- 467 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ŞEREF ÖZTÜRK(USTA)ile SONE-SONE'M SOHBETİMİZ
ŞEREF ÖZTÜRK(USTA)ile SONE-SONE’M SOHBETİMİZ
Şeref Öztürk :
İddiasız bir şiirle sohbetinize katılmak istedim .bu bir farklı tarz diye tartışılmasını da istedim.
Kefken’e Sone
Dalga inat direndi kazımaya adını
Kaya karşı duruşta; izlemekte kadını
Tuzlu bir suydu zaman, damarda seyyah bazen
İzlediği yol uzun, binlerce yıldır gezen.
Okyanuslar aşar da bir bakışla batardı
Bilinen sır değil ki içinde ne yatardı.
Yaşam kendi çarkında kırarken dişlisini
Hangi kabuk saklardı içinde işlisini.
Dünyada var olmayı sanmaksa hüner bir an
Kimler imaret kurup, kimi eylemiş viran.
Söz söylemek hünerdir bilmek de abdallıktır
Her şeyi çok unutan en müstesna balıktır.
Ne kaya isim verdi ne de Kefken sırrını
İnsanlar bekleyerek yitirdi aşk asrını.
3 Mayıs 2009- Kefken
Şeref Öztürk (Usta)
---------------------------------------
Şeref Öztürk
Kendimce bir anlayışla sone denemesi yapmaya kalkıştım sevgili İlyas Orak Sone’ de kurgulanması gereken diğer faktörleri de sıralayınca sone’ yi anlayabilmiş olduğumuzu bile düşünemedim . 7+7=14 hece 14 mısradan ibaret sandığımız yazılımın bile başkaca dünya kadar kuralı var . Neden bizde Oruç Arıoba’dan başkalarının denemeye kalkmadığını anlıyor insan .Önemli olan bence ne yapmaya çalıştığını öğrenmek için bir gayret sarfetmek .Tankalar, haikular gibi yabancı menşeli şiir dalları ile boğuşmak hoş da Ali Hasdemir arkadaşımızın maniler- koşmalar - beyitler üzerine yazdıklarını okuyunca sınırları aşmakta aceleci davrandığımızı düşünmeye başladım .Bu tür gurupların birbirimizi eğitmekte çok yararlı olduğunu düşünmekle birlikte dar bir alana sıkışıp kalmayı da çok benimsemiyorum geniş bir kitleyle bölüşülmeli diye düşünüyorum. Madem ki burada toplananların çoğunluğu edebiyatçı. En azından yazılı medyamızda yada yerel dergilerimizde olsun bu tartışmaların güzel yanlarını oraya taşımalıyız diye düşünüyorum . Bu anlamlı ve yararlı konuya emek koyan herkese şimdiden teşekkürler ediyorum . Sevgi saygı ve selamlarımla .
-------------------------------------
Mustafa Ceylan
ŞEREF USTAM, bu da GÜLCE EDEBİYAT AKIMI’nın önerdiği SONE’ M...
GÜLCE EDEBİYAT AKIMI
ŞİİR TÜRÜ: SONE’M
****************************
1-Batı edebiyatındaki ’Sone’ nin değişik bir versiyonudur. Kuple oluşumu Batı Edebiyatındaki ’sone’ ile aynıdır.
Batı Edebiyatında kafiye yapısına göre sone türleri vardır.
Fransız sone’si (abba-abba-ccd-eed) dizilişi ile;
İtalyan sone’si (abba-abba-ccd-ede) dizilişi ile,
İngiliz sonesi ise Fransız sonesinin kafiye dizilişini muhafaza ederek, ilk 10 mısrayı bir bent yapmakta, son iki mısrayı ayrı bir bent yapmaktadır.
Türk edebiyatına Servet-i Fünuncular döneminde giren Sone’yi bizim şairlerimiz çeşitli şekillerde kullanmışlardır.
Türk şiirine yeni nefes alanları sunmaya çalışan GÜLCE EDEBİYAT AKIMI, Fransız, İtalyan ve İngiliz Sone kafiye dizilişlerinin dışında yeni bir kafiye dizilişi ve adı önermiştir.
2-SONE’ M’ in şekli ve Kafiye şeması şöyledir.
---------------------------a
---------------------------b
---------------------------b
---------------------------a
---------------------------c
---------------------------d
---------------------------d
---------------------------c
---------------------------e
---------------------------f
---------------------------f
---------------------------e
---------------------------g
---------------------------g
3-Hece vezni ile yazılmakta ve hecenin 7 + 7=14 ölçü-kalıbı
kullanılmaktadır. (Öneren : Mustafa Ceylan)
Saygılarımızla...
GÜLCE EDEBİYAT AKIMI
--------------------------------------------------------------------
Bir örnek sunalım:
Nasıl Sevmem Ben Seni(GÜLCE-Sone’m)
En uzak iklimlerin en gizli menekşesi,
Ruh kökümde sen varsın, bakıyorsun öyle mor.
Kusursuz güzelliğin gökleri ağlatıyor,
Bırakmıyor yakamı, kaderimin pençesi.
Yağmur kokan saçların omuzundan çağlasın,
Heykelini yapayım oylum oylum mermerden..
Geçerken habersizce mevsim olup seherden
Kanayan sol yanını buselerim bağlasın...
Biliyorsun alnıma yazılmışsın ezelden,
Islatma yastığını ölürüm göz yaşına..
Elbette kavuşuruz, girsek de yüz yaşına...
Nasıl sevmem ben seni, güzelsin bin güzelden,
İçerim hasretini kadeh kadeh her gece..
Sen maralım, bir tanem; aşkım dağlardan yüce...
Mustafa CEYLAN
-----------------------------------------------------------------------------------------------------
Şeref Öztürk :
İlyas’ ın verdiği ölçüler de yaklaşık böyle ve son gurubu üçerli kalıplar halinde sunumlamalıymışız ki Sone isminde de olmasa şiirin anlaşılmasını sağlarmış . Ne çok şey öğrenmek zorundayız değil mi hocam ? Halâ alfabedeyiz dediğimde gençlere inanmıyorlar bize. BİZİ ŞAİR SANIYORLAR aman kimseler duymasın inanan çıkar .
Saygı ve selamlar emek verenlere .
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.