30 AĞUSTOS 1922 ZAFERİNİ KAZANILMASAYDIK SONUŞ NE OLURDU
Değerli okurlarım, Osmanlı İmparatorluğunun varlığını ortadan kaldıran birleşik savaşlar, Türk halkını esir durumuna düşürdüler.
Bu gelişmenin sonucunda, Anadolulun paylaşılmasıyla birlikte, Türk Milletini ortadan kaldırılması hesaplanmıştı. Bu planlama, tarihi sürecin içinde gerçekleştirilen işgallerle kendine çok büyük bir alan yaratmıştı. Anadolulun dört bir yanının işgal edilmesi, bu planlamanın gerçek yüzünü ortaya koymaktadır. Cihan İmparatorluğunu devinin sona erdirilmesindeki gayret ve çapada bunu göstermektedir.
Bu yok oluşun baş nedenlerinden en önemlisi, vatanseverlik ruhunun körelmesi ve gelişen teknolojiye karşı duruş gösterilmesi yetmediği gibi, dünyada gelişen teknik ve teknolojiye karşı çıkılmasıydı.
Halkın ürettiklerinin ve geliştirdiklerinin, çağdaş gelişimden sayılmaması bir yana, bu geliştirilmelerin çeşitli yöntemlerle cezalandırılarak, insanlar günahkâr sayılıyorlardı. Vatandaşlar, her türlü eğitimin gerçek değerlerden uzak ve anlamsız öğrenmeye mahkûm edilmişlerdi. İslami değerler içinde yer almayan ve mesnetsiz safsatalar içeren, içi boş düşüncelerle mevcut düzenin yürütülmesi sağlanmaya çalışılıyordu.
Bütün bu anlayışa karşın tarihin altın sayfalarını çevirdiğimizde görülen o dur ki, ülkesiyle ve milletiyle onun iradesiyle varlığının korunması yönünde görevini yapan şahsiyetler, unutulmaz anılarla ve şöhretleriyle anılmaktadırlar.
Tarihi öz geçmişimizde çok büyük değerlerin var olduğunu unutmamak üzere, Balkan savaşlarını müteakip, birinci cihan savaşındaki yenilmişliğimizi bir daha gözden geçirmemiz gereklidir. Üstümüze vazife sayılması gereken bir durumu gözden geçirerek, imparatorluğunun hangi gerekçelerle çöktüğünü hep birlikte düşünmek zorundayız. Yanlış bilgilerle bir birimizi kandırmamalıyız.
Bakın, şimdi bile bu geçmişin dersini iyi çalışmayan yöneticiler, savaşın merdivenlerinde zıplamak arzusunu taşımaktadırlar. İslami ıslama düşman eden emperyalistler, sonunda İslamları öldürerek, barışı sağladık ve huzuru temin ettik diye övüneceklerdir. Bu düşüncenin içinde de Türkiye Cumhuriyeti Devletini Yönetenlerinde onayını görmek, milletimize hüzün ve elem verici olmaktadır.
Öz geçmişi, uzun bir yolculuğu yürüyen bir halkın geleceği olarak, bilmemiz gereken çok önemli kazanımlardan birisi de, Osmanlı İmparatorluğunun külleri üzerine inşa edilen, Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Bu cumhuriyetin temelinin atılması da, 30 Ağustos 1922 zaferinin kazanılmasıyla gerçekleşmiştir. O tarihlerde, emperyalistlerin inatçı emellerine karşın, Türk Milletinin boyun eğmediği, her alanda hak ve hürriyetinin varlığına sahip çıktığını bilmeliyiz. Dilini, kültürünü ve inancını yitirmeden, halk olmanın dik dürüşü sonucunda, en büyük zafere ulaşmamızı sağlanmışlardır.
Bu zaferin Baş Kumandanı Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının vermiş oldukları mücadele sonunda, bu günlere gelmiş bulunmaktayız. O büyük kahramanları minnet ve şükranla anıyor, Gençliğimizin bu çetin yolun nasıl yüründüğünü ve istiklal ve cumhuriyetimize nasıl kavuştuğumuzu unutmamalarını istiyorum. Şayet 30 Ağustos 1922 Günü başarısız olsaydık, sonuç ne olurdu? Bilmiyorum.
Saygılarımla.
Mürsel Adıgüzel,