SAHTE MEKTUP ( RİVAYETE GÖRE ÖĞRETMENİN YAZDIĞI)

• 30 Temmuz 2013 Salı 12:54:46

İlk görev yılım.
Kars’ın Selim ilçesi. Yaylacık Köyü. (Mırhıeyl)
Şubat ayı; köye gidişim sekiz günümü almıştı. Araç in’den sonra 8 km yol alarak karlı yollardan Maraş’lıların deyimi ile vardım köyüme. Yanımda bir iki köylü ev sahibim o yılların okul Müdürü. (herkesi saygıyla anıyorum.)
Tezek sıcağı ile ısınıp akşam yemeğimizi yedikten sonra tanışma faslı; ardından anılar.
Mektup ise benim gibi köye ilk öğretmenlerden biri yazmış güya. Zamanın behrinde öğretmen; İlçede ki devir teslimden sonra düşmüş yollara gelmiş köye, bakmış okul perişan, cam çerçeve aşağıda. Selam sabahtan sonra gerisin geri Selim’e gelmiş.

Bir güzel yiyip içtikten sonra almış çizgisiz kağıt,kalem bir de sarı zarf. Döşenmiş kaymakamın ağzından muhtara bir mektup.

Mektubun içeriği tahmini; Muhtarım, köyüne yeni öğretmen gönderiyorum bir haftaya kalmaz gelir, okulun baştan aşağı badana yapılması eksiklerin giderilmesi ,kırık, dökük ne varsa kapı ,pencerenin behemehal yapılması öğrencilerinde tas tamam okulda bulunması haaaa birde koç hazırlanması çünkü bende geleceğim okula ..der mektubu sonlandırır.

Sarı zarf bir şekilde muhtarın eline geçer. Köyde hummalı bir çalışma. Muhtarın bağırıp, çağırması ile okul bir güzel düzene sokulur. Tekmil eğitim-öğretime hazırdır artık okul. Kuzuda.

Öğretmen de gelir .

Eğitim-öğretim devam ediyor da muhtarın gözü yollarda.Ne gelen var? ne giden.
İnmiş tabii ilçe ’ye.

Varmış makama. Kaymakamım durum böyle böyle bir haftadır sizi bekliyoruz. Kuzu da hazırlamıştık köycek.

Okulu o biçim yaptık ,yeni öğretmenimiz de sağolsun iştahlı iştahlı çalışıyor.

Anadolu kaymakamı ya....Anlamış bir numara olduğunu...Tamam muhtarım çok önemli işlerimden dolayı gelemedim. Ama haftaya pazartesi okuldayım.


Çay çorbadan sonra,öğretmene de selam söyle ,oda hazırlansın şenliğe demiş ,muhtarı yollamış.

Muhtar köyü alarme verdi tabii bu sefer kesin gelecek kaymakam diye de; bizim yeni yetme öğretmeni ateş almış bu kez de.

Kaymakam geliyoooooor.

Tören mören ;yeniliyor içiliyor. Köylü-öğrenciler güzel bir gün yaşıyorlar. Öğretmen de tabii işin sonu nereye varacak diye meraktan ölüyormuş.

Veda zamanı gelince kaymakam öğretmenin kulağına eğilmiş ay başında maaş almaya gelince yanıma uğra demiş.

Öğretmen hariç herkes mutlu bir şekilde evlerine dağılmış.

Sıkıntılı günlerden sonra maaş almaya gitmiş öğretmen. Doğru kaymakamın odasına. Kaymakam öğretmenini karışılıyor. Bir daha olmasın ama; iyi iş çıkartın aferin sana.

Bir maaş ödülde benden demiş.

Mektup işi doğru -yalan mı bilemem ama tüm öğretmenlerimizin işinin kolay olmadığı kesin. Ama her zorluğun altından kalkmasını bilen fedakar öğretmenlerimiz azimle çalışmanın işin içine biraz yalan girse de (mektup gibi )devam ediyorlar, edecekler.

Çünkü gelecek öğretmenlerimizin ellerinde şekillenecektir.

Bu hikayenin anlatıldığı yıl.1985 tir. Kaç yıl geçti aradan saymak istemiyorum. Tüm Kars’a ,Selim’e Yaylacık halkına selam-sabahlar olsun.

Olayda adı geçen kişilere de tabii ki doğruysa onlara da selamlar.