- 496 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KAYIP BİR GEÇMİŞİN İZİNDE
KAYIP BİR GEÇMİŞİN İZİNDE
MUZAFFER SÖĞÜTLÜ
Başımın üzerinde bulutlar toplanır
Yüreğime hasret okları saplanır
Doğduğum köy hayallerimde
Şimdi orda kekikler koklanır
Yürek yakar türküleri
Tandırında saç ekmeği
Kınalıdır elleri anaların
Ben köyümü özledim
Sonsuz bir yaşam olanağımız varmış gibi hoyratça, hovardaca harcıyoruz zamanımızı. Bazen de yalnızlığın beslediği karamsar bir duyguya sahip oluyoruz. Böyle bir anda yapabileceğimiz ya mükemmel bir dünya hayal etmektir, aklımızı tüm benliğimizin dümeni yapıp bizi mutluluğa götürecek hayal dünyamızın ufuklarına doğru yelken açmaktır yada geçmişe sığınmaktır. Kendimizi her türlü sorumluluktan uzak tutan bir hayata sığınırsınız çoçukluğunuza , belki de sevgiyi ,huzuru,mutluluğu dostluğu yaşadığınız köy hayatınıza sığınırsınız o an. Özlemle anarsınız tekrar tekrar ve anılardan kopmak istemezsiniz. Yaşama sevincinizin bittiğini, her şeyin renksizleştiğini hissettiğiniz an ,günlerin yükü altında ezilerek yürür insan ve geçmişe çoçukluğuna döner masum korunaklı huzurlu geçmişine.
Huzurunu ,mutluluğunu ve geçmişini köy hayatında arayanınız oldu mu hiç? Ah! O köylerimiz derin bir sessizliğin sükunetin ve doğanın güzelliğinin anlatımıdır. Sabahları güneşin ışımasıyla en tatlı zevk dalgaları halinde gelip gönüllerimize çarpan koyun,kuzu meleyişleri,horozların sabah ötüşleri, böcek ve kuş çığlıkları, buğday başaklarının rüzgardan dans edercesine ordan oraya savruluşları,rüzgarın tatlı tenimizi okşayışı tabiatın o içten ve derin musıkısine ses katar…Akşamları ay ışığının yansıttığı loşluk esrarengiz bir hal alır adeta insanı büyüler ve hayallere alır götürür. Geceler hep bir sessizlik şarkısı söyler ,oysa gecenin o sessiz şarkısında nice yürekler kendi hayal dünyalarında dans ederler .O köy derin sessizliğinde tatlı hülyalara kalır.
Eskinin köylerini düşünürken hayallerimi saran o derin sessizlik ne yazık ki yok artık. Geçmişin dinlendiren ,düşündüren köylerinde bugün o sessizliğin ,huzurun yerini radyo,televizyon otomobil gürültüleri aldı.huzur ve sessizlik kendini teknolojiye bıraktı;ama hala huzuru kendinde barındıran o vazgeçilmez köylerimizde bir yerlerde kendini korumakta.Şehirlerimiz artan nüfusları ve yüksek apartmanlardaki yerleşme birimleriyle şimdi kentlerimiz yalnızlık üreten yerler oldular, sevmeyi unuttuk, dost olmayı yüreklere ve vefayı . Tekerleğin ve teknolojinin egemen olduğu dünyada taş binaların bilinmezliğinde robotlaşmış sevgiden gülümseyişten yoksun insanlar oluşmaya başladı.Şehir ve teknoloji pek çok rahatlık sunsa da bir yandan da maddi manevi nice kültürel değerlerimizi değişikliğe uğratmış hatta yok etmiştir.Şunu kabul etmeliyiz ki günümüzde ne çoçukluğumuza ait evler nede düğün ve bayramlar var bugün, sadece geçmişten geleceğe anlatılan güzel hatıralar olarak dimağımızda yaşanmaktadır.Köyüne özlem duyan insanlarında hatıraları da bu yöndedir,mazi insanların hatıralarında hatırlanmaya değecek hatıralarla kıymet kazanır.
Kayıp bir geçmişin izin de bende köyümü özledim .
Köyümün;
Toprak kokar türküleri,yaylalarda ılgıt ılgıt kalbe akar türküleri ve yürek yakar türküleri,
Halı,kilimin ilmek ilmek dokunuşu, nakışlara genç kızların sevgileri işlenir
Maniler dökülür bal dudaklarından
Tandır ekmeğinin mis kokusu yayılır, düğün şenliklerinin gerçek dostları türkü gecelerinin ahengi yayılır.
Koyun kuzu meleşir, balları canlara şifadır,dağları çiçek kokar ,kekik kokar,
Yiğitler harmanlarda halay çeker.
Özledim;
İçtiğim ayranların tasını özledim, peynir ile çökeleğin hasını özledim,
Eriyince buzlar akar selleri, yüce dağ başında karı özledim,
Serin esen yelleri özledim.
Hey gidi hey heyyyy ! Sılaya doğru poyraz essem, dünya gözüyle görsem,toprağını taşını
öpsem ,soğuk sularından içsem,dağda derede gezsem… Bu derin özlemler içinde kendimi
geçmişi yakalamak için bir deryaya yelken açmış gibi hissettim o pırıl pırıl hülya aleminden
uyanmak istemedim. O huzurlu , mutlu dönemlerimize ait anılarımız ruhlarımıza öyle tohumlar
saçmış ki onların tesirinden asla kopamayacağız.Benim gibi o günün köyünü ve köylüsünü biraz
olsun tanıyıp görmüş olanlar yıllar yıllar sonra da olsa aynı şeyleri yüreklerinin derinliklerinde
sevgiyle ve özlemle duyacaklar.
Köydeki yaşam dostluğun, kardeşliğin ,yardımlaşmanın yaşandığı yiğitlerin cesaretinin, samimiyetliğin olduğu bereketli topraklardır,can dostlardır.Tüm parçalanmışlığımızı,korku ve kaygılarımızı vurup sırtımıza,umuda ,mutluluğa yolculuğa çıkıyoruz özlemlerimizde …
Şimdi yeniden başlıyoruz her şeye rağmen kayıp geçmişin izinde sevgiye, içtenliğe, gülümseyişlere, üzerimizde umuttan gömleklerle…
CAN DOSTLARLA BULUŞMAK DİLEĞİYLE SEVGİYLE KA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.