EVİMİZDEKİ SİNSİ TEHLİKE

• 17 Temmuz 2013 Çarşamba 02:10:36

EVİMİZDEKİ SİNSİ TEHLİKE

Anne baba olarak gözümüzden sakındığımız evlatlarımızı dışarıya bir yerlere gönderdiğimiz zaman onları defalarca tembih eder ve dikkatli olmaları konusunda uyarırız. Bu yetmezmiş gibi onları dışarıdaki tehlikelerden karanlık sokaklardan ve o sokaklardaki tehlikelerden korumak için inanılmaz çabalar gösteririz. Ne var ki artık bütün bu tehlikelerin tamamı hatta daha da fazlası evlerimizin içinde hatta gözbebeğimizden sakındığımız evlatlarımızın odasında bulunuyor…
Çocuklarımızı dışarıdaki tehlikelerden, kötü arkadaşlardan, kumardan her türlü müstehcenlikten, içkiden, uyuşturucudan korumak için gösterdiğimiz çabanın maalesef onda birini dahi evdeki sinsi tehlike için göstermiyoruz.

Zira evimizde baş tacı ettiğimiz bilgisayar ve internet çocuklarımızın kişiliklerinin şekillenmesinde artık bizden daha fazla etkin durumdadır. Hele hele bir de denetim yoksa ve bilgisayar denilen canavar çocuğumuzun odasına taht kurmuşsa işte az önce bahsettiğimiz tehlikelerin tamamı evimizin içinde cirit atıyor demektir.
Neyse ki Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından hayata geçirilen ’Güvenli İnternet Uygulaması’ Milli Eğitim Bakanlığı’nın da desteğiyle devlet, devasa bir adım atarak en azından korumakta güçlük çektiğimiz ve göz bebeğimizden sakındığımız çocuklarımızı korumak için bize bir fırsat sunuyor…

‘Güvenli İnternet Uygulaması’ çocuklarımızı belki sokaktan değil ama bundan daha da tehlikeli sonuçlar doğurabilecek tehlikelerden ve de zararlı alışkanlıklardan koruma fırsatı veriyor.
Bilgisayar ve internetin faydalı birçok yanı bulunmaktadır. Ancak eğer denetimsiz kullanılırsa birçok telafisi mümkün olmayan zararlı durum da söz konusu olabilir. Zira güvenli bir internet olmayan evde kumar, kötü arkadaşlıklar, uyuşturucu, müstehcenlik, oyun bağımlılığı ve daha birçok konuda ebeveynler aslında evde tutarak güvende zannettikleri biricik evlatlarını kendi elleriyle bütün bu tehlikelerin içine atmış oluyorlar…

Birçoğumuz çevresinden internet bağımlılığı ve yukarıda saydığımız olumsuz durumlarla karşı karşıya gelip de çocuklarını kaybeden ailelere örnek verebiliriz. Bizler de bu ailelerden olabiliriz.
Ancak halen geç kalmış sayılmayız ‘Güvenli İnternet Uygulaması’ na geçerek çocuğumuzu dışarıdaki her türlü zararlı alışkanlık ve tehlikeden koruduğumuz gibi içeriden- yani evimizin en başköşesini ayırdığımız bu makineden- gelebileceğini hesap ederek her türlü önlemi almamız gerekmez mi?

Bu anlamda ‘Güvenli İnternet Uygulaması’ biz ebeveynlere çok güzel bir hizmet sunuyor. Çocuklarımızı içeriden gelebilecek her türlü tehlikeye karşı koruma imkânı sunuyor…
Aileler yoğun iş hayatından ve hayatın debdebeli sıkıntılarından dolayı artık çocuklarına yeteri kadar vakit ayıramıyor. Maalesef artık herkesin bir dizisi var. Anneler bihakkın bu görevlerini yerine getiremiyor.

