- 1880 Okunma
- 12 Yorum
- 2 Beğeni
RIFKI DA KİM YAAAA?
I.SAHNE
SAMİ’NİN EVİ...
Bildiğiniz bekar evi işte...Sami denen vatandaş uyumakta..Vakit sabahın körü.
Telefon çalar. Sami uykulu uykulu alır eline telefonu
LÜTFİYE- Aloooo...Rıfkı Enişte ben Lütfiye, nasılsın?
SAMİ- Ne olsun be Lütfiye’ciğim..Bildiğin gibi.
LÜTFİYE- Yengem nasıl iyi mi?
SAMİ- Valla bilmiyorum iyi mi kötü mü?Ben boşadım yengeni
LÜTFİYE- Amanıııın..Ne diyon sen Rıfkı Enişte?
SAMİ- Ya kızım senin sabah sabah başka işin yok mu? Haydi kapat da uyuyayım biraz.
LÜTFİYE- Tamam Rıfkı Enişte..Uyu sen.
Sami tekrar yatağa girerken kendi kendine söylenir: ’ Rıfkı Enişte de kim yahu? ’
Lütfiye telefonu kapattıktan sonra o da kendi kendine söylenir: ’ Vay domuz Rıfkı vay..Demek boşadın Pakize Ablamı ha?’
II.SAHNE
LÜTFİYENİN EVİ..
YAHU TAKMAYIN DEKORA KOSTÜME...BİLDİĞİNİZ EV İŞTE.
Lütfiye yine telefonda.
LÜTFİYE- Aloooo ..Sıdıka Ablaaaa
SIDIKA- Ne var kız sabah sabah?
LÜTFİYE- Uyan kız uyan...Haberi duydun mu?
SIDIKA- Ne haberi kız? Çabuk anlat.
LÜTFİYE- Rıfkı Enişte ne yapmış biliyor musun?
SIDIKA- Boyu devrilsin inşallah..Ne yapacak? Gitti o Pakize sümüklüsüyle evlendi ben gibi bir piliç varken.
LÜTFİYE- Kız durr durr...Hemen beddua etme adama. Şimdi vereceğim haberi duyunca sevinçten göbek atacaksın.
SIDIKA- Çatlatma kız adamı. Ne yaptı o Rıfkı olacak geri zekalı?
LÜTFİYE- Pakize Abla’dan boşanmış kızzzz.
SIDIKA- Alllaaahhhh..Deme kız...Rıfkı boşta şimdi ha? Dile benden ne dilersen.
LÜTFİYE- Hele bir mercimeği fırına verin de istek kolay.
SIDIKA- Tamam kız tamam..Haydi şimdi beni oyalama da bu haberi bizim Necla’ ya ileteyim.
III. SAHNE
SIDIKANIN EVİ
Orası da klasik bir ev işte.
Telefon Sıdıka’da
SIDIKA- Aloooo..Necla...Haberi Duydun mu?
NECLA- Ne haberi kız?
SIDIKA- Rıfkı var ya Rıfkı?
NECLA-Şu senin ilk aşkın olan? Bizim Pakize’nin kocası?
SIDIKA- Evet o.
NECLA- Eeee..Ne olmuş Rıfkı’ya
SIDIKA- Ne kadar sevinçliyim anlatamam.
NECLA- Kız adamı çatlatma da anlat ne oldu?
SIDIKA- Ne olsun abla? Rıfkı Pakize’yi boşamış.
NECLA- Allah Allah..Nasıl olur? Daha dün konuştum Pakize’yle. Bana bir şey demedi. Hem bildiğim kadarıyla aralarında bir sorun da yoktu.
SIDIKA- Demek ki Pakize’nin daha haberi yok boşandığından.
NECLA- Nasıl yani? İnasanın haberi olmadan kocası onu boşayabilir mi?
SIDIKA-Ayol ondan kolay ne var...Rıfkı, bu Pakize salağına ’ Şurayı imzala ’ Diye bir kağıt imzalatmıştır. Daha sonra da o kağıdın üzerine bir dilekçe ’ Kocam Rıfkı ile anlaşmalı olarak boşanmayı kabul ediyorum’ Diye..Rıfkı da onu mahkemeye götürüp kendi dilekçesi ile birlikte boşanma davası açmıştır. Biliyorsun boşanma anlaşmalı olunca beş dakikada boşuyor mahkeme.
NECLA- Ay kızz..Şeytanın bile aklına gelmez...Ne kadar çakal bi herifmiş bu Rıfkı.
SIDIKA- Çakal deme benim aslan Rıfkı’ma..Bak benim niçin ne fedakarlıklara katlanıyor adam.
NECLA- Edepsiz seni...Haa haaaa haaaaa....
SIDIKA- Çok edepsizim değil mi? Haa haaa haaaa.
IV. SAHNE
NECLA’NIN EVİ.
Söylemeye gerek yok. O da alelade bir ev.
Bu sefer telefon Necla’nın elinde.
NECLA-Aloooo..Pakizeeee...Hayatım, canım, şekerimmm nasılsın. İyisindir inşallah.
PAKİZE- Çok şükür papatyam ne olsun. Çok çok iyiyim. Sen nasılsın?
NECLA-Kız beni boş ver. Asıl önemli olan senin iyi olman. Gerçekten iyisin değil mi?
PAKİZE- Ayol ne oluyor böyle. Çok çok iyiyim dedim ya?
NECLA- Oh oh iyiiii..Sevindim. Eeee..Dulluk nasıl gidiyor?
PAKİZE-Ne dulluğu ya? O da nereden çıktı?
NECLA- Ayyyyy...Sıdıka doğru söylüyormuş demek ki?
PAKİZE- Sıdıka mı ? O şıllıkla ne alaka?
NECLA- Kız sen gerçekten de çok safmışsın biliyor musun?
PAKİZE- Saf mı?
NECLA- Pardon temiz kalpli diyecektim..Etrafında dönen dolaplardan haberin yok.
PAKİZE- Kız korkutma adamı. Etrafımda ne dolaplar dönüyor?
NECLA- Rıfkı bu yakınlarda sana herhangi bir şey imzalattı mı?
PAKİZE- Eveeet...Emlak alım satım işlerinde bazen bana imzalatır bir şeyler. Hep yaptığı şey.
NECLA- Hiç bakmaz mısın neyi imzaladığına?
PAKİZE- Niye bakayım ki? Her zaman yaptığımız şey.
NECLA- Bu son imzaladığına baksaydın be gülüm. Adam sana ne imzalatmış biliyor musun?
PAKİZE- Ne imzalatmış?
NECLA- Boşanma dilekçesi.
PAKİZE-Boşanma dilekçesi mi?
NECLA-Evet yaaa boşanma dilekçesi.Adam boşamış seni. Sen hâla uyu.
PAKİZE-Ama nasıl olur?
NECLA- Hem de kimle evlenmek için boşamış seni biliyor musun?
PAKİZE- Sıdıka deme..Yüreğime indirme sabah sabah.
NECLA- Maalesef şekerim...Bana da zaten Sıdıka söyledi. Kız sen gerçekten çok safsın. Bunu bilmeyen bir sen kalmışsın anlaşılan. Seninki işleri yoluna koyduktan sonra seni burnunu sildiği bir kağıt mendil gibi kapı önüne koyacak, bunu Bursa’da sağır sultan biliyor, senin haberin yok.
Pakize’nin elindeki telefon yere düşer, ardından Pakize de yere düşer. Karşı taraftan bir cevap gelmediğini gören Necla ’ Salak şey...Ey Allah’ım...Rıfkı gibi para babası yakışıklı kocaları bu Pakize gibi salaklara niçin nasip edersin anlamam ki’ Diyerek telefonu kapatır.
V. SAHNE
ANTİSOSYAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU HASTASI RUHİ BEY’İN EVİ
Bu kısmı kafanızda tahayyül edin artık. Bir antisosyalin evi nasıl olursa işte öyle bir ev.
Telefon çalar ve Antisosyal kişikik bozukluğu hastası, yani diğer bir deyişle Psikopat Ruhi Bey telefonu eline alır. ( Biz ona kısaca PİRUHİ BEY Diyeceğiz.)
PİRUHİ BEY- Alooo..Buyurun. Bendeniz Ruhi Topuğaişler...( Topuğa işler efendim...Topuğa işer değil..Yanlış okuyup da adamın kafasını attırmayın )
PAKİZE- Babaaaa...Hüngürrr..Hüngüüürrrrr.
PİRUHİ BEY- Ne ağlıyon kız? Ne oldu sabah sabah?
PAKİZE- Çok kötüyüm baba yaa Hüngür hüngür hüngürrr.
PİRUHİ BEY- Ulan doğru dürüst ağlasana. Ne o öyle hüngür hüngürrr hüngürrr?
PAKİZE-Çok kötüüüü. Çoook kötüüüü. Hüüüüüü...Hüüüüüü.
PİRUHİ BEY- Sen yine önceki gibi ağla. Bu daha berbat oldu.
PAKİZE- Babaaaa..Çok fenayım yaaaa...Hıçkırık, hıçkırık, hıçkırıkkkk.
PİRUHİ BEY- Hay babanın avradını...Ne oldu? Anlatsana.
PAKİZE- Daha ne olsun? Rıfkı beni boşamış. Üüüüüüüüüüü
PİRUHİ BEY- O seni boşarken sen ne halt ediyormuşsun ? Bildiğim kadarıyla artık erkek kadına ’ Boşsun, boşsun, boşsun ’ Diyerek boşayamıyor onu.
PAKİZE-Baba yaaaa...Kandırmış beni. Bana ’ Emlak alım satımı ile ilgili’ Diyerek bir kağıda imza attırdı. Meğer boşanma dilekçesiymiş.
PİRUHİ BEY- Ah benim öküz kızım ah... İyi de durduk yerde seni niçin boşamış ki?
PAKİZE- O daha da kötü ya. Sıdıkayla evlenmek için bana katakulli yapmış.
PİRUHİ BEY- Neeee??? Seni boşaması neyse de yıllardır tavlamaya çalıştığım Sıdıkayı elimden almaya kalkması...İşte buna dayanamam...Ben de o Rıfkı’nın anasını, danasını, evinin badanasını...biiip...biiippp...biiippp....Sorarım ona ben.
Pakize ’ Baba sakın elini Rıfkı’ya boyama ’ Diyemeden Piruhi Bey II. Dünya savaşı yıllarında Alman SS subaylarının kullandığı Lüger marka tabancasını dolaptan aldı ve odadan çıktı.
VI. SAHNE
RIFKI’NIN EMLAK OFİSİ
Bir masa, Bir kasa ve bir telefon..Daha ne olsun ki?
Piruhi Bey ofisten içeri girdi. Gülerek ayağa kalkan ve ceketinin düğmelerini ilikleyip elini öpmek üzere hamle yapan damadı Rıfkının tam alnına bir kurşun yapıştırdı. Şarjörde kalan altı kurşunu da yine Rıfkının muhtelif yerlerine sıktı ve çıktı.
VII. SAHNE
BÜYÜK MÜ BÜYÜK BİR TV NİN YAYIN KOORDİNASYON ODASI YA DA NE BİLEYİM İŞTE ÖYLE BİR ŞEYSİ...BİR TV BİNASINDAN İÇERİ ADIM ATMIŞLIĞIMIZ MI VAR?
Saçı başı darmadağınık, hani şu Einstein’in resimleri var ya..Aynen öyle bir tip olan Genel Yayın Müdürü höykürüyor...
GENEL YAYIN MÜDÜRÜ- Arkadaşlar...Yayını durdururuyoruz. Şu anda aldığımız bir son dakika haberini veriyoruz.
SPİKER ŞULE FISTIK- Aaaaa..Olmaz ki ama. Tam yayının ortasında kesilmez ki.
GENEL YAYIN MÜDÜRÜ-Sana soracaktık..Şıllık ( İçinden der tabii ki...Sıkı mı Patronun aşna fişnesine açıktan açığa şıllık demek )
GENEL YAYIN MÜDÜRÜ- Arkadaşlar ya reklamlara girin ya da maşrapa, sürahi bir şeylerin resmini koyun.
SPİKER ŞULE FISTIK- Ay vallahi çok hoşsun müdürüm. O maşrapalar, sürahiler fi tarihinden kaldı.
Baskıcılara seslenir ( Onlara baskıcı dendiğinden de emin değilim ya neyse )
-Arkadaşlar..Karetta Karetta Kaplumbağalarının denize doğru koşması ile ilgili bir belgesel vardı ya onu koyun. Bakmayın bu bunağa.
Garibim müdür ’ Bunak banandır’ Bile diyemeden tekrarladı bu emri.
GENEL YAYIN MÜDÜRÜ- Evet arkadaşlar...Kerata kaplumbağaları yayınlıyoruz.
VIII. SAHNE
SAMİ’NİN EVİ
Hani en başta bahsetmiştik ya. O ev işte.
Sami nihayet yataktan kalkar..Saat 11.00 olmuştur. Doğruca televizyon kumandasına uzanır eli. Televizyonu açar. O anda ekranda ’ Son dakika haberi ’ Diye bir yazı belirir. Dikkatle gözlerini habere diker Sami.
SPİKER ŞULE FISTIK- Değerli Seyirciler..Şimdi aldığımız bir habere göre uzun süredir Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde Psikolojik tedavi görmekte olan Ruhi Topuğaişler adındaki yetmiş yaşında bir vatandaş, kızı Pakize’yi çeşitli daleverelerle kandırıp onu habersizce boşadığı için damadı Rıfkı Masum’u çalıştığı emlak ofisinde altı kurşun sıkarak öldürmüştür.
ERANDAKİ SPİKERLER.
1. SPİKER- Sayın Katil Beyefendi. Damadınızı niçin öldürdünüz?
2.SPİKER-Acı var mıydı acı?
3.SPİKER-Pişman mısınız?
4.SPİKER- Damadınız kaç numara ayakkabı giyerdi?
1. SPİKER- Arkadaş..Sen acemisin galiba..Ne biçim soru o?
4.SPİKER- Yahu bana soracak soru mu bıraktınız? Naapalım yani..Adama soru sormayalım mı?
SAMİ- Yahu ne manyak insanlar var dünyada..Kızını boşadı diye adam öldürülür mü hiç? Yok arkadaş yaaa..Memleketin çivisi çıktı iyice.
Yataktan tamanen kalkarak televizyonu kapatır..Mutfağa doğru giderken aklına bir şey gelir ve durur.
SAMİ- Rıfkıııı?....Rıfkı?... Yahu bu ismi duyduydum ben ama ne zaman ? Hay Allah’ım..Rıfkı da kim yaaaa?
-------------------------------------------------------------------------------------------------------
MANİFESTO DİYORLAR SANIRIM..İŞTE ONDAN...
1- Konuştuğunuz kişinin, konuşmak istediğiniz kişi olduğundan emin olmadan konuşmayın telefonda.
2- Günün ’ Sabahın körü ’ Ya da ’ Gecenin körü ’ Denilen kör saatlerinde -Allah Rızası için- Hiç kimseyi aramayın.
3-Aslında tüm dünyayı çok büyük felaketlerden kurtarmak için kadın milletinin elindeki cep telefonları alınmalıdır. Kadın milletine cep telefonu satışları yasaklanmalıdır. Hatta bu tür satışlar yapanlar için ( Sadece bunlar için ) İdam cezaları tekrar geri getirilebilir ama görünen o ki dünyadaki hiç bir güç bunu yapacak kudrete sahip değildir. Yine de çok acil olarak bir şeyler yapılmalıdır.
4- Rıfkı kim yaaaa?
------------------------------------------------------------------------------------------------------------
NOT: ’İsyan’ Başlıklı yazı dizisine devam edeceğim. Ancak ’ Şalcı Bacı’dan İlker Başbuğ’a İçimize sinmeyen İdamlar ’ Başlıklı yazı dizisine ara veriyorum. Hiç yayınlamayabilirim de.Sevenlerime ve okuyucu can arkadaşlarıma duyurulur.
YORUMLAR
hocam çok güzel bir piyesti umarım devamıda vardır ancak şunuda belirtmeden geçemeyeceğim isyan adlı yazınız devam ederken beraberinde içimize sinmeyen idamlarıda yazıyordunuz ve artık yazmayacağınızı belirtmişsiniz en azından şu dersim olayında seyit rızanın idam edilmesinde hiçmi haklılık payı yoktu bunu biraz açarak bir bölüm daha yazsanız diyorum nacizane çok şey söyleniyor işin doğrusunu birde sizden okumak isterim saygılarımla selamlar
telim çalıyor..
--alooo
bir kadın...
Ahmeeeeettt..
--ben ahmet değilim hanımefendi mehmetim
tak tel kapanır..
biraz sonra yine tel çalar..
alooo..
kadın:
Ahmeeeettt
--yahu siz az önce arayan bayan değil misiniz yanlış arıyorsunuz..
ne cevap versin istersiniz?
----açma şu telefonu sende..
yahu çaldırma sende
hahhaaah
3. maddeyi anayasanın temel 3. maddesi olarak kayda geçiyorum.:)
yahu sokakta bir kadın görsem kulağında teli olmayan!
hele de şu genç takımı..
sürükleyici bir anlatımla hem tebessüm ettik hem de vatandaşımızın nadiren diyemiyeceğim.. sıklıkla rastlanan sakarlığına dikkat çektiniz..
selamlar saygılar
Sizi yanlışlıkla arayanın vay haline hocam ya 3.sayfada baş haber ya da son dakika gelişmesi içinde bulabiliyor kendisini(Neyseki sadece hikayede ve bizde gülümseyerek okuyoruz bu tatlı acı yanlışlıklardan kurgulanan hikayeleri) Olur olmaz saatler akşam 22 den sonra çalan telefon(birz erkenmi oldu ama değil ya bu saatten sonra hayrına aranmaz) ve sabahın kör saatleri çalan telefondan tırsıyoruz doğal olarak(mümkünse elimizi sürmeyelim bu saatlerde telefona,kesinlikle !) ve 3.maddeye bir bayan olarak tepkimiz hemen feminiz kılıçlarımızı bilemek olur abim desede içimdeki feminist içimdeki diğer sesde düşünüyor ki(Nurhayat ablaya komşu olan her daim centilmenliğini koruyan bir abimiz olarak mutlaka latife yapmıştır Sami abi Hatice es geç bu 3.maddeyi) ve 4.madde kimbilir hangi rakam yaktı Rıfkıyı 3 5 7 artık her neyse...abi yine güzeldi günün stresini attırdı teşekkürler.
hocam sonuna kadar haklısınız. ben de yakın zamanda yaşadığımı bir diyaloğu aktarayım. sabahın yada gecenin körü değildi ama ikindinin körüydü, hani şu uykunun en güzel bastırdığı vakit. arkadaşı aradım aceleden yanlış basmışım;
şahıs: eloouuuv
ben :alo
şahıs: hee
ben: alo orhan amca senmisin?
şahıs: sinkaf ettirme orhan amcanı, p....nk
ben: ne biçim konuşuyon lan sen
bu diyalog bu şekilde 10 dakika daha sürüyo, adamın uykusu açıldığında konuyu tatlıya bağlayıp kapatıyoruz. :))
İlahi hocam Rıfkı kim bilmem ama SAMİ BİBER i anladım sanırım lakin bazen kadın milletine fazla yükleme yapıyormuşsunuz gibi geliyor ya öylede olsa pek bi beğendim bu hikayeyi yüreğinize zeval uğramasın vallahi nazar değecek size boncuk moncuk takın sol yakanıza şimdi siz bunuda merak edersiniz neden sağ yakam değilde sol yakam diye söyleyim sağ yakanızdan muhakkak bir hatun yapışacaktır bu hikayeyi okuduktan sonra neyse çok güldüm Rabbimde sizi güldürsün inş. kalın sağlıcakla.