...Gönül Bahçem...
...Ve işte yine karanlık bir gecenin ufkunda gözlerimi açıyorum dünyaya ve yine olabildiğimce sakinleşebildiğim,sakinleştikçe derinleştiğim bir zamanın koydundayım bu gece.Sessiz,ürkek ve kısık kalp atışlarım takip ediyor gecenin karanlığında ruhumu.En büyük denizleri aşmış,en deli rüzgarlarla savrulmuş,en çılgın dalgaları,en şiddetli depremleri atlatmış bu gönül,aydınlıkta kendini kaptırıp bir akıntıdan diğerine,bir gönül bahçesinden bir diğerine geçebilirdi.Tabii ki ’hayır’!Benin olduğu heryerde,şehveti yenmen gerektiği zaman ’hayır’ diyebilmende saklı aslında bu sorunun cevabı.Ve aslında herşey tam sol yanında.Evet evet işte tam geceyi anlamlaştırabilecek,karanlıkları yenebilecek o kudretli güç burada.İlk aşkının utanç veren duygularını yaşadığın,kaçamak bakışlarla gözlerini birleştirdiğin,son aşkının gülümsemesi ve asıl gerçek acının olduğu yer burası...
İşte burası Gönül Bahçem..Gönül bahçeme hoşgeldin birtanem...