- 2075 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
SEVGİLİNİN İÇİNDEN ÇIKMAK
Birinin içinden çıkmak için, önce onun içine girmiş olmak gerekir. Girmek çok zor, çıkmak ise çok kolaydır. Çünkü girmek için hazırlık , düşünce , benimseme, kabullenme, sevme, irade dışı onu yüceltme, müsait ortam gerekir. Çıkmak içinse, sadece geriye çekilmek yeterlidir.
Sevgilinin içinde kalmak ,mutlulukların en yücesi, en saygınıdır. Onun içine gir ipte , orada yaşayabilmek, bu hazzı tadıp doyamadan , daha çok girmeye çalışmak, zor ulaşılan bir Tanrı lütfüdür. (Bebeğim, sen yanlış anladın galiba , öyle girmekten bahsetmiyorum ki. Kötü kalpli fettan şey)
Onun içinde, onu benimsemeyi, kabullenmeyi, onun güzel dünyasını görmeyi öğrenin. Telefona gelen mesaja kulak kabartıp, kimden olduğunu merak ediyorsan, ev kirasını , su, elektrik parasını, nasıl ödediğini düşünebiliyorsan , onun karnını ağrıtan bozuk yemek, seninkini de ağrıtıyor, ona atılan bir kötü bakış, sana kadar geliyorsa, o uykusuz ve moralsiz gelmişse işine , bunlar senin düşüncelerinde sana olduğu zamanlardan daha fazla incitiyorsa seni, içindesin onun.
Senden sonra onun ne yapacağı, onun kimseye muhtaç olmadan nasıl yaşayacağı hep aklında, senden dolayı hiç zarar görmeyeceği hep düşüncende , onu bütün dünyadan ölümüne koruma duygusu hiç eksilmeden hep yüreğinde ise , onun içinin tam ortasındasın.
Sağ kolunun pazısındaki güç, gözlerindeki fer, kulaklarındaki fısıltı, kalbindeki çarpmada onun ismi yankılanıyor , beyninin bir köşesinde baş danışman olarak o oturuyor ve her konuda onu önemsiyor, onun haklı olmasını istiyorsan, içinde yaşıyorsun sevgilinin.
Bu dudakları, kim bilir kimler öptü? Bu güzel parmaklar ,kim bilir neler tuttu ? Dondurma gibi yaladığın memeleri ,kim bilir kimler emdi? Diye kendine soruyorsan, parasının hesabını yapıp , şüphe ediyorsan senden saklamasından, okumak için uğraşıyorsan mesajlarını ve sevişiyorken aklında başka birinin hayali varsa , boşa kaybetme zamanını onunla uğraşarak, dışarıdasın. Hatta çok uzaklarda.
İçine girmek zor , içinden çıkmak kolaydır. Acı geldiyse yediğin tuzlu fıstık, hemen bir yenisini daha atman gerekir ağzına. Parmakların yeni bir fıstığın kabuklarını ovalamaya başlamış, onu eskisinin yerine tatmak istiyorsa , sen zaten çıkış yoluna yaklaşmışsın dostum. Üstelik artık içine tekrar girmen de zordur oldukça.
Güneş her sabah yeniden doğar.
Maviliğin süsü o masum beyaz bulutlar, bakire midir acaba?
E. Yaşar Ovalı 26. 07. 2013
YORUMLAR
Abi
Anlatılmak istenen başka, başlık bambaşka..Tamam o kısmı anladık da o resmi nereye koyacağız?
Ya bunu ben yazsam hem oruç, hem bekarlık başına vurdu der mazur görürler de sen yazınca????
Ama bilmiyorum ki. Sende de aynı dert olabilir mesela.
Erol'un da dediği gibi. Gel de çık işin içinden.
Selam ve sevgilerle..
Not: Bu kadar uzun ara verme. Alıştık yazılarına. Bizleri mahrum etme.