Aynı Yolda Olduklarıma Sesleniyorum
Bir gün kral,sessiz sedasız olan köy ahalisini ziyaret etmek için bırakır kendini caddeler arasına...İki kişi görür,küçük bir parça ekmeği,en samimi şekilde paylaşırlar.Bu yakınlık,krala çok tesir eder.Yanlarına gidip:’’-Birbirinize böyle canı gönülden davrandığınıza göre,kardeş olmalısınız!...’’der.
İki kişiden biri:
’’-Hayır,birbirimizi tanımıyoruz’’diye karşılık verir.
Kralın hayreti artmış bir şekilde:
’’-Böyle olmanızın sebebi nedir?’’ diye sorar.Verilen cevap harikadır:
’’-Biz aynı yolun yolcusuyuz...’’
*** Ne diller aynı ,ne renkler...Evet,aynı yola baş koyduk ve çoğumuz aynı duyguları paylaşıyoruz.Dostlarımızla birlikte farklı pencerelerden,bambaşka gözlüklerle aynı ufku seyrediyoruz.Ne demiş Mevlana;’’Aynı dili konuşanlar değil,aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir.’’
Dostluk ,kardeşlik,birbirine değer vermek ve en önemlisi,verilen değerin değerini bilmek...Sevgi,hiç bir zaman alışveriş değildir.!Birbirini sevmek,ne bir iyilikle artmalı,ne bir kötülükle azalmalıdır.Böyle dostlukları bir arada tutan şey,altın kural,’’kendin için istediğin bir şeyi kendinden önce kardeşin için istemektir’’.
Birlik ,sadece kara günde aynı bulutun altında olunca değil;yürek yüreğe bir ömür boyu,yani 7 gün 24 saat el ele olunca birliktir.’’Dostluk,kara günde belli olur’’derler ya,yoldaşının hep yanında olduğunu söylemek için kara günlerin gelmesini beklemeye ne gerek var?!Dostluk,zor gününde yanında olduğun gibi,en mutlu günündede yanında olmaktır.Bu hayat telaşı,bu koşuşturmaca arasında dostunun yüzündeki en küçük tebessümde seninde payın olsun.
Acıya sabradersin adı ,’’METANET’’ olur.İnsanlara sabredersin,ismi,’’HOŞGÖRÜ’’olur,isteklerine dileklerine zaman verirsin ,bu da !!DUA’’olur.Senin olmayanlara üzülmezsin,bunun adı ŞÜKÜR olur.Ve en önemlisi,seni dostlarınla aynı yol üzerinde tutan o sevgi bağına sabredersin,her şeyi birlikte göğüslersin ,işte bunun adı da’’ ALLAH rızası için’’ olur
Dostluk,,birbiri için dua etmek,maddi yaya manevi en çok sevdiğini,hep sevecek olduklarını paylaşmaktır.Yeri geldiğinde affetmektir.Belki de sen ne kadar kolay affedersen,dostluğun daha fazla pekişir.Hem hayat,kırgınlıkları tartacak kadar uzun değil!...Gül bahçelerinde sevdiklerinle yürümek varken kurumuş tarlalara ya da mayınlara koşmak...Hayat bu kadar değersiz değil ki!...Birlikte güzel günler yaşamak varken karanlıklara olan bu merak niye?!
Dün, artık geçmişin...Yaşadığın anın değerini bil!..Yarına umutla bak!Unutma ,bizim öğrenilmiş korkularımız yok!...Geleceğe endişeyle bakmaktan vazgeç.
Dostları ne aklınla sev,ne de kalbinle...Seveceksen eğer ,ruhunla sev.Olur ya ,akıl unutur,kalp durur.Ruhunla sev,çünkü ruh ne unutur ,ne de durur.Dostlarının dünya eşiğinden geç ve dostlarının gönlüne giden kısa patikaları kur.
’’Kardeşim’’ de,sevdiğin insanların gönül hanelerine misafir olduğunda...
Sevgi satırlarının bittiği yere,’’kırgınlıkları unutalım,affedelim’’demeyi ihmal etme.’’Gözlerin tebessümlere doysun’’,’’Her şey gönlünce olsun!...’’
Dostluk ,sadakattir.Bu yolun başında bütün duygular tazedir,çünkü daha onu tam olarak tanımazsın.Gerçek sadakat,dostunun hatalarını gördüğünde onu yanlız bırakıp gitmek değildir!..Seni incittiğinde,kırgınlıklara kırarak cevap vermek,güvenenlerin güvenine verilecek karşılık değildir.İnsanları,insanlara rağmen sevmek,onları görmek istediğin şekilde değil,oldukları ve göründükleri gibi kabullenmekle olur.
Ve bir şeylerin değerini kaybetmeden bil,çünkü kaybettiklerin çoğu kere ,yeri asla dolmayacak olanlardır.
Küçük bir hatırlama ve hatırlatma niyetiyle yazdım.Niyetim,güzel şeylere vesile olmak,kırgınlıkları unutmak ve unutturmaktı..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.