- 380 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BAYAN EZGİ'YE MEKTUPLAR
Bayan Ezgi
Sevmek, küçük bir çocuğun düşünce dizinin kanaması kadar çok acıtır insanın yüreğini. İnanın insan bazen hep çocuk kalmak istiyor. Çünkü çocuk olunca insan canı her acıdığında istediği zaman ağlayabiliyor. İnsan,büyüdükçe öyle acıları yaşıyor ki bir süre sonra taşıyamıyor yüreğinde.Ve göz yaşı olarak süzülüyor yanaklarından kimilerinin;kimileri onu da yapamıyor. Bazen gözyaşları bile kapatamıyor insanın acılarını; belki de bu yüzden insan büyüdükçe acılarını gözyaşlarıyla ifade etmekte de zorlanıyor. Size karşı duyduğum acıları artık yüreğim taşıyamıyor; belki de ruhumun çaresizliğini bir dışa vurumu olsa gerek bir damla gözyaşı süzüldü yanaklarımdan. Yine de mutluyum sizin adınıza, süzülen bu gözyaşları bile sizin yanağınızdan değil benim yanaklarımdan süzülmüştü. Sevmek, belki de böyle bir şeydi bayan. Sevdiğin için kendinden, ruhundan, düşüncelerinden kısacası her şeyinden ödün vermekti. Ne gariptir değil mi? Seven insan kendisini seven insanı bulamaz; sevilen insanda kendisini seven insanı hiçbir zaman sevemez. Bu tıpkı bir ağaç yaprak ilişkisi gibidir. Ağaç kendinden emindir ve dimdiktir. Oysa yaprak her an düşmek korkusuyla yaşar ondan ayrıldığı anda öleceği bilincindedir. Ama ağaç emindir kendinden. Bilir çünkü yeni yaprakların açacağını umursamaz dalından düşen yaprağı. Ben bir yaprak sizse bir ağaçsınız bayan. Ve işte düşüyorum...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.