- 1344 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Bayram Müjdesi!
Eskiden bazı ülke yönetimlerince yaşlıların sabun yapıldığına inanılırdı...
Efendim günümüzde benzeri bir yaklaşımla güç ve verimden düşen bu insanlar farklı gözle görülmekte sanırım. Oysa “yaşlandıkça çocuklaşır” der toplumumuz yaşlılar için. Bu demektir ki, onlar çocuklar kadar ilgi sevgi ve şefkat beklerler, aileden tüm topluma dek.
Bu kimilerince atıl durumda görülen büyüklerimiz aileye üç kuruşluk katkı sağladıkça kendilerini hala işe yarar hissederler. Onlar için şu yaşlılık maaşı var ya çok önemlidir bu açıdan. Sanki o olmazsa yüzlerine bakılmayacak inancı, evden atılacaklar inancı taşırlar bu çocuk ruhlu yaşlılarımız; analarımız, babalarımız, nine ve dedelerimiz.
Anam 96 yaşında. En küçüğümüzle İstanbul’da oturmasına karşın, tüm kardeşler yanımızda başımızda görmek isteriz onu. Geçenlerde telefon açtım odaya girer girmez telefonda benim olduğumu öğrenince –Gazeteciyim ya, sanki gücüm yeter ve anında çözerim ya- hemen aldı telefonu konuşurken kardeşimden ve ilk söz;
“Heymet (Hikmet), oğul mayışımı kestiler” oldu. Ağlamamak için zor tuttum kendimi.
O ses tonunu, o çaresizliği duymanızı isterdim. O artık “eve katkı sağlayamayacağım” -sanki ondan bu bekleniyormuş gibi- serzenişini benim duygusallığımla yaşayabilseydiniz keşke. Yani o cebinden çıkardığı üç kuruşu bir nedenle aile için kullanınca kendini nasıl hisseder, nasıl sağlama alır bilir misiniz? Kimselerin ondan bunu beklemediği kesin ama onun buna inanmışlığıdır asıl sorun. Öncelikle bu duyguyu
Sayın Başbakan’a
duyurmak istiyorum. Duysun ve gereğini yapsın istiyorum. Analar ve cennet hala aynı konumda… Ve topu topu kaç tanedir bu konumda olanlar ve yükü nedir bunca harcama içinde ulusal bütçeye. Varsayın asırlık vergi aidatından emekli oldular. En azından belli yaş üstü sınırı çizilerek sınır üstü olanlara hiçbir koşul aramadan, devletimiz bir ücret bağlayamaz mı? Verileni elinden almanın, geri döndürme çareleri üretilemez mi? Hani çocuktular? Çocuğun elinden alınır mı bir şeyi?
Yani bu yaşlı bu emekli ile nedir bunca uğraş, oyları öbür seçime yetişmez rahatlığı mı?
Ona bakarsak ömrün kimseyle yapılmış bir senedi yok. Ve yaş sınırı da…
Yaşlı yanında unutulmaması gereken nice diplomalı boşluk vurgunu yemiş gençlerimiz. Biride benim kızım; bir biz biliriz neler yaşadıklarımızı…
Yani iki aday benden; anam ve kızım, gözleri yolda kulakları seste olan. Dedmek bu sorun bende olmazsa böyle bir sorunun varlığından belki haberim olmayacak. Duyurmak bizim çözmek büyüklerin işi...
Bayram öncesi müjdeler duymak istiyoruz aynı beklenti içinde olan *binlercesiyle* bir iftar sofrasında Sayın Başbakan’dan
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.