- 876 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Senin varlığın önce bir suskunluktu
Senin varlığın önce bir suskunluktu. Sadece susmak istiyordum önceleri. İçimde çözemediğim hareket, dışımda anlamlandıramadığım yeni bir dünya. Herşeye dair hayallerimin ömrü uzamıştı. Çift kişilik düşünüyordum herşeyi, üçüncü bir kişiye yer kalmamıştı. Böylesi bir hayalperestliğin hayır getirmeyeceğini bir yanım tahmin ediyordu.
Doğruları görmezden gelemeyen, ama benim de onu görmeyi sevmediğim bir yanım diyordu ki bana: “Bu, böyle gitmez. Bak çevrene. Kaç tanesi kurduğu hayallere ulaşabilmiş? Kaç tanesi hayallerine varmış da, hayal ettiğinin o olduğunu anlayıp tatmin olabilmiş? Haddini bil biraz. Gerçekleri bu denli reddetip hayaline dalmak sana yakışmıyor.”
“Ben bir yazarım ama…” dedim ona. “Evet, ben bir yazarım. Hayalgücüm olmazsa ne yaparım? Hem birşeyleri umut etmezsem, onları beyaz kağıt üzerinde birleştirmezsem, ben ne işe yararım? Yazarlığımın harcı bu benim.” Hem hakikaten de öyledir. Benim bütün işim; hayal kurmak, hakikati aramak ve bunları buluşabildikleri ölçüde beyaz kağıtta birleştirmektir. Şimdi, şu an, mesela; seninle ben’i birleştirdim. Yani bir hayali, bir hakikat ile…
Bak sana çok olağanüstü şeyler de vaadedemiyorum. Küçüklüğümden beri böyle olamadım ben. Boyumdan büyük laflar edemedim. Belki edebilseydim gerçekten âşık olacaktım. Ama yapamadım. Sanırım Hûda bana bu kabiliyeti vermemiş. Abartmayı beceremem. Önceleri şiir şeklinde yapardım birşey, fakat sonradan anladım ki; şiirde söylediğim herşeye gerçekten ‘olabilir’ gözüyle bakıyormuşum da ondan öyle yazıyormuşum. Şiirlerden de korkmaya başladım. Oradaki cüretkâr ifadelerimden de, ne yalan söyleyeyim, korkmaya başladım. Sen de bazen kendi sözlerinden, hayallerinden, rüyalarından korkmaz mısın? Ben de korktum işte. Doğruları apaçık söylerim diye korktum.
Şiir yazmayı bırakmamla bu farkındalığın arasında çok az zaman var. Şiir bir cürettir bence. En cüretkâr sözlerini ettiği insanın, en kırılmaz zincirlerini kırmaya çalıştığı, haddini bilmezliklerin en çoğunu yaptığı yerdir şiir. Bir yanıyla güzeldir, çünkü ilhamlar yağar da yağar üzerinize. Bir yanıyla korkutucudur, bu yağmurun içinde boğulmaktan, siz kalamamaktan, yahut da o kadar siz olmak ki, başkaları tarafından anlaşılmayı unutmaktan, korkarsınız. Korkuların tamamı haklıdır. Şiir de öyle…
twitter.com/baharperest