Zulm ile idare edilemez hiçbir ülke; adalet olmalı birinci ilke.

Vicdan azabı duyabilmek için de vicdan sahibi olmak gerekir.

Yalnızlığın tadını, yalnız kalmayan bilemez.

Çoğunluğun katıldığı düşünce, çoğunlukla yanlıştır.

Bazı işlerde işin sonuna gelindiğinde kişi yanlış yaptığını fark edebilir. Ama nedense gene de aynı şekilde devam eder.

Tatlı dil ilâçtır, iyileştirir. Kötü söz söyleyen dil bıçaktır, yaralar.

Bütün hastalıkların yaşlılıkta gelip bizi bulduğunu zannederiz. Oysa yaşlılığın kendisi zaten bir hastalıktır.

İyi yaşamak çok mal-mülke sahip olmakla değil, iyi düşüncelere sahip olmakla mümkündür.

Paran değil, diğer sahip oldukların gerçek övgü nedenin olmalıdır.

Kendi tükenmiş olan kişi, başkalarını da tüketebilir.

Başkalarının ellerinde yükselenler, gün gelir başkalarının ellerinden aşağıya düşerler.

Zirveye çıkmak istiyor. Ama zirveye giden yolu bilmiyor!

Zulmü kanun; kanunu da zulm ortadan kaldırır.

Parayı kendinin hizmetkârı yapmazsan, sen onun hizmetkârı olursun.

Güzel söz söyleme sanatını öğretmeye çalışanlara çok rastlanır da, güzel söz dinleme sanatını öğretmeye çalışan pek bulunmaz.

Seni asla kandırmayacak olan bir dost arıyorsan, doğaya git. Yalan dolan bilmez, kalleşlik yapmaz; her hareketi(sözü) dobra dobradır.

Tahammül edemediğini düşündüğün olay ve kişilere, bir kez daha tahammül etmeyi denesen!

Tahtını kendin kurduysan tahtadan da olsa, kralların altından tahtına değişme.

Nedense başarısızlıklarımızı hep talihsizliğe yükleriz.

Tartışmaların çoğunda galip gelen taraf belli değildir.

Tecrübenin öğretemediğini, öğretebilecek okul da yoktur.

Ormanda tedbiri elden bırakan, tekbir getirmeye başlasın.

Tehlike denizinde gemisini yüzdürebilen kişi cesurdur.

Tembelleri rahat, huzurlu ve mutlu zannetmeyiniz; onlar sadece tembeldir.

Heykeltıraş, taşın içine saklanmış olan güzelliği görür ve onu diğer insanlara da göstermek için çalışır.

Alçak gönüllülükte de ölçülü ol; eğer aşırıya kaçarsan, bazıları sana hak ettiğinden daha az değer verebilir.

Cephedeki savaşı değil, insanoğlunun açgözlülüğünü, hırsını bitirebildiğimiz gün gerçek sulh sağlanmış olacaktır.



Sevgili okur, geçen sene yayımlanan Oruç Baba’dan Aforizmalar’ın ikinci kitap hazırlığını yapıyorum. Her zaman olduğu gibi şimdi de değerli öneri ve görüşlerinizi almak üzere bu çalışmayı da internet ortamında sizlerle paylaşmak istiyorum. Katkı sağlayacak yorum ve eleştirileriniz için şimdiden teşekkürler... (ÖFH)