İnsanlar
Uykusuz gecelerin sabahlarından birisi..
Pencereden dışarıyı seyrediyorsun. Hafif rüzgarlı bir sabah soğuğu.. Bir tarafta gazeteleri kapısında sıralayan bakkal, diğer yan da çöpleri karıştıran bir kadın. Göz önünde sevgi ile yürüyen iki yaşlı çift, diğer tarafta caddeyi temizleyen belediye görevlileri. Siftahı yapmak için masaları bahçeye çıkaran dükkan sahibi ve insanların yeni yeni sokakta görülmesi... Kimisi işine gidiyor, kimi de evine. Kim bilir hangisi hastahaneye, hangisi mezarlığa gidiyor. Elinde bir torba, yaşlı bir adam dolanıyor, kâh orada kâh burada. Yolunda olan insanlar ve pencereden bunları süzen bir kalem...
Herkes aynı yaşıyor kendince ama herkes farklı yaşıyor. Mendil satan kadının önünden bir iş kadını geçiyor ise bu iki kadın farklılıklar içinde yaşıyordur.
Dışarıdakiler mi farklı yaşıyor hayatı, yoksa pencere kenarındakiler mi sıradan yaşıyor bu çekilmeyen hayatı. Örneğin ; Hiç anlam veremem yağmur yağdığı gibi şemsiyelerini çıkaran insanlara.. Onlar mı hazırlıklılar, yoksa biz mi hazırlıksız yakalanıyoruz hayata.
*Enes Demirci*
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.