Okuma aşkını ben dedemde gördüm.Yaşı bir hayli ilerlemiş olduğu halde hep eski yazı kitapları ve KURANI I KERİMİ OKURDU.Hem ekmeğini kazanır hem okurdu ilerleyen yaşlarında da.. insan yetişme çağında iyiyi ve kötüyü ayırt etmeye başlarken güzel kanallara yönlendirilmezse sevgi,merhametle yetişmemişse o boşluğu dolduracak şeyler hemen ortaya çıkar.Arızasız geçirmeyen yoktur ilk gençlik yıllarını.önemli olan en az zararla ruhu bozacak işlere bulaşmadan atlatabilmek bu evreyi.Ailemi,komşu ve akrabalarımı kırdığım,küskünlüklere yol açan davranışlarım oldu bu meyanda.Hala konuşmayan ilk okul,orta okul arkadaşım var benimle.Duygu dönüşümleri insana verilmiş bir olgu.İnsan en azından kendini anlayacak,dinleyecek ve kendisine hak verecek bir arkadaş arar.Arkadaşın çok olması da iyi değil.Neden diye soracak olursanız,bazen en yakınınız sizi anlamaz,anlamak istemez;ayrı telden çaldığınız durumlar olabiliyor.Türk milleti olarak samimi,cana yakın bir milletiz.Dert dökecek bir arkadaşımız mutlaka olur.Bundan dolayı Türkler psikoloğa gitmez kolay kolay denir.Hele eskilerden -eki toprak -bir teyze,bir amcaya ile cami avlusunda,sokakta,bir toplantıda rastladınız mı başlarlar size öğütler vermeye.Bu kendi tecrübelerini aktarmak için bir fırsat:Gelin kaynana illişklerinden,hanımın nasıl huyu olmasından erkeğe nasıl davranması gerektiğinden ve de siyasetten vb.ne gelirse aktarırlar.


insanı bir şarkı,şarkı sözü alıp götürür kimi zaman.Bir hayal bir cümle insan zihnine acaip ip uçları verebilir.Yatağa yattığınızda,kitap okurken,namaz kılarken birden parlak bir fikir gelebilir,bu hayatınızda dönüm noktası olabilir..