- 584 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ANLAYIŞ
solgun akşamlarına bıraktım yeryüzünün
eski zaman rüzgarları gibi sevda dediğimizi.
özlem, akışı soğuk pınarların çağıldaması gibi kanayan bir yürekti.
ölüm sadece nefessizlikse ,sevememekti hastalığın.
dağlar vardı bildiğim acıların mabedi,bir de anadoludan kalma bir yürek
süpürülmüş yaprakların sararmış tozuydu anılarda zaman
varla yoku hatırlatan anlamsız gülümseyişler dudak kenarlarımdaki.
olmasını isteyişlerimizin imkansızlığıydı felek
zanlısıydı tüm yaşanmamışlıkların.o zalımdi,o zalim felekti.
umut firariyken güzeldi.özlem mi kavuşmak mı daha güzeldi anlamadım yaşarken.
çünkü yaşadıktan sonraydı hep bilişlerim.hep arayıştı yaşam bulamadığına özlemdi hayat.
sonbahardaydı ağacımız,baharına sarılamayışımızdaydı kusurumuz.kendi çölünde kaybolmaktı saklambaç,ve körebe oyunlarının hep ebesiydik.
farklılığında olamayışlarımızdaysa günah keçilerimiz sadık birer dostumuzdular.
yaşam kusursuz olanı istemelerimizin yorgunluğuydu.
sabahlarımız bitmeye başlamaktı bu yüzden.güneşimiz başımızı kaldırabilseydik
kamaştırmaya hazırdı gözbebeklerimizi.peki ama nasıldı bu yaşamak,
sadece mutlu olabilmek aldatmacasının sancısıydı kalbimizdeki.
öyle çok istedik ki bile bile anlarda olduğunu,biz hep umut deyip yarına dedik dedik ve kandırdık kendimizi.
insan en kolay aslında kendini kandırıyor öyle değil mi.kendi kendinin celladı oluveriyor böylelikle.
öyle usta bir cellat ki faili meçhul.NOT ZAMANSIZLIKTAN İMLA KURALLARINA UYAMADIM:)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.