Dolaysıyla işin kolayına kaçıyoruz… Dışarıdaki her türlü tehlikeden gözümüz gibi sakındığımız çocuklarımızı odasında bilgisayar ve internetle saatlerce yalnız bırakıyoruz. O odada yalnız kalan çocuk dünyanın en ahlaklı ve sarsılmaz çocuğu dahi olsa dışarıdan gelen bunca zararlı ok karşısında pes edecek ve o da diğer kaybedenler gibi kaybedecektir. Zira kaybedeceği yalnızca temiz ahlakı olmayacak. Zamanını, okulunu, eğitim hayatını, gerçek arkadaşlarını, hatta onu her türlü tehlikeden sakının biricik anne ve babasını dahi kaybedecektir…

Sözlerine son derce önem verdiğim bir ilim adamı da ‘Hiç kimse ben kendime güveniyorum demesin zira bu bilgisayar ve internet her türlü temiz bünyeyi bozabilecek hatta yerle bir edebilecek bir kapasiteye sahiptir.’ diyor.

Bu uygulamaya geçerek aslında sadece çocuğumuzu korumuyoruz aynı zamanda toplumsal geleceğimizi de garanti altına alıyoruz. Maddi olarak gelişen batı toplumu manevi anlamda bir buhran yaşamaktadır. Eğer bizler de şimdiden önlem alamazsak, aynı onlar gibi hem gençliğimizi hem de geleceğimizi kaybetmiş oluruz.

Bilinçli bir anne ve baba olarak derhal ‘Güvenli İnternet Uygulaması’na geçerek çocuğumuzu ve dolaysıyla geleceğimizi güvence altına almaya varmısınız? .

Mustafa Yücel DEMİRTAŞ

GÜVENLİ İNTERNETE NASIL GEÇEBİLİRİM?

Toplam 13 milyona yakın ADSL ve mobil internet abonesi bulunan Türkiye’de güvenli internet uygulamasına yapılan başvuruların az olması dikkat çekiyor.

Türkiye’de 10 milyona yakın aboneye internet hizmeti sunan TTNET, abonelerine ’güvenli internet hizmeti’ni ’onlineislemmerkezi.ttnet.com.tr’ adresi üzerinden veriyor. Online işlem merkezi sayfasına giren abonelerin karşısına kullanıcı adı ve şifre isteyen bir sayfa geliyor.

Online işlem merkezini hiç kullanmamış abonelerin, girdikleri sayfadan ’Üye ol’ linkine tıklayarak kullanıcı adı ve şifre edinmesi gerekiyor. TTNET kullanıcıları kullanıcı adı ve şifresi ile girdikleri sayfadan güvenli internet hizmeti linkine tıklayıp ’Aile Profili’ veya ’Çocuk Profili’ tercihinde bulunabilir.

Iphone, iPad ve Android cihazların kullanımının artması ile birlikte mobil interneti kullanan sayısı da her geçen gün artıyor. İnternetteki zararlı içeriklerden korunmak için ’güvenli internet hizmeti’ni Iphone, iPad ve Android cihazlarda da kullanmak mümkün. Mobil internet kullanıcılarının güvenli internet hizmetini nasıl alacağı ise kullandıkları GSM operatörüne göre değişiklik gösteriyor.

Turkcell kullanıcılarının güvenli internet için SIFRE’ yazıp SMS ile 2222’ye göndererek bir şifre almaları gerekiyor. Sonra turkcell.com.tr’ye girerek online işlem kategorisi altındaki bireysel linkine tıklayarak telefon numarası ve şifre ile hizmet alabilir.

Avea kullanıcılarının ise *952#’yi tuşlayarak anlık şifrelerini öğrenerek avea.com.tr’ye girmesi gerekiyor. Avea’nın sayfasında sağ üstte yer alan online işlemler kategorisi altındaki bireysel linkine tıklayarak telefon numarası ve şifre ile giriş yaptığı sayfada güvenli internet hizmetini alabilir.

Vodafone kullanıcıları da SIFRE yazıp SMS ile 7048’e gönderererek kendilerine ulaşan şifre ile vodafone.com.tr adresindeki ’online self servis’ kategorisine girerek güvenli internete ulaşabilir.