- 580 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Aşk Cem Cima Cinsellilk
Aşk Cem Cima Cinsellik
“Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim sevilelim
Dünya kimseye kalmaz.” Yunus Emre
“Birlikten dirlik doğar”
“Bir elin nesi var iki elin sesi var”
İşi kolay etmek için “Aşk, cem, cima, cinsellik”. Konularında bilgi ve deneyim sahibi olmak gerekir! Bunların hepsinin bir arada olduğu bir birlikteliğe ben, kendi lügatimde “Cem” diyorum! Geometride bir nokta diğer bir nokta ile birleştiğinde boyut kazanır! Bir “Ben” diğer bir “Ben” ile birleştiğinde de “Cem” olur. Yani evrensel hakikat açığa çıkar. Boyut kazanır! Soyut olan veriler somutlaşır! Bu benlerin cinsiyeti dahi önemsizdir! Şems Mevlana ikilisi gibi de olabilir. Ama benim özgün “Cem” anlayışım şöyle; bir erkek ve dişi ile ancak mükemmel bir cem yapabilir!
İnsanda aslen iki yön var. Mana (ruh), madde (beden) boyutu. Yani mana alemindeki ruh (eskimez) maddi alemde (eskimeye mahkum) beden ile somutlaşır. Asıl olan soyut ruhun somut bedenle birleşip “Ben” ile kullanılarak açığa çıkan esmadır! Yani “Zat”. Olumlu açığa çıkışa terakki de denilebilir. Açığa çıkanlar ve çıkacak olanlar potansiyelde var olanlardır. Yani esma potansiyel olarak evrende var zaten “Ben onu açığa çıkarır!
Aşkı gerçek manasından ilişki boyutuna indirgeyen insanlık aşkı inkar etmek zorunda kalacaktır! Ya da maddi boyuta hapsederek bunun acısını daima çekecektir. Ben aşkı inkar etmem ama yanına da diğer unsurları koyarım. Yani aşk, cem, cima ve cinsellik ile benim görüşüme göre zirveye ulaşır!
Yani cinsellik başlı başına bir sanattır! Başaran bal yesin… Başaramayanlar kıskançlığından çatlar ve ahlak bezirganlığı yapmaya başlar! Nafiledir debelenişleri…
Aslen cima, maddi açısından buz dağının görünen kısmı; asıl manası suyun altında saklı.
Her cinsel birliktelik ideal olarak cima mıdır?
Tabi ki her cinsel birleşme cima değildir. Cimada karşılıklı uyum ve kabul zirvede olmalıdır. Herhangi bir maksat gölge etmemeli ki eril ve dişil enerji tam manası ile cimada açığa çıksın. Cima hakkıyla tam yapılamadığı için insanlar kirlenir ve arınmak için guslederler… Hakiki cima en üst düzey enerji akışını sağlar ve bireyleri zirveye çıkarır. Tek vücut gibi yapar. Bu manda cima belki milyonda bir, milyarda bir ya da evrende tek olur!
Benim özgün tanımladığım şekliyle yani “Aşk, cem, cima, cinsellik” kapsamındaki cem, neden hakiki manada yapılamıyor? Onu anlamaya, anlatmaya çalışacağım.
Neden insanlar hakiki manada cima edemez?
Cinsel manadaki her birliktelikte aşkın mevcut olmadığı gayet açık gözlemlenebilir. Hepsinde aşk varmış gibi göstermeye çalışmak sadece olumlu bir çaba ve sadakatin göstergesi olabilir. Cima “Cinsel birleşme” olarak bilinir. Şimdi hayvansal bedenlilerde hatta bitkilerde dahi neslin devamı için bu doğal olarak yapılıyor. Sadakat her durumda işe yarar… Hayvansal ve bitkisel ırkın orjinalliğinin bozulmamasını korunmasını sağlar.
Bunun pek çok sebebi var kısaca birkaç tanesini yazıyım. İki özgür bireyin cima ederek tek vücut olması önemli. Partnerlerden birinin diğerine olan gizli açık direnişi, itirazı ya da rızasının olmama hali cima konusunda en büyük engeldir. Araya giren her şey buna mani olur. Beklentiler, hediye, mihir, nikah sorumluluğundan dolayı bu işi vazife olarak görmek, mecbur kalmak, meşru olmayan beraberliğin stresi, neslin devamı için olması, para karşılığı olması ya da partnerlerden birinin veya ikisinin de sadece cinsellik peşinde olması; bu ayrıntılar o kadar fazla ki kendi özgün tanımımdaki “Cem” e ulaşmak neredeyse imkansız. Ama mümkün! Potansiyel olarak teoride mümkün!
Özgün tanımımla; (Aşk, cinsellik ve cima içeren haliyle) “Cem” hakikatine ulaşabilen iki kişi evrene adeta hakim olur. Bir noktaya hakim olan evrene hakim olabilir. Bunu başka yazılarımda örneklemiştim bir fotoğraf çözünülürlük noktalarından her biri fotoğrafın tamamını içeriğinde saklasa, tohum gibi; bir “Ben” olsa bir zerreye hakim olan fotoğrafa hakim olmuş olur! Evrende somutlaşma ne ile olur? Zıtların cemi ile değil mi? Kişi kendini göremez ama aksi, zıddı, ayna onu kendine gösterir. İşte bu nedenle “Cem” önem kazanır! İki kişinin birbirine ayna olması için ortada görüntüyü bozacak hiçbir leke olmamalı. Mükemmellik açısından! Yani o iki kişi arasında herhangi bir engel olmamalı ya da maksat olmamalı. Yukarıda saydığım maksatlar hakiki manada görünmeye yani açığa çıkmaya yani (özgün tanımladığım) “Cem” e manidir! Başlık ya da bazı yerlerde mihir de denir parasını verenin kızı almasıyla kurulan bir birliktelikten “Cem” çıkmaz! İhtiyaç görülür belki. Ya da kızın babasının isteğiyle bir kocaya verilmesinden de “Cem” çıkmaz! Yoğun aşk dürtüsüyle aşık olup, saman alevi gibi tutuşuverenlerden de “Cem” çıkmaz! Cinsel ihtiyaç kaygısıyla birliktelik kurmaktan da “Cem” çıkmaz! Parayla bir hayat kadınından faydalan için de “Cem” olmaz! Köle ve cariyelik müessesesinden de “Cem” çıkmaz! Hakiki manada olması için unsurların perdesiz yaşanması gerekir! Yani arada para, ahlak, cinsellik, aşk, toplumsal kabuller olmayacak ki gerçek manasıyla özgür bir cem olabilsin. Cem yapamayanlar da kirlenir arınmak ister işte bu nedenle. Hakiki mana hedef olsun… Filmlerde olur hani iki özgür yetişkin arada hiçbir menfaat ve kaygı olmaksızın tanışır ve birbirlerinden hoşlanırlar; araya hiçbir ritüel ya da şart koymadan da birleşirler! İşte o birliktelik tanımladığım “Cem” adayıdır.
Son tahlilde; aşk, cem, cima, cinsellik hakkıyla yaşanmalı ki insan esmayı açığa çıkarabilsin. Ayrıntıya girmeyim bu saydıklarım kapsamında insan soyut yazılımını somutlaştırabilir. Bunların tamamını yada en az birini ihmal edenlerin eksik yaşamları da ortada sırıtıyor! Fikir militanlığı yapanlarda bunlardan en az biri eksik oluyor, genelde… Dağıtmayım siz gözlersiniz.
Selametle,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.