- 933 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SEVGİLİ GEÇEN ZAMAN
Sevgili Geçen Zaman,
Yeni ayakkabılarımla yürüyorum evin içinde. Sekiz yaş aklım,On sekizle barışık. Kırmızı-siyah rugan,babam o vakitler Japonya’dan getirmiş,bir de sarışın bebek,arkasındaki düğmesine basınca Japonca şarkılar söyleyen aynı anda gözlerini kırpıştıran; ürküten beni o haliyle. Evin parkelerinde çıkardığım seslerle tık tık yürüyorum.Benim yaşımda olanlar hatırlarlar,yeni ayakkabı alınınca önce evde giyerdik bir kaç gün . Annemin konken arkadaşları ; küçük Semra Hanımlar,Yüksel Hanımlar gibiyim.Bir de ipince dudaklarına parlak taba rengi ruj süren bir hanım kalmış aklımda;muhtemelen o da savcı bilmem ne beyin karısıdır. Adını değil ama balıkçı yaka kazağının üzerine taktığı-o zamanlar çok moda olan- dört yapraklı yonca kolyesini unutamıyorum..
....zaman geçmiş;sahnede uyanıyorum, saatlerden sabah dört,yürümek ne mümkün? Yerlerde gül yaprakları,dudaklarımdan kırmızı, ellerdesin sen,yerlerdeki güller gibi,güller gibi gözlerim, güller gibi kan kırmızı ......henüz hiç bir şairin dahi yazmadığı şiirden anlamlı,yük vagonları arkasında vatanından kaçan insanlar gibi notalar,mikrofon elimde,sahne karşısındaki aynalarda,nereye baktığını bilmeyen,solgun bir çehrenin bağımlı bakışı,sonra tutunan sıkıca .............hayır! Bir dakika, gelmedik oraya daha!
Henüz biçilmiyor aşklara endaze.Sen ,sekiz yaşındasın hala..
O yaşlarda kesmişti ama halamın yaptığı sıcak ekmeğin kenarı elimi,kan bile akmıştı hatta. Ekmek kanatır mıydı teni?
Ayakkabılarımı çözüp baş ucuma koydu halam. Kekik kokan ,her daim canı acır ifadeli bakışları olan,nefesi nikotinle karışık esmer eller..Halam.. Bebekliğimin hayata
dair,’’unutulmayanı’’ . Yer çekimine direnememiş yumuşacık mis kokulu,yüzümü gömdüğüm boyun altı.Kokun hala burnumda,yüzüm hala boynunun altında saklı.
Gel gidelim yine soğuk karlı bir günde SAAT KULESİ ’ne,benim yanmış dudaklarım,’’etme kızım yalama dudaklarını daha çok çatlar’’ sevgisinde sesi,ceplerinde yumruk yaptırıp yaptırıp ısıttığın ellerimle.. Haydi halam gel götür beni soğuk gecelerin ’’nennisiz böyüyen gözeline’’..
ALMILA ERDEM