Övünmeyiniz! hem topraktan yaratılmış, hem de toprağa dönünce kendisini kurtların böceklerin yiyeceği insanın övünmesi neye yarar. hz. ebubekir
Nermin Kaçar
Nermin Kaçar

ŞEHİR IŞIKLARI-7

Yorum

ŞEHİR IŞIKLARI-7

5

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

1048

Okunma

ŞEHİR IŞIKLARI-7

ŞEHİR IŞIKLARI-7

İki kadının konuşacak sözü kalmamıştı. Sadece kadınlar mı düşünüyordu dünyayı ? Yaşadıklarından sonra en azından Fatima sayesinde, ona seslenecekleri bir ismi olmuştu. Kendi kendine tekrarladı ismini. Ayşe… Ayşe… Ayşe. Bu kâbus bitecek miydi acaba? Ya da kâbus değil de, bir düş müydü? Ya da usunun ona oynadığı bir oyun muydu?

Uyumak istiyordu. Bir daha hiç uyanmamak üzere uyumak istiyordu. Uyku, insanlar için en iyi ilaçtı. O yüzden, hastaları yoğun bakım ünitelerinde uyutuyorlardı. Sırtını duvara yasladı; gözlerini kapattı. Yaşadıklarının tesiriyle bedeni ve ruhu çok yorgundu.



Küçük bir kızdı. Başında yemeni, üzerine giydiği şalvar, ayağındaki deriden yapılma ayaklıkla köyün içinde diğer çocuklarla oyun oynuyordu. Erkekler, bir köşede oturmuş kılıçlarını keskinleştiriyorlardı. Annesi, çadırın önünde, karnı burnunda çamaşır yıkıyordu. Oynamasına her zaman izin verilmezdi. Onlara öğütlenen “ Su uyur, düşman uyumaz “ öğretisiyle etraflarını, gözetmek zorundaydılar. Son günlerde, annesi nedense çok hüzünlüydü. Henüz, geçtikleri aylarda yaşadıkları tehlikenin etkisini üzerinden atamamış olmalıydı. Gece boyunca obada ateş sönmezdi. Erkekler uyumaz, uyusalar da nöbetleşe beklerlerdi. Savaş ve saldırı onlar için süregelen bir alışkanlık haline gelmişti. Oyunları bile savaşı anlatıyordu. Tahtadan atlar, tahtadan süngüler, kılıçlar, büyüklerin yaşantısının minyatürüydü sanki. O kötü adamlar, neden onlara saldırıyorlardı? Bir türlü anlam veremiyordu.


Oyun oynamayı çok özlemişti. Arkadaşlarıyla koşup, oynuyordu. Sıra saklambaç oyununa gelmişti. Bir ebe vardı. O gözlerini kapatıp, bir duvara başını dayıyor, ona kadar saydıktan sonra saklananları bulmaya çalışıyordu. O da diğer arkadaşları gibi saklananlardandı. Koşarak uzaklaştı ve daha önce bulduğu ve kimseyle paylaşmadığı bir ağacın dibindeki kovuğa girdi. Oradan, köyü rahatlıkla görebiliyordu. Ne zaman bu oyunu oynasalar, o hep kazanıyordu o yüzden. O sırada, aniden ortalık karıştı. Köyün erkekleri toparlandı ve atlara bindiler. Kadınlar, şeytan görmüş gibi çocuklarını, hayvanlarını toparlamaya giriştiler. Karşıdan gelenler kalabalık olmalıydı. Toz toprağa karışmış, rüzgâr gibi köye geliyorlardı. Üzerlerindeki giysileri daha önce hiç görmemişti. Annesini gördü. Onu arıyor olmalıydı. Diğer kadınlar, çoktan sığınaklara gitmiş olmalıydı. Köy ortasında ondan başka canlı kalmamıştı. Her zaman rahatlıkla çıktığı kovuktan çıkmaya çalışıyor, fakat çıkamıyordu. Düşman ile köyün savaşçıları karşı karşıya gelmiş, kılıçların sesi yankılanıyordu. Küçük bir kız çocuğunun görmemesi gereken manzaralardı. Düşman acımasızca, önünde duran yiğitleri katlediyordu. Annesini gördü. O hala kendisini arıyordu. Hain düşmanlardan bir tanesi tam annesinin ardındaydı ve kılıcı havadaydı. Kımıldayamadı, bağıramadı. Annesinin çığlığı, kulaklarındaydı.Kılıç, annesinin karnına saplanmıştı. Hain düşman ise zafer çığlıklarını atıyordu. Üzerindeki giysideki işareti hiç unutmayacaktı. Artı işaretinin anlamı neydi? Bilmiyordu.


DEVAM EDECEK


Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Şehir ışıkları-7 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Şehir ışıkları-7 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞEHİR IŞIKLARI-7 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
direniş
direniş, @direnis
5.10.2013 23:28:48
çokça tebrikler abim

devamını beklerim ...

selamların en hası ile.. uzaklardan
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
5.10.2013 21:53:33
Değişik bir boyut kazandı hikaye.
Ama,
zaman konusunda bir çelişki mi oldu ne?
Amerikan askerleri ve kılıçlar...

Güzel anlatımınızla,
yeni bir mekana,
yeni bir zamana yolculuk yaptık...
İçeriği acı olsa da,
genel görünüşünü sevdim.
Ne güzel bir oba tasviri idi...
Çok güzeldi...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
5.10.2013 21:05:05
Kahramanımızın çocukluğuna yumuşa bir geçiş yaptık, bakalım kahramanımızı neler bekliyr?

Tebrikler Nermin, sevgimle...
GÜLDESTE
GÜLDESTE, @guldeste
5.10.2013 16:59:08
inşallah rüya olsun yaşananlar gerçekten okurken yaşıyorsun sanki sen bir harikasın nerminciğim devamını sabırsızlıkla bekliyorum sevgimlesin her zaman
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
5.10.2013 10:14:34
offf dedim hüzündü yaşanan gerçeklerdi
kalemin kavi olsun canım
sevgilerimi bıraktım canım
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL