- 1144 Okunma
- 11 Yorum
- 1 Beğeni
İSTANBUL'A KAÇ KÖPRÜ LAZIM?
İstanbul Boğazı üzerinde ilk köprü olan bu günkü Atatürk Köprüsü yaptırıldığında henüz on dokuz yaşındaydım. O günün şartlarına göre büyük bir hayal gerçekleşmişti.
Bu gün iki satır ile ’’ İlk Boğaz Köprüsü 1973 yılında tamamlanarak hizmete açıldı ’’ dediğimiz olay aslında o kadar da kolay olmamıştı. Özellikle ezeli ve ebedi muhalafet şiddetle muhalefet etmiş ve ’’ Boğaz üzerinde bir köprü istemezüüük’’ Bayrakları açmıştı.Eh tabii ki her zaman olduğu gibi onun ’’İstemezüük’’lerini sallayan olmadı.
Köprünün hizmete açılışından on yıl kadar sonra bu sefer de köprü artık paylaşılamayan bir meta oldu. Müstakbel iktidar ile müstakbel ve kaçınılmaz ezeli ve ebedi muhalefet yine karşı karşıyaydı. Kısacık boyu ama türlü türlü huyu olan güleç yüzlü, tonton bir amca ’’ Satacağım. ’’ Diyor, buna mukabil asabi bir amca da ’’ Sattırmam ulan. ’’ Diyordu yıllar önce ’’İstemezük’’ Dedikleri köprü için. Yeni yetişen gençler bu kişileri artık Liselere konan Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi derslerinden tanıyor diyeceğim ama diyemiyorum maalesef çünkü yine maalesef yeni neslin ders esnasında ders dinleme gibi bir kötü alışkanlığı (!) yok. Neyse biz açıklayalım..Tonton amca ANAP( Ana Vatan Partisi )Kurucu lideri Turgut Özal, Sinirli amca ise SHP( Sosyaldemokrat Halkçı Parti ) Kurucu Lideri Necdet Calp
Söylemeye gerek var mı? Elbette ki tonton amcanın dediği oldu .Ezeli ve ebedi muhalefet yine her zamanki gibi attı-tuttu ama son sözü söyleyen olamadı doğal olarak.
Yıllar sonra bir köprü daha yapıldı. İlk köprüden gereğince ders almış olanlar bu sefer ’’İstemezük’’ Demediler öyle çok fazla. Çünkü artık Atatürk Köprüsü yetmiyordu. Bir köprü hatta bir kaç köprü yapılsa çok iyi olacaktı. Bozuldukları tek şey ülkede bunca işler yapılırken kendilerinin hep muhalefette olmaları idi.
Her neyse ikinci köprü de yapıldı ve adı Fatih Sultan Mehmet Köprüsü oldu. Hatırladığım kadarıyla bu isme itiraz eden de olmadı.
İstanbul sürekli büyüyordu. Düşünün ki koskoca ülke nüfusunun beşte biri bu şehirde yaşıyordu..Yani toplamda seksen ilde ülke nüfusunun beşte dördü yaşarken İstanbul tek başına on beş milyon nüfusa hem annelik hem babalık yapmaktaydı. Artık ikinci köprü de yetmiyordu.
Üçüncü bir köprü yapılmalı mıydı? İktidara göre evet, Muhalefete göre de evet ama bu köprü mevcut iktidar tarafından yapılmamalıydı ya da en azından kendi belirledikleri bir proje çerçevesinde yapılmalıydı. Mesela köprü yapılırken orman katliamı olmamalıydı. Bunun için de köprü mesela Sarayburnu ile Haydarpaşa Garı arasında, olmadı Kumkapı-Kadıköy arasında olabilirdi(!) En zararsız ve ağaç katliamsız olarak yapılacağı yer ise Yassı ada- Hayırsız Ada arasıydı. Evet evet buraya yapılmalıydı 3. Köprü(!) Buralarda yapılırsa ağaç katliamı olmazdı. Ancak köprünün yerinden çok çok daha önemli acil ve ivedi bir sorun vardı: Köprünün adı.
İktidar partisi ve onun başı :’’Yavuz Sultan Selim Köprüsü’’ Dedi. İşte ondan sonra da kıyamet koptu. Ülkenin alevi kesimi ’’ Bir katilin adı o köprüye nasıl verilir? Bu düpedüz alevilere hakaret ve meydan okumadır’’ Dediler. Alevi Kökenli ama iktidar partisinden bir milletvekili çıkıp ’’ Bu köprünün adı Şah İsmail Köprüsü ’’ Olsaydı en doğru şey yapılmış olurdu.’’ Dedi. Birileri sözde müthiş bir zeka ve espri yeteneği sergileyerek(!) başbakana hitaben ’’ Tayyip...O köprüye karın Emine’nin adını ver ki herkes üstünden geçsin ’’ Dedi. Bir başkası da ’’İlk köprüye Atatürk ismi verilmek suretiyle Atatürk’ün üstünden mi geçiyor herkes? ’’ Diye sordu. Vıcık vıcık bir pespayelik daha da ötesi çirkeflik tüm memleketi sardı.
Üçüncü Köprüye konacak isim resmen ülkede bir Şahkulu, Celali isyanı başlattı. Celali isyanı başlayınca da Hızır Paşalar, Kuyucu Murat Paşalar, Köprülü Mehmet Paşalar ortaya çıktı tabii olarak.
Her neyse...Üçüncü köprü yapılıyor yavaş..Lakin şimdiden millet dahiyane fikirler üretmeye başlamış.
Efendim...Ülkemiz malum kozmopolit bir ülke. Yetmiş iki buçuk olarak ifade ettiğimiz millet yaşıyor bu topraklarda.Şimdi bazıları diyor ki köprülerden geçişlerde millet birbirine girmesin, yeni savaşlar olmasın diye bundan sonra her grup kendisine ait köprüden geçsin
Anlamadınız değil mi? Ciddi ciddi şu öneri var gündemde bu günlerde:
Yeni açılacak üçüncü köprünün adı Yavuz Sultan Selim Köprüsü olarak kalsın ve Sünni Türkler o köprüden geçsin. Çünkü Sünni Türkler Yavuz’u severler.
Aleviler Atatürk Köprüsünü kullansınlar . Çünkü Atatürk alevileri hep sevmiştir aleviler de Atatürk’ü
Fatih Sultan Mehmet İstanbulu feth ettiğinde burada yaşayan gayrimüslimlere çok iyi davrandı yani o gayrimüslimleri seviyordu, gayri müslimler de onu sever. O halde Fatih Sultan Mehmet Köprüsünden de müslüman olmayanlar ve gayri müslim turistler geçsin.
İnanmayacaksınız biliyorum ama birileri oturmuş ciddi ciddi buna kafa yormuş.Eee millet kafa yorar da ben dururmuyum..Kafam kel mi? Ki değil biliyorsunuz.( Altmış yaşına merdiven dayayıp da bunu yazabilecek kaç kişi çıkabilir ki? )
İyi de Bu ülkedeki vatandaş profili bu kadarla sınırlı değil ki? Hem inanç, hem de etnik köken olarak bir sürü farklılıklar var. O halde çok fazla yeni köprülere ihtiyacımız var.
Oooofff. Of..İşin yoksa oruç kafa hem inanç ve etnik köken tasnifi yap hem de köprülere isim bul..Neyse başa gelen çekilir. Ne demişler : ’’ Kuruyu seven gazına katlanır’’ Katlanacaz artık.
Şimdi Efendim bu üç köprüden bu üç kesim geçecek olursa mesela kürtler demez mi ’’ Lo gurban bizim başımız kel mi?’’ Diye..Ki baktığınız zaman nededeyse hiç kel Kürt göremezsiniz. Eğer bir Kürdün başı kel ise mutlaka ya annesi başka bir etnik kökendendir ya babası..Bir Kürt kesinlikle ve kesinlikle kel olmaz..İnanmayan baksın, araştırsın...Of yaaaa..Ben kalkayım bu klavye başından..Oruç kafa, sigarasızlık fena dağıttırıyor. Nerede kalmıştık? Evet..Kürtler der ki ’’ Bizim başımız kel mi’’ Ki kesinlikle değillerdir.’’.Hay Allah’ım plak takıldı’’ Diyeceğim bu sefer de genç nesil ’’ Plak ne hocam ?’’ Diye soracak tepemin tası iyice atacak.
Yani sonuçta Kürtler için de gelip geçmeleri için bir köprü yaptırmak lazım. Köprü sayısı çıktı mı dörde..Dört dert değil de isim konusu dert. Ne koymalı? Ulan bir de Ramazan ayında şeytanlar bağlanıyor diyorlar. Peki kulağıma ’’ Heşt Behişt’’ Diye fısıldayan kim?
Heşt Behişt de ne mi? Efendim kelime manası sekiz cennet. İdris-i Bitlisi adlı Kürt bir tarihçi tarafından yazılmış olan kaynak bir eser. İdris-i Bitlisi bu eserinde Yavuz Sultan Selim dönemine kadar geçen sekiz Osmanlı padişahı dönemi için ’’ Sekiz Cennet’’ Diyor ama asıl anlattığı dönem bizzat içinde yaşadığı Yavuz Sultan Selim dönemi. Pkk lılar hiç sevmezler kendilerinden olan İdris-i Bitlisi’yi. Onlara inat köprüye ’’ Heşt Behişt’’ adı verilse şahane olur.
Şimdi diğerlerini sıralayalım:
Araplar için: ’’ Ne Şam’ın Şekeri ne Beşer’in Kotu Köprüsü ’’
Arnavutlar için...’’ İnadım inat Köprüsü’’
Romanlar için: ’’ Oooooşt Küpek Köprüsü’’ Köprüsü
Yörükler için: ’’ Teke zortlatması ’’ Köprüsü
Lazlar için: ’’ Temel- Fadime ’’ Köprüsü
Çerkezler için: ’’ Çerkez Tavuğu Köprüsü ’’
Pomaklar için: Yok ..Onlar için köprü yapmıyorum. Bir tanesi yetiyor zaten bana. Bir de hepsi için yaparsam çekeceğim var.
İzmirliler için: Onlar için de köprü yapmıyorum. Nasılsa uçarak, kaçarak, gerekirse yüzerek bile geçer onlar.
Abazalar için: Yok yok vaz geçtim..Onlar için köprü yaptırmak çok tehlikeli. Memleketin yarıdan fazlası Abaza..Köprü yıkılır onlar geçerken.
Bu liste böyle uzar gider lakin atladığımız bir şey daha var..Bu köprülerden hiç mi hayvan geçmeyece?Hayvan oğlu hayvan geçmeyecek? Eee Hayvanoğlu hayvanlar için de köprü lazım
Mesela ’’ Aslan Kral köprüsü ’’
Hemen karşısına ’’ Nah kral aslan, Kral Fil Köprüsü ’’
’’ Seni çakal seniii’’ Köprüsü
’’ Çantada Keklik ’’ Köprüsü.
’’ Öküz Oğlu öküz ’’ Köprüsü
’İt oğlu it ’’ Köprüsü.
’’Keçilik yapma ’’ Köprüsü
’’Tilki Selim’’ Köprüsü ( Buna itiraz olabilir..İkinci kez Selimli köprü???)
’’ Eşşeoğlu beş kulak’’ Köprüsü
’’ Kocaoğlan köprüsü...Gözlerinizi kapatıp hayal edin: Köprünün iki başında gişeler... Gişelerde ayılar..’’ Dayı ’’ deyip geçiyorsunuz.KGS Yok, OGS yok, HGS yok... En kullanışlı köprü yani. ’’
Bu köprülere bir de eski on iki hayvanlı Türk Takviminde olduğu şekliyle hayvan isimleri verdiğinizi düşünün ..Aman Allah’ım
Şıçgan Köprüsü
Tavışgan Köprüsü
Tonguz Köprüsü
Tabuk Köprüsü
İt Köprüsü ( Bu köprüden geçen de çok olur )
Ya şeyyy...Birbirleriyle akraba olmak isteyenler için de bir köprü yaptırmak lazım. Öyle ya millet köprüden geçerken popo popoya değmezse nasıl akrabalık bağları oluşacak bu ülkede değil mi?
Bu arada Rahmetli Neşet Ertaş Baba’nın o güzelim ’’ Köprüden geçti gelin’’ Türküsü için ya da sırf gelinler üzerlerinden geçsin diye de ’’ Gelin köprüsü ’’ Adıyla bir köprü açmak lazım.
Sonra asma köprü de lazım bu memlekete..Okulu asan kız ve oğlanlar nerede vakit geçirecekler değil mi ama. ?
Ah ulen ahhh...Her bi millet için bir köprü yaptırdık da gönlümüzden bir başka gönüle köprü kuramadık bir türlü. Seven çok Allah’a şükür de ya benim bu yakanın toprağı kaygan, ya karşı taraf çok cıvık, bir türlü ayak otutturamıyoruz köprü kurmak için.
Efendim aşağı yukarı her canlı için bir köprü yaptırdık , her inanç grubu için de bir şeyler yapmaya çalıştık az buçuk..Kaldı mı bir şeyler?
Hımmm..Doğruuu..Ateistler kaldı değil mi. Onlar için de bir köprü yapmak lazım. Onlar için yaptıracağımız köprüye ’’ Sırat Köprüsü ’’ Adını verelim. Onlar da o köprüden geçsinler. Sıkıyorsa tabii ki.
Bütün bu düşünceleri, yani projelerimi derhal ve ivedilikle Başbakanımıza iletmem lazım. Tutmayın beni.
-Sami Beeeyyy.
-Hııı...Emredin Başbakanım.
-Ne Başbakanı ayol...Uyanın artık..Bittiiii.
-Daha projelerimi bile sunmamıştım . Ne çabuk bitirdiniz?
-Sami beyyy. Kendinizde misiniz? Ne projesi?
-Köprüleri yaptınız yani?
-Yaptık yaptık...İnci gibi dişleriniz oldu. Uyuyup kalmışsınız. Haydi dikelin de takayım köprünüzü.
Yuh anasını satayım..Biz millete köprü yapalım derken hatun resmen geçirdi köprüyü ağzımıza iyi mi?
YORUMLAR
Hocam köprü meselesi sizin meseleniz,bizi bulaştırmayın kavganıza.
Bizim burada ne çay var ne çaykur.
Kırk yılda bu garip gelecekte İstanbula..
Geçirmek istersen müsafirini o senin problemin,
İster uzan köprü ol iki yakaya,
İster al taşı geçir sırtında karşıya..
Sonra hava atma elin kızına,
Köprüler yaptırdım diye ona..
Bak ağzında diş bile kalmamış,
Köprü yaptırmışsın lokmalar geçsin diye boğazdan..
Tebrik ederim hocam saygılarımla.