Bir peşin hükmü söküp atmak, atomu parçalamaktan daha zordur. - einstein
_Selcan_
_Selcan_

Mutluluk Tarifi 2

Yorum

Mutluluk Tarifi 2

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1144

Okunma

Mutluluk Tarifi 2

Mutluluk Tarifi 2

...MUTLULUK TARİFİ...

*Mila , için bu her şeyin başlangıcıydı. Yeni bir ev , yeni bir dükkan.. Herşeye sil baştan başlamak için atılmış ilk adımdı bu .

Açık pencereden yansıyan güneş ışıklarıyla deniz mavisi gözlerini araladı Mila..Olduğu yerde huzursuzca gerindi ve saate baktı. Saat 8’di . Bir an önce kahvaltı yapıp işe başlamalıydı . Kalkıp mutfağa yöneldi ama dolapta hiç bir şey bulamadı . Bir kaç tarihi geçmiş konserve dışında. Midesinden gelen sesleri susturmak için aşağı kata , dükkan’a indi . Buralarda bir yerlerde boğacacı dükkanı ya da fırın gibi bir şey aradı gözleri . Ve karşısındaki dükkandan ona el sallayan John’u gördü. Dükkan’ı kilitleyip onun dükkanına doğru yol aldı ve John , onu gülümseyerek karşıladı .

- Günaydın Mila . Aç olduğunu düşündüm ve kahvaltı hazırladım . Birlikte yeriz diye düşündüm . Tek başıma yemek yemeyi sevmiyorum .
Mila hafifçe gülümseyerek ; - Günaydın John . Teklifin için teşekkür ederim . Açıktığımı hissetmiştim bende .
- Hadi o zaman oturalım . Daha fazla aç kalma.
Mila içeri girdiği anda renk cümbüşüyle gözleri kamaştı . Önce etrafı gözleriyle süzdü . Sonra John’a gülümseyerek.
- Çok güzel bir dükkanın var . Gerçekten çok beğendim . Samimi , sıcak .. Ve havalı .
- Teşekkür ederim . Kendi zevkim . Hadi otur , sana keklerimden getireyim . Bu sabah yaptım .
Mila John’un getirdiği kekten usulca yedi ve çay’dan bir yudum aldı .
- Bunu gerçekten sen mi yaptın ?
- Evet . Beğenmedin mi yoksa ?
- Hayatımda yediğim en güzel kek diyebilirim.
Mila , John’un gülümseyerek bakan gözlerinden utanarak kendini toparladı.
- Yani bir erkeğe göre çok güzel olmuş .Elinden bu tür işler geliyor demek ki . Şaşırdım doğrusu . Bir erkekten beklenmeyen bir davranış .
- Ben sadece 27 yaşındayım Mila. .Daha o kadar yaşlanmadım .Yeteneklerim hala sapasağlam durumda.. Ve inan babamı görsen hayretler içinde kalırdın . Benden daha güzel yapar . Ve her türlü yemeği bilir . Belki bir gün tanışırsınız.
Mila cevap vermedi gülümsemekle yetindi .
- Hadi peynirden de ye . Buranın özel peyniri . Başka yerde bulamazsın .
Mila , usulca peynirden alıp yedi .
- Gerçekten güzelmiş. Sen yemeyecek misin ? "diye sordu ."
John , o an başka şeyler diyecekti ama düşüncelerine engel olup peynirden yemeye başladı .
- Hep bu işle mi uğraşıyorsun ?. Yani okuyor musun , ya da bir işin vardı da ondan vazgeçip bu dükkanı açmaya mı karar verdin ? diye sordu Mila , meraklı gözlerle..
John , boğazını temizleyerek konuşmaya başladı .
- Aslında Mimarlık okudum.. Bir kaç yıl bu işi yaptım . Sonra bu işin bana uygun olmadığını düşünüp elimdeki sermaye ile bu dükkanı açmaya karar verdim . Ve şimdi daha mutluyum . O iş bana göre değildi . Yani düşünsene hiç tanımadığın insanlar senin fikrinle evlerini döşetiyordu . Bu çok saçma . Bence herkes keni yaratıcılığını keşfetmeli . Yoksa insan olduğunu farketmeden yaşamaya devam eder . Bence asıl mutluluk bu . İnanmak ve gerçekleştirmek . Ben inandım ve gerçekleşirdim .Artık burdayım . Mutluyum..
Mila içinden "mimar olduğun nasıl da anlaşılıyor . Dükkanın dizaynından belli oluyor" diye geçirdi içinden..
- Eee, sen neden geldin buraya ? Senin de farklı bir hikayen var gibi .
Mila gözlerini uzaklara dikerek gülümsedi.
- Aslında evet , farklı bir hikayem var . Ben aslında Moda Tasarımcısıydım . Yani senin gibi bir yaratıcı . Ama insan bir yerden sonra bir şeyler üretmeyince bütün kapılar yüzüne kapanıyor .Annemin ölümünden sonra bir daha kendime gelemedim . Ve haliyle artık iş yapamaz duruma geldim . Ve çalıştığım yerden kovuldum ve bende senin gibi elimdeki parayla bu dükkanı adam etmeye geldim . Ne kadar başarılı olurum bilmiyorum ama elimden geleni yapacağım . Anneme söz verdim . Onu hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum.
- Bence başaracaksın . Bunu gözlerinde görebiliyorum . Tek yapman gereken inanmak ve harekete geçmek . Gerisi zaten kendiliğinden gelecektir..
Mila ona bakan bir çift yeşil gözlere daldı . Kendini bu çekime mi kaptırıyordu . Yoksa Amanda’nın dediği çıkacak mıydı ? Bu adamdan hoşlanmaya mı başlıyordu ? Bir an düşüncelerinden sıyrılarak kendini toparladı .
- Ben gitsem iyi olacak . Kahvaltı için tekrar teşekkür ederim ve kek için de öyle . Yapmam gereken işler var . Sonra görüşürüz.
- Tamam . Mila.. ?
- Evet ?
- Tekrar uğra olur mu ?
Mila bu çekimden bir an önce uzaklaşmak istiyordu . Bu adamdan ne kadar çabuk uzaklaşırsa kendini o kadar iyi hissedecekti . Başını hafifçe salladı ve kendi dükkanına doğru yol aldı .
Ardında bıraktığı adamın belli belirsiz "görüşürüz" kelimesini duymazdan gelerek dükkanına girdi. Kapıyı ardından kapadı ve derin bir nefes aldı..

Mila , biraz önce yaşananları düşündü . O adamın gözlerinde gördüğü şeyi daha önce hiç bir erkekte görmemişti. Neydi bu şimdi ? Gözlerindeki sevgi miydi yoksa acıma duygusu mu ? Ya da Mila ne hissetmişti . ? Sevgi miydi hissettiği yoksa acıma duygusu mu ? Kalbi sevgi dese de mantığı acıma duygusu diyerek yıllar önce kapattığı tozlu rafları bir daha açmamak üzere tekrar mühürledi . Beynindeki düşüncelerden Amanda’nın gelişiyle sıyrıldı.
- Amanda . Hoşgeldin . Bende gelmeyeceğini düşünmeye başlamıştım .
- Saçmalama , seni yalnız bırakacağımı sanıyorsan yanılıyorsun dostum . Ben , ölene kadar başının belası olacağım.
- Ah , ne iyi bir baş belasısın sen böyle.
- Ee , hadi anlat bakalım . Dün gece nasıl geçti ?
- Zordu Amanda . Çok zor . Ayaklarımın bastığı her yerde bir anı , bir hayal .. Hissediyordum işte. Annemi , kokusunu , bıraktığı izleri , herşeyi..
Amanda arkadaşına sarılıp sırtını sıvazladı. - Geçecek canım , zamanla alışacasın ve bu yeri çok seveceksin .Bir daha ayrılmak bile istemeyeceksin . "Amanda arkadaşını gülümsetmek istercesine .." ; - Hatta şu yakışıklı komşuna aşık bile olacaksın . Neydi adı John’muydu .
Mila , "Amandaaa" diye çıkıştı. Ama yanaklarının kızarmasına engel olamadı .
- Veeee. "diyerek bağırmaya başladı.. " - sen ondan çoktan hoşlanmaya başladın bile . Baksana adını duyunca yanakların kızarıyor. Kim bilir adam yanına gelse ne halde olursun sen .
Amanda kıkırdayıp arkadaşının yanağından bir makas aldı.
- Senle başa çıkılmaz Amanda. Hadi susta işe başlayalım.
Amanda nazlı kız edasıyla etrafında döndü ve fırçaları alıp duvarları boyamaya başladılar. Yorucu bir günün ardından sonunda boya işi bitmişti . Sadece yerlerin yeniden silinmesi ve eşyaların yerleştirilmesi ve yeni mobilya alınması gerekiyordu . Ama bunları daha sonra yapmaya karar verdi Mila . Hemen kafasını yastığa gömüp iki gün uyumak istiyordu . Amandayı kapıdan geçirip dükkanı kilitlemeye koyulacaktı ki karşıdan John’un geldiğini gördü .
- Selam , sana yardıma geldim .
- Gerek yoktu . Az bir şey kaldı zaten . Ben hallederim.
- Aslında boya için gelecektim . Ama dükkan bugün çok doluydu , müşretilerden fırsat bulamadım . Afedersin..
- Önemli değil . Biz Amanda ile hallettik zaten .
- Imm . Perde de alman gerekecek biliyorsun değil mi ?
- Aslında unutmuştum , iyi hatırlattın . Yarın çıkıp bakarım .
- Eğer yarın gideceksen bana haber verirsen bildiğim bir dükkan var . Perdeleri uygun fiyata almana yardımcı olabilirim..
- Olur. İyi olur..
- Tamam .
- Iıı, yanlış anlamazsan ben çok yorgunum .
- Ah , tabi elbette. Bekle sana bir şey getireceğim .
John hızla dükkandan çıkıp kendi dükkanına koştu ve beş dakika içinde elinde bir battaniye ve yastıkla geri döndü .
- Bunlar senin için yeni evin için ilk hediyem . Geceleri soğuk oluyor. Sıcak tutar .Hem daha evi temizlemeye fırsatın olmamıştır. Bunlarla idare edersin evi düzene sokana kadar.
Mila , John’un elindekileri alıp gülümseyerek teşekkür etti..
- Çok düşüncelisin . Teşekkür ederim
- Rica ederim . Hadi uyu biraz , bitkin görünüyorsun .Sabah görüşürüz. İyi geceler Mila.

Mila , huzursuzca iyi geceler deyip John’u kapıdan uğurladı ve yatağını oturma odasındaki koltuğa yapıp kuruldu . Ve gözlerini kapatıp derin bir uykuya teslim oldu .

Yarın Mila için yeni bir başlangıç olacaktı . Ve bu yeni arkadaşı John ile yeni maceralara atılacağından henüz kendisinin bile haberi yoktu .
Ve derinlerden bir ses ; "Ona aşık oluyorsun Mila." dedi ...

II.BÖLÜM SONU

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Mutluluk tarifi 2 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Mutluluk tarifi 2 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Mutluluk Tarifi 2 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.