- 376 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Çok görmüşün efkarı
BAZEN
Bazen öyle anlar oluyor ki, en çok sevdiğim insanların bir hatasını görünce onlardan soğuyor; onlarla konuşmak istemiyorum. Hatayı yapanın mı yoksa tahammül edemeyenin mi suçu var bilmiyorum. Keşke onlara katlanmayı başarabilseydim.
Bazen de birilerinin anlattıklarına –yalan olduğunu bildiğim halde- gülmek zorunda kalıyorum. Böyle insanlar genelde uzun uzun anlattıkları için bayat esprilerine gülmekten yanaklarım ağrıyor. Hiç tasvip etmediğim halde yapıyorum. Neden acaba ?
Bazen cahil insanları görüyorum. Onlara kızamıyorum. Acımakla yetiniyorum. Hiçbir şey bilmeselerdi belki öğrenebilirlerdi. Ancak onlara her şey yanlış öğretildi. İşimiz hayli zorlaştı. Onlara acımamak elde değil.
‘’Bazen’’ seni düşünüyorum. Alınman umurumda değil. Gerçekten de ‘’bazen’’ düşünüyorum seni ve senin karşında susmuş olmamı, haklılığına vermiş olmanı.
Bazen sadece düşünmeyi düşünüyorum. Hiç düşünemeseydim daha mı iyi olurdu ? Bu gerçekten bize verilen bir ceza mı acaba ?
Bazen huzurevlerinde, derdini, sıkıntılarını dökebileceği bir insan arayan yaşlıları düşünüyorum. Hayatın ‘’Tamam. Bu kadar yeter. Artık anlatmana bak.’’ Demesine rağmen anlatacaklarından ders çıkaracak olan birisini bulamayan yaşlıları.
Bazen can dostumu düşünüyorum. Korsan kitap almasına kızdığımda ‘’Sadece param olmadığında alıyorum. Yani çoğu zaman.’’ Diyerek bizi kahkahalara sevk eden, çoğu konuda haklılığına ve masumiyetine inandığım dostumu.
10 dakika sonra pişman olacağımı bile bile bir şeyi yapmanın sıkıntısını duyuyorum bazen.
Bazen her şeyimi yitirdiğimde, bir tek onun varlığından kıvanç duyacağımı düşündüğüm mücadelemi düşünüyorum.
Bazen, … düşünemiyorum.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.