Var Kadar mı Aşk...Sorgu Bulmacası

• 19 Ekim 2013 Cumartesi 00:26:22

hayrettin taylan

Ben var mı?
-Varsa yoksa bir “ben” vardır , o ben miyim, o ben sen miyim bilemem…
Ben ile benlik arasında yüz binlik yüzün varsa, yüzyılın beni , benim..

söz var mı?
-Ömür sözle başladı, sözle bitti, sen hangi sözün özüsün silemedim …
Bir söz söyledim, sözler ağladı.Bir seni susturamadığım sözlerim var, bir de seni unuturamayan sözler…Demek söz yaşandıkça söz, söz yaşandıkça söz, söz kendini yaşadıkça söz.

aşk var mı?
-Bu dünya bir aşka yaratıldı? Sen hangi aşka aşk, aşka hangi sen’e aşk seçemedim…
-Aşk imiş bütün mişli geçmişleri deviren içsel masalın ruhu. Masalın sonunda kavuşanlar kadar, masalın hatta ömrün hiçbir yerinde kavuşamayanların kavuştağını okuyanlar var.Ben şairim, kavuşmayı da kavuşamayı da aşktan sayarım.

ayrılık var mı ?
- hep vardı, ardır, yardı, serdi, en çok o vardı, ondan vardı, ondan giden vardı…
Ayr’ılık…İçinde ılırsa duygular olan en derin duygu. Ayrılıktır aslında hayat. Şarkılar, türküler, ağıtlar, büyük eserler, yapıtlardır ayrılık.
-Ayrılık Tac Mahal’dır, Leyla’dır…İsmail’dir…Yusuf’tur…Mihrimah Sultan’dır…Nazlıcandır…

Neden var mı?
-Her şey bir neden gebe.Geri kalan her şey onun çocukları…

Neyin peşindesin?
-P’eşimi arıyorum.Peşimin peşinatlarında çizdim yaşamanın kordinatlarını.. var olmanın atlasında yok olmaya doğru gitmenin sırrına mutlak bir ölçü için okulu oynuyorum

İlk aşk mı son aşk mı?
-İlk aşk, ilk göz ağrısı, ilk söz sancısı, ilk doğum gibi,ilk ölüm gibi, yeniden dünyaya gelmek gibi.İlklerin hepsini bağrında barındırır.Kalbinde silinmez bir leke gibi kalır.
-Son aşk değil de aşklar diyelim hep vardır.Mutlu aşk, aşkı tadınla yeniden yaşanır.
-Sevmenin dimağından arınmış, ayrılığın feleğinden süzülmüş, bütün ilklerini harcamış, yeniden ilklere, anlara, ruhsal dirilişe hazır biriyle en büyük aşk yaşanır.
-Sevmeyeni bilmeyen, yaşamayan, sevmenin tüm katmanlarında erimeyen, dersini almayan ne kadar sever ki?
-Mutlu aşk,hazına alıştığın alışkanlıkların toplamından , dersinden, yürek süzülüşden, açık algıdan, sosyal atlasın renginden, bilincin aynasında, kaliteli düşünlerin seyrinden gelir.Bunu bilen, yaşayan , düşünen kaç kişiyiz ki…