- 3215 Okunma
- 23 Yorum
- 1 Beğeni
Kefensiz Hayatlar (Tacettin YILDIRIM)
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Birçok kişi yazdıklarımıza “emeklilik sendromu” Türkçe deyimi ile “hastalık tablosu” dese de ben katılmıyorum! Günümüzde hızla yayılan internet çılgınlığı, kimimizi kumarbaz, kimimizi oyunlara bağımlı, kimimizi de şair, yazar yapmıştır.
Her ne kadar şair yazar olamasak da bizlerin son şıkta yer almasına öyle çok seviniyorum ki, bunu kelimelerle telaffuz etmeye gücüm yetmez. Hiç olmazsa bizden sonrakilere bir şeyler bırakma, boş vakitlerimizi daha verimli geçirme çabasındayız.
Bizim diğerlerine göre şanslı oluşumuz, Edebiyat Defteri gibi değerli bir siteyle karşılaşmamızdan kaynaklanıyor. Bu siteye geldiğim ilk günden beri duruşu, davranışları ve yazıları ile babayiğit biri olarak tanıdığım kişi de, Tacettin YILDIRIM’dır.
Onu hepiniz tanıyorsunuz aslında. O bizim ağabeyimiz, komutanımız, arkadaşımız, kısacası, dostumuzdur. Hepimiz gibi onun da emekleme dönemlerini çok iyi hatırlıyorum. Emekleme dönemimiz uzun sürse de, o, yürümek için bütün gücü ile çırpındı, didindi. Buna yakinen şahidim. Aldığımız eleştirileri velinimet sayanlardandık. Bu şekilde patikadan yola, yoldan anayola çıkacağımızı biliyorduk. Benim gözümde Komutan, anayola çıkanlardandır.
Yazmış olduğu bu kitap, okullarda mutlaka okutulmalı, genç nesil, kendinden önceki kuşakların neler çektiğini, arkadaşı için, vatan için canı gönülden çırpınanları kaynağından öğrenmeli.
Evet, bu kitabın adı; Kefensiz Hayatlar…
Kitap, kd yayınlarından çıktı. 144 sayfa, 38 öyküden oluşuyor.
Öykülerin hemen hemen hepsinin yaşanmış olması, insanı kitaba bağlıyor. Tacettin Ağabeyimizin akıcı üslubuna zaten bir sözüm yok. Kitabı okurken, sanki yazarı karşınızda oturmuş, yaşadıklarını, yaşarken hissettiklerini, acısı ve tatlısı ile anlatıyor. İnsan dudağında bir tebessümle başladığı öyküyü, gözünde iki damla yaşla bitiriyor.
Yine bu Edebiyat Defteri Sitesi’nden tanıdığım Gökhan Kavcı Beyin önsözünü görmezden gelemeyeceğim. Yazımın başında da demiştim; bizler böyle bir sitede buluşup tanışmakla şanslı kişilerdendik. Birbirimizi sahiplendik. Merdiveni tırmanmaya çalışan, tırmanışta yorulan dostlarımıza koltuk değneği olmak bizler için hep gurur oldu, olacak da. Önsözün başındaki söz, kitabın özeti gibiydi. Gökhan Beye, kitapta emeği geçen herkese ve en çokta sevgili Komutanım, değerli ağabeyim Tacettin Yıldırım’a içtenlikle teşekkür ederim. Türk Edebiyatına böyle bir eser bıraktığı için.
“Eski günlerin hayali gözlerde tüllenince gönüllerde bir hüzün yaşanır.” Diye başlayan önsözü çok sevdim.
Bir solukta okuduğum kitabın, iki öyküsünden alıntı yaptım. Hepsi birbirinden güzel aslında.
“Bazı kişilerde olumsuz hareketler, ömür boyu sürer gider. Bu tipler, her zaman kendilerini dev aynasında görür. Hiç değişmez. Değişmekte istemezler.
Doğru bildiği yanlışlarla yaşayıp, pimi çekilmiş her an patlamaya hazır el bombası gibidirler. Bu güç safhada bunu alışkanlık haline getiren kişilerde davranış bozuklukları başlar. Hasta ruhlar artık sahnededir.
“Bu dağları ben yarattım”…
“Vay be ben neymişim”…
“En doğru benim yaptığımdır.
Korku salıp disiplini muhafaza ediyorum, zihniyeti diğer amirler tarafından da görmemezlik ve örtbas edilme durumunda kalınca, bu mukaddes ocak yara alır. Taşıdığı üniforma kirlenir.
Dayak onur kıran bir davranıştır.
Yüzlerce kişinin önünde tokatlanmayı hazmetmek her kişinin kaldıracağı bir durum değildir. Döven havalarda dövülen yerin dibinde.
Küfür zayıf kişilerin en sık başvurduğu bir olgudur.
Küfür eden egosunu tatmin eder. Küfür yiyenin, gururu incinir, yıkılır, tahrik olur.”
“Bah işda, aynı kövün uşşaklariyiz.bereber doğmişah,bereber büyümüşah, gan gardeşi olmişah, bereber aylayıp bereber gülmişah, eksere bereber gelip bereber tüfeng taçmişah.o, yareli, men eyiyem, onin de gani gırmizi menim de gırmızı. Ne demeh tutmiir? Aha burasi menim ganima tokinir komitanım, ganima!”
Kitabın tamamı çok güzel, ibretlik yaşanmış hayat hikâyeleriyle dolu. Mutlaka okunmalı.
Emine UYSAL/01.07.2013
YORUMLAR
Hani " O bir derya." derler ya bazı insanlar için... İşte benim çok sevgili hemşehrim, canım ağabeyim ve saygıdeğer komutanım, işte o gerçekten bir derya.
Onunla Fizan' a gidilir
Onunla Kaf dağ' ına çıkılır
Onunla bir mağarada yüz yıl uyunur.
Sıkılmak ne kelime gülmekten artık yanaklarınızda tebessüm çiçekleri açtırır. İşin eğlence yanını geçelim. Yaşantısındaki kişiliğinde yer alan doğallık yazılarında ve şiirlerinde de kendini gösteriyor. Emine sultan öyle güzel anlatmış ki, kutluyorum onu can-ı gönlümden. Bu yazının üstüne fazla bir şey yazılamaz. Fotoğrafta bu güzelliğe eşlik ettiğim için çok şanslıyım. Defterin kazandırdığı iki kocaman güzel yüreği sevdiğim için şanslıyım, tanıdığım için, sohbetlerinde bulunduğum için şanslıyