- 2454 Okunma
- 9 Yorum
- 7 Beğeni
Artık Çok Geç
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Artık Çok Geç
Seni beklediğim gecelerin birinde,ışığı arayan pervanelerden biriyim.Yorgun,bitkin bir uçurum kenarında,küskün içsel seslenişlerimle,kızgınım sana.Kafamda birikmiş cevapsız sorular,içinden çıkılmaz kocaman bir dolaşık yumaktır ve yanıt arayan sorular,merdiveni darağacına dayamıştır...
Bütün zamanların açmazlarında,kördüğümlerinde cellatımdın.Acılarla,yalnızlıklarla,haysiyetsiz vefasızlıklarla;canımı hergün,dirhem dirhem alanımdın...Sorularıma,yanıtlar arayıp durduğum ve her bulduğum yeni yanıta,yeni sorular sorduğum ve yeniden ,yanıtların peşine düşüp durduğum bir paradokstu.Yalnızlığımdaki acımasız katran gece ve çözüm bekleyen çoğalmış dertlerin,çelişki ve çatışmasıyla kaosa dönüşmesi;hep kaçınılmaz kabusumdu.Bu sıyrık ve hüznün dağıldığı gecede,kaçınılmaz sonuma yaklaştığıma tanık,meleklerdir.
Kendimle barışık olmaktan vazgeçeli,hüznü kardeş edineli çok oldu.Ben,hep kanarken damarlarımdan,sen kederlerinin gizemini,kördüğümünü çözmeye uğraşan yenilmiş bir savaşçıydın.Kendi gerçeğine,yıldızlar kadar uzaktın.Savaşçısı olmuştun başka sırların.Söylemedin bir kez ’ derdimiz şu diye ’Ruhum bedenim olduğundan,,sana sonsuza kadar evet dediğim,o sayılmaz kadim tarihten beri,hep sevgiydi huzurdu bekleyip,durduğum,esiri olduğum.Kederler yordu beni,bizi oluşturan parçam olan seni de.Zaman,kavramını yitirdi.İyilik sunduğumuz,dost bellediğimizin pazarında,terazinin kefesi karşılıksız ve bomboş kaldı...
Kalbindeki,senin bildiğin sevgi ve dostluğun evrensel dansı,zihnini ayarttı.Verdiklerini alamadın,taltiflerle geçti ömrün.Düzenin oyuncularıydı,en yakın dostum,dediklerin.Sahnede,hep ardında duran aldatılmış kalabalıklar;samimiyetsiz,onursuz,sırnaşık ve cahil.Hep yakınına yerleşti,kirlilikler,çamurlar ve karanlıklar.O bir daha,yaşamak istemediğimiz,bazılarının bulandırdığı çamur atılmış,kara çalınmış,parçalanmış,ayaklar altına alınmış hayatımız,geçmişe ait sırlarımız,örselenmiş yorgun,kirli sefaletimiz,güzel günlerimiz,kabusa dönüşen yıllarımız ve her haksızlığa karşı çıkışlarımdaki,sert tepkilerinle boğulan iradem ve Tanrı’nın,beni unutup yanımda olmadığı, zaman dilimleri.Dört duvar içinde,yüz karası utancın önüne geçilmez,bastırılmış isyanım,irdelenmiş hayatım.
Gözü dönmüş zamanlarda,sana ihanet eden aklın olacak.Dünya’yı dolaşsan da bulamayacaksın,bizi oluşturan beni.Taklitlerle geçecek ömrün.Avuntun,çevrendeki dalkavukların yapmacık dostlukları olacak ve sen her gün gördüğün rüyaların,yansımalarından sağıp çoğaltacaksın beni ve yaşamın o bitimsiz ritmi içerisinde,sonsuzlukta,bana odaklanıp,yörüngemde döneneceksin...
Peri feride ÖZBİLGE
05/06/2010 Cumartesi Ankara/Türkiye
Mayıs,hiç böyle ayaza vurmamıştı yüzünü...
YORUMLAR
Peri, okuduğu en güzel nesir cümlelerinden biriydi.Kalemin roman yazmaya daha elverişli bence.Hemen bir romana başlamalısın.
Sevgi ve saygılarımla...
Hüzünlü peri
Yüreğine
Emeğine
Sağlık
Selam saygı sevgi sabır ve dua ile
ALLAH C.C. EMANET OL
Hüzünlü peri
Hüzünlü peri
yaşamak için serpilmek için bir yudum sevgiye ihtiyaç duyan ama yalnızlığın öldürdüğü,ben son cemreyim;gözlerimde hüzün dudaklarımda tebessüm,galiba böyle öleceğim.
Ben çok teşekkür ederim hüzünler dağıldı sandım ama yangınım yeni başlayacakmış,ben nerden bilebilirdim...sağlıcakla kalın en derin saygılar..... peri
Hüzünlü peri
Kadınlar daha bir yoğun yaşıyor ayrılığı, içlerindeki adamı öldürene dek de onlara okkalı lanetler okuyorlar
epey bir zaman.Neden sonra o ilişkiyi kotaran, güzelleştiren tarafın kendileri olduğunu ayırt ediyor ve hayata
yeniden sımsıkı bağlanıyorlar. Eee... tabii bu saatten sonra vatandaş dönüp geldiğinde de onlara karşı hiçbir
şey hissetmiyorlar ki, eskilerin "tegafül" dedikleri durumdur ve adamların bittiği andır bu.
Sayın Feride Hanımefendi'nin şiirsel bir mektubu andıran iç dökümleri oldukça etkileyiciydi.
Hem ben bu mektubun gerçekliğine inanıyorum.Bu ayrılık başından geçmese, böylesine gerçekçi yazamazdı
bana kalırsa,kendimden biliyorum:))Bu tip mektuplar kurgulanamaz, sevgili terk eder adamın bir tarafı göçer ve
o göçkünün tamiri için hiç göndermeseniz bile bu türden, öfke boşaltan mektuplar yazarsınız.
Güzeldi.
Kutluyorum.
Tek handikap:
"Feride Hanımefendi,
bu renk seçimleri bayağı can sıkıcı, bendeniz yüzlerce kombinezondan sonra açık gri üzerine siyah yazıda
karar kıldım.İnanın yazınız çok zor okudum,renk seçiminiz felaket."
Saygılar efendim.
Hüzünlü peri
Yaratan kederlerden uzak bir yaşam kılsın size,saygılar üstad...... peri
Hüzünlü peri
kendimle barışık olmaktan vazgeçeli hüznü kardeş edineli çok oldu bir söz ben ancak bu kadar anlatabilir.
Hüzünlü peri
Yaşamın sürecinde yaşanılan tüm kederlerin,gamların,yelpazesinde ki yaşanılanları kör düğümünü açarken,damarların her hücresinde unutulmayanlar damla damla akar gider...Solgun çehre de görülenlere bakıldıkça bir kurşun gibi çarpar acılı yüreğe...
Mavi gözlerinde ki parlayan umutları gören temiz yürekli,her zaman gönlünde yaşanılanlarla bir olmak ister tüm benliğiyle,Yanılgılar hayatın bir parçası olup,geriye baktıkça yaşamın anlamı ne kadar önemli olduğunu fark eder...Ama kalan kırıntılarına baktık o pervanenin dönüşünde neler neler fışkır mı yor ki?Dil suskun,kalem kederli,yürek yaslı işte
Güven kalmamış ki o yürekte,ona bakan yüreğe güvenmesine...
İşte o hatalar gözün önüne geldikçe ,yanılgılar insanı sürekler bilinmezliğe...
Herkesi aynı pencerede gören o yüreğin güveni sarsılmıştı bir kez...
Süreç neyi göstereceğini ona göre anlam vererek doğruları görme olgusuna bakılmalıdır.
Anlamlı bir yazıyı içtenlikle defalarca okudum,gam ve kederlerine ortak oldum...
Sevgilerimle...