Online
Hemen hepimiz aşinayızdır bu sözcüğe ama sadece fonksiyonunu biliriz, daha derine inip işin özü nedir diye merak edip araştırmayız pek..
Daha yakın zamanın meselesidir online. Topu topu şuracıkta on on beş yıllık mazisi var yok. Tutmuşuz nedense online ile yapılan işi. Çoğumuzun bir işi olmuştur mutlaka online ile. O nedenle hemen hepimizin dilindedir, kullanırız sıklıkla bu sözcüğü. Çünkü çağımızda online olmaksızın bir iş yürümez, bir işlem yapılamaz kolay kolay.
Açık hat anlamında bir sözcüktür online. Kimi zaman online, kimi zaman on-line diye yazılıp çizildiğine şahit oluruz.
Bir tanımlama da ben yapayım burada online için ve ucu açık işlem diyeyim.
Açık hat veya ucu açık işlem.
Aslında online kullanılarak yapılan bir işlemdir.
Yazın çizin, toplayın çıkarın bir iki cümle ekleyin ve enter tuşuna dukunun, yani onay verin, kabul deyin yapılana,işte size ucu açık bir iş ve işlem.
Yaşamın her alanına girmiştir hiç şüphesiz online..
Daha şuracıkta otuz kırk yıl önce yani bizim çocukluk ve gençlik dönemimizde ilerde online diye bir sistem olacak buradan yazınca karşıdan hemen görülecek ya da bir iletiniz, bir mesajınız hemen diğer taraftan alınacak denilse kaçımız inanırdık buna.
Yani yazıp çizecekseniz, toplayıp çarpacaksınız elde edileni bir enter ile onaylayacaksınız.
Online’da işin özü enter ve sent’de.
Yani onay ve gönderde.
En çok kullanılan tuşlarıdır bilgisayarınızın.
Bu iki tuş tüm işlemleri sonuçlandıracak ve tüm meseleyi çözecek.. Ne hoş ne güzel değil mi?
Artık günlerce beklenmiyoruz farkediyorsanız.
Eskiden alış verişin şekli farklıydı günümüzden.
Bir dönem trampa ya da diğer adıyla takas.
Yani bir malı başka bir malla değiştirmenin adıydı trampa veya takas.
Un bulgur verirsiniz, yerine yağ şeker alırsınız.
Sonra para girdi devreye.
Az çok çözüldü mesele.
Önce altın akçeydi.
Sonra banknota dönüştü bu iş.
Yani alacaksınız mal ve hizmeti vereceksiniz parayı.
İşte tüm bunların yeni adresi online..
Tüm hizmetler bir tuşla sonuçlanacaktı.
Hizmet ve mal karşılığı sadece bir mesaj ulaşacaktı yerine.
Ödeyin mesajı.
İki kelimelik bir yazı.
Burdan yazıp enter tuşuna basacaksınız ve ödeme yapılıverecek hemencecik.
Hizmete bakın.
Ne büyük bir mesele değil mi?
Günlerce beklenirdi eskiden mal, hizmet ve paranın dönüşümü için.
Askersiniz, aileniz üç beş kuruş harçlık gönderecek, elinize geçmesi aylar sürerdi.
Esnafsınız müşterinize mal ulaştıracak, mala karşılık para alınacak kim bilir ne zaman elinize geçecekti.
Kamu hizmeti görülecek, bir emir verilecek, bilemezsiniz ne zaman ulaşacağını vatandaşa..
İşte hemen her işte her meselede online yetişir imdada.
Yaz iki satır, tıkla enter’e uygulanıversin hemen talimat.
Bu daha ne kadar geliştirilebilir, daha ne kadar ileri götürülebilir bir düşünmek gerekir.
Düşündüğünüzü, hissettiğinizi gördüğünüzü karşıya yansıtabilecek bir sistemdir esasında düşlenen.
Düşünün zihninizden geçirdiğiniz bir şeyi muatabınızın farkettiğini, hissettiğini..
Hayal değil, belki bu da gerçekleşir günün birinde.
Olsa olsa bir ileri merhalesi ışınlamadır online’nın.
Işınlanmaya öncülük edebilecek mi acaba online.
Burdan başlayarak yeni bir dönüşüm yapılabilecek mi?
İnsanlığa bir hizmet daha sunulabilecek mi?
Son meselemiz ışınlanma değil mi?
Işınlanarak zamanın ötesine geçmek..
Zaman mefhumunu ortadan kaldırmak.
Buradayken bir anda bir başka yerde olmak.
İnanılır gibi değil ama niçin olmasın.
Daha dün bu gün yaşanılanlara kaç kişi inanıyordu.
Kimler tahmin edebiliyordu bu gün olanları.
Işınlanarak mal ve hizmet transferi.
Işınlaranarak insan ve canlı varlık transferi.
Mümkün mü? Mümkün.
Gün gelecek insanlık bunu da aşacak mutlaka.
Biz küçükken çok sevimli bir yaşlı büyüğümüz vardı.Veli de denilebilirdi kendisine bir meczup da.
Elindeki toprak testiden bir bardak su ikram ederdi kiminle karşılaşsa.
Abu hayat derdi kana kana için, şifadır diye seslenirdi.
Hayat suyu yani.
İri yarı cüsseli esmer sakallı güzel insan.
O’nun için her yerde denilirdi.
Bugün burda yarın bir başka yerde.
Daha yakında Mekke’de görülmüş bakın şimdi burda denilirdi.
Zamanı aşan insandı anlaşılan.
Kendi değil ruhu aşıyordu mutlaka.
Abu hayattan içenler onu bir burda bir başka yerde görüyordu.
Abu hayat..hayat suyu yani..
Abu hayatınız eksik olmasın. İçin kana kana , şükredin yaradana..
Bugün burada diğer gün bir başka yerde olun.
Bir gün yerde, bir başka gün gökte olun.
Ne dersiniz olamaz mı?
Olur olur, bir gün gelir anlatılanların hepsi olur.
Yeter ki umutlu olalım..
Kemal GÜL
16.07.2013
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.