- 6333 Okunma
- 55 Yorum
- 22 Beğeni
Su Utandı
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Önsöz:
Akşamları eve dönüş yolculuğumda topluyorum, her sabah bankta bıraktığım kimsesizliğimi. Kapı her açıldığında, kollarımın arasında kocaman bir sensizlikle karşılaşıyorum, yine bir yanım eksik giriyorum eşikten içeri. Yokluğunla göz göze gelip bir merhaba salıyorum uzaklığına, incitmeden öperken yakınımda duran sessizliğini…
Herkesin her şeyi bildiği bir ülkede, payıma düşen tek gerçek sadece seni öğrenmek. Ne vakit, dalgınlığıma kurban edip unutmaya çalışsam, anımsatıyor duvarda asılı duran ’’ıslak resmin.’’ Her defasında, aklımı hayaline hibe ederek giyiniyorum çaresizliği. Ve bir güzel deliriyorum gelmeyişine!
Herkesin çok fazla bildiğini sanıyordum, oysa hiç kimsenin en azdan bile çakmadığına tanıklık ediyordu gözlerim. Bilgelik ile ukalalık arasındaki ince çizgiyi ihlal ederken, kendilerini ele veriyorlardı. Yuvarlak masa etrafında toplanmış nikotin kokusuyla duman altında yüzerken, köhne zihniyetleri ile ‘’nasıl zehirleriz körpe zihinleri’’ derdindeydiler…
Tüm bunların arasında, biraz da romantik olmamı istemiştin ya hani ‘’pembe düşlerimin’’ içinden mırıldanırken! Aşk’ın rampasını çıkarken tıkanıyordu nefesim. Hiç sonunu getiremedim bahsi geçen bu yolun.
Arada bir çocukluk anılarımı duymak istiyordun. Her defasında es geçiyordum, aramızdaki mesafenin içinde yok ederek bu merakını. Bilmeni istemiyordum, Yargıtay amcaya kadar intikal eden hayallerimin olduğunu. Aslında ile başlayan ama aslını inkar etmeyen cümleler kuruyordum bir halkın özlemini geveleyen ağzımda. Resmi olmayan dayanaklarım vardı sırtımı yasladığım. Bir şiire bin nefes tükettiğim gibi.
-Ben büyüdüğümde şairlerin tırnağı olacağım- dediğimde, ne çok kızmıştı babam, dünyayı dişlerinin arasında çiğnercesine. Köpüren öfkesi ile hayallerimi dalgalandırırdı.
Çok sonradan öğrenecektim sebebi kızgınlığını. ‘’Yazdığını yaşayamayan/yaşamadığını yazan aşk şairlerinin’’ gökkuşağından akan makyajınaymış meğer, bakışlarından kopan fırtına!
Aramızdan sızan nehirler kirletiliyordu her gün biraz daha. Suyu utandırmadan, ihtiyar bir imgenin ağaran sakallarında gizlenen çocukluğumu gösteriyordum, başımı koyduğum yokluğuna.
-Uykularımdan feragat edip/kendimi helak ediyordum/ya rüyalarıma da uğrayamazsan …-
Cömert Yılmaz
Vefa:
Manevi desteğini esirgemeyen ve her fırsatta ‘’Su Utandı’’yı çıkartmam için ısrar eden Sevgili Hocam; Rezber Camer Hanıma. kitabımın editörlüğünü üstlenen, kapak tasarımını hazırlayan, hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan Sevgili Dostum, Ankaralı Şair Ahmet Eroğlu Kardeşime sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Saygıyla
YORUMLAR
Bu sayfada şairler, şair gibi bir şairi okuyorken ben katılmaz mıyım? çoşkun sellerine yorumların ve hayırlı uğurlu olsun deyişerine?
Ne çok sevindin bilemezsin sevgili kardeşim; Ve inadına aşk diyoruz, inadına yazıyoruz ve inadına okuyoruz her ne kadar şairleri kimsesiz gördüklerine, onları karanlıklarına mahkum eden duyarsızlaştırdıklarına rağmen...
Hayırlı uğurlu olsun...
Selamlarımla
Çok zamandır profil sayfasına, yarın ne getirir götürür bilinmez, kimbilir buralarda oluruz olmayız ölürüz kalırız okyanusta damla misali bir an ı olarak kalsın düşüncesiyle layıkıyla olmasa da kendisiyle ilgili duygularımı paylaşmak adına yazmayı düşünüyordum hep.
Kısmet bu güzel-özel gün(ün)de bu mutluluğu paylaşırken yazmakmış.
Benim g-özümde
Cömert Yılmaz;
Ömür denilen kısa bir şiirdir.. Ve bu şiirin içinde iyi ki tanıdığım iyi ki var dediğimiz dost(luk)lar vardır.
Benim için öyle. Ötesi birçok kişi için de öyle olduğunu sandığım bir isim Cömert kardeşimiz.
Herkesin hayatında örnek-model aldığı biri(leri) vardır. Kişi, örnek seçtiği o kişileri dinleyerek, okuyarak, gözle(mle)yerek kendisine bir yol-yordam, usul-erkân belirler.
Bir mecliste toplumda örnek olmak, örnek alınmak çok güzel-özel hoş bir duygudur. Ve bence; Yüreği, kalemi-ayağı yere basan, su kadar duru yazdıklarıyla örnek alınası kişi Cömert Yılmaz.
O;
Şiirin aynası, şiirin kendisi olan insan.
Şiirin içinden geçen değil o, şiir onun içinden geçen.
Kendi eserlerini, emeklerini, birikimlerini ortaya koydukça zamanla daha da rağbet görüp, anlaşılacağından eminim.
Sahip olduğu insanı insan yapan insani özelliklerini tartışmaya gerek olmaksınız, deftere büyük katkı sağladığını düşündüğüm, emeği yadsınamayacak biri.
İnsanı insan yapan malı mülkü, etiketi v.b gibi gibi bazılarının gözünde değer sanılıp itibar edilenler değildir. İnsanı insan yapan şey; g-özündeki samimiyet, işittiği sözdeki doğruluk güzelliktir… En azından ben de, benim için öyle.
Ey özü sözü doğru güzel insan, yolun açık olsun.
Daha nice nice başarılarında buluşmak dileğiyle Rabbim kalemini-yüreğini esirgesin.
Saygımla...
Su utandı...
Şiirlerinde kah bulvar ayazlarında kah kırsalda töresel acılarla yoksulluklarla sevdalarla ezilen acı çeken yaşamların olağan üstü gözlemlerle sıradanlıktan ayrışmış içerikleri ve dilin kullanılmasında ki özenle yoğrulmuş bir çok şiirlerle karşımıza çıkacak bu kitap eminim daha çok konuşulacak günceye düşecek
Ki;
Bizlerde yaşamın içinden bizden ve emekten yana bir kitap görmenin okumanın mutluluğunu yaşayacağız....
Hayırlı uğurlu olsun kardeşim
Tebrik ederim....
serbest şiirlerin çoğun ne denli oturup düşünürsem düşüneyim
manalarını mutlaka oturmamış olarak görürüm tabii ki hepsi değil bir kısmı
ilk bakışta sanki serbest şiir yazılım dizini varmış gibiydi yukardaki önsöz yine dedim anlamları kördüğüm...
lakin okudukca okunan kişiyi adeta kendine celp eden yani açıkcası büyüleyici bir yazıydı
çok hoş çok güzeldi ki bütün samimiyetimle yazıyorum bunu
bir dağdan aşağıya yekinmekte olan erimiş kar suyu gibiydi ki yazın o su kenarı adeta hazinedir
bu kitabın da bir hazine olduğunu düşünüyorum
önsözü buysa kendisi nedir acaba demekten kendimi alamadım
ki ara sıra serbest şiir yazan benim için tam okunması gerekli bir kitap olduğunu düşünüyorum
ıstılahları başka bir yerde görmek mümkün değil sanırsam ki bu düzlemde yazılmış gibi duruyor kitap
yani adeta bir kaynak
tebrik ederim canı gönlümce hoşcakalınız...
Söze hayır dileyerek başlayalım ki kitabınız siz ve sevenleriniz adına hayır üzere olsun.
Hem yazınsal hem şiirsel lezzeti bir arada bulundurmak az insana nasip olacak bir lütuf.
Kitabın önsözünden ve bunca zamandır okuduğumuz şiirlerinizden hareketle bu konuda kendini ispata gerek olmayan bir kalem olduğunuzu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Bunu ifade ederken şiirlerinize istinaden edindiğim izlenim neticesinde duyarlı bir kalemin, insancıl arayışlarına tanıklığımızı örnek verebiliriz.
Sadece duygu adamı olmak, kendi hislerinin ötesini görememek hiçbirimizi bir adım öteye taşımaz.
Bu bilinçle düşündüğümüzde etrafına son derece duyarlı, duygusal ve sosyal tüm olguların bilincinde bir irdelemeye özen gösteren Şair profili çiziyor Cömert Yılmaz.
Su utandı~~
Kitabınız sevinciniz olsun. Daha nicelerine…
Tebrik ederim. Saygı ve selâmlarımla.
Tebriklerimi iletiyorum basarilarinz daim ve ebedi olsun bol okuyucusu olur insallah
yazarlar ve sairler dunyasi
baska saygi sevgi dunyasidir
ve nice nice kitaplara
Insallah bende ikinci kitabimi sene sonuna hazirliyorum
bu gokyuzunde ucuyorsak egerki muhakak bir yerde karsilasagiz
sonsuz saygimi sevgimi ilettim
basarilariniz daim olsun..
insan salt önsözden anlıyor şairin suya dair utangaç düşlerini..
nar taneleri gibi her harfi..salkım salkım bilge bilge..
sesini dünyaya ısmarlamışsa şair,payıma düşen,o sese
tam da şairin düşgücüne yaraşır biçimde kocaman bir sevda resmi çizmek olur sanırım..
-Ben büyüdüğümde şairlerin tırnağı olacağım-
bu sözü düşürüyorsun ya,yüzünde göz tadında gülüşler
yüreğinde uçsuzluğu martı kanatlarının
hiç eksik olmasın ömrünce..sevgilerimle
Merhaba Hocam
Öncelikle kitabiniz hayirli ugurlu olsun cok mutlu oldum
Önsöz böyle güzel anlatilmissa kitap kim bilirin nasil bir güzel duygu ile nakis gibi nakislanmistir...
Ömrünüze bereket kaleminiz kavi olsun nice güzel eserlere imzanizi birakmaniz dilegimle
Saygilarimi sunarim
Tekrardan kitabiniz hayirli ugurlu olsun
Ustam öncelikle yürekten kutluyorum.
Çok çok mutlu oldum. kitabın kapağı çok hoş Ahmet Eroğlu dosta teşekkürler emeklerine sağlık...
İçinin zaten dop dolu olduğuna inanıyorum..
İmzada görüşürüz artık..
Başarılar diliyorum.
Rezber Öğretmenim'e de katkı ve desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum bende.Selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
Yolunuz açık olsun..
Çok sevindim çoook..
“Su Utandı”
Başlığından etkilenmiştim ilkin, diğer tüm şiirlerin gibi. Suyu utandırmadan ilerlemeliydi insan, hem yüreğine hem diğerlerine. Aslına uygun düşerken bilinçli atmalıydı adımlarını. Eşref-i Mahlukat mertebesine yakışır biçimde. Cömert Yılmaz şiirlerinde hep bunu gördüm ben.
İnsancıl yüreğin emekle işlenerek, doğuştan var olan yeteneklerle harmanlanmasıydı çaldığım şiir kapılarında karşıma çıkan.
Ve elbetbu şiirler bir araya gelmeli, bir kitap ile nesilden nesile aktarılmalıydı. Allah biliyor ya son yıllarda bundan daha büyük bir isteğim yoktu. Beni dikkate aldığın için ve bu güzel olaydan nasiplendirdiğin için çok ama çok teşekkür ederim heval.
Lakin önce güzel yüreğin ve varlığın için teşekkür ederim
bu kadar güzel yazdığın için
yüreğimizi her defasında bu kadar avucumuza verdiğin için
emek ile nerelere çıkılacağını gösterdiğin için
nerede olurlarsa olsunlar gençlere umut olduğun için
ve şiiri bu kadar önemsediğin için teşekkür ediyorum.
Biliyorum ki yakın bir gelecekte çok daha fazla kitlelere ulaşacak nefesin
ve hep dileğim
lütfen kalemini daha fazla eline al
al ki
kelimeler aslını bulsun
kalem hakkını yüreğinden alsın
hiçbir cümlenin yüzü kızarmasın.
hep var olman, yüreğinde nefeslenmek ümidiyle can dostum,
Selam, saygı ve sevgiyle
hepimize hayırlı uğurlu olsun. Nasıl tıkandığımı tahmin etmen hiç de zor değil çocuk yüreğim öyle heyecanlı ki ellerimle bir olmuş nasıl titrer.
daha nice kitaplarında buluşmak üzere...
-Rezber Camêr- tarafından 9/25/2013 10:42:55 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bir ince sızı, su üzerine düşen hıçkırık nevî. Söylesem.. Ağlarım sonra kızarsın. Bilseydin keşke ben en çok ağlarken mutlu oluyorum..
Şiir üzere uğradığın, bir kısa yolum ve yüreğine konuk olduğum bir koca çınarsın. Yolları bilmesem de nefeslerin misâfirliği kısa olur bilirim.. Aklımda yılların gerisinde kalan ve bildiğin niyetle süslediğim hayâllerim. İşte şimdi yummalıyım gözlerimi. Acıdan akan her damla tükenmek bilmeyen cefâ...
Neyse işte.
Çok sevindim ve billâhi sözümü de tuttum hiçbir şey söylemedim ama keşke söyleyeydim. Küçük kızın yüreğini hafife almayaydın-ız- iyiydi ammâ çok şükür yaşıyorum hâlâ. Binaenaleyh öcümü alacağım-böyle de magandayım işte;)-..
Daha nice önsöz'lerini okumak nasip olsun inşallah..
Hani biri su başında bir şey söylemişti sana:
"Allah gönlüne göre versin.."
Öyle diyorum ben de..
Duâ ile bawemın..