için değil ahiret için)..Gözümüzle, belli mesafeleri ve belli büyüklükleri görebiliyoruz mesela küçük bir mikrobu göremiyoruz..bir dağın ardını göremiyoruz..ama istiyoruz..mesela bir çok şeyi seviyoruz...ama ayrılıyoruz, bizi terk ediyorlar..Anne ve babamızı seviyoruz vefat ediyorlar, eşimizi seviyoruz bizi bırakıp ter-i dünya edip gidiyorlar.. gençliğimizi seviyoruz ihtiyarlıyoruz, güzelliğimizi seviyoruz, bir müddet sonra yaşlanarak gül gibi yüzlerimiz kırış kırış olup güz mevsimi yapraklarına dönüyor..saçlarımızı seviyoruz o simsiyah saçlar gidiyor .ya beyazlaşıyor veya dökülüyor..say say bitmez. bu mekan da bu satırlara yetmez..burada kesiyorum zekanıza ve aklınıza havale ediyorum )...Haşir var Ahiret var..Çünkü bunu gerektirecek çok sebep de var..say say bitmez...bir kaç misal ile izah edip açıklamaya çalışacak olursak...Yukarıdaki parantez içerisindeki misallere ek olarak da şunu söyleyip bitireceğim..Haşrin Yani öldükten sonra dirilmenin ve akabinde ahiret yurdunun var olmasına, sebep hemen hemen her şeydir..Ama izahı uzun..Kısaca, Süper bir sanattır insanoğlu..Kainatı dolaş ondan daha kapsamlısı ve mükemmeli yoktur; hem içteki sistemlerdeki güzelliğinden hemde dıştaki güzelliklerinden böyle harika bir sanat, toprak altında çürütülmez..Hangi sanatkar özene bezene yaptığı sanatını kaldırıp çöpe atar...Bilakis en güzel bir mekana koyup hem görmek ister hemde göstermek ister...İşte Allah’ da teşbihte hata olmasın..bu güzel sanatın yok etmek için yaratmamıştır. Küçük bir yerde, bir ilçe de bile Kaymakam, işini yapan emir ve yasaklarına uyanı taltif edip mükafatlandırdığı gibi, isyan eden, küfreden, işini yapmayanları da hapis gibi değişik cezalarla cezalandırır...Bu dünya da bile böyle ise..Tam Adalet sahibi olan Allah sırf bu nedenden de olsa, Onu inkar ederek ona küfredenleri, insanlara ve diğer canlılara zulmeden zalimleri hesaba çekip cehennemine atmasın...Emir ve yasaklarına uyan , itaatli ve temiz kullarını da cennetiyle mükafatlandırma-sın..Olur mu ?..Olmaz. sadece şu bir kaç sebepten dahi olsa haşri yapacak Mahkemeyi kuracak, o mahkemenin neticesine göre Cennet veya Cehennem olan Ahiret yurduna yerleştirecek..(Bazı küçük cezalar küçük yerlerde görülür. idamlık ve müebbetlik cezalar da büyük yerlerdeki büyük mahkemeler de olur... Bazen mümin insanların küçük günahları, musibet ve belalar ile bu küçük mekan olan dünya da verilir...Büyük cezalar ise Mahkeme-i Kübra denilen büyük mahkemeler de ve büyük mekan olan Ahirette verilir)...
Sevgi ve saygı ile...Esen kalın...Hakla kalın..Ebedi mutluluklar dileklerimle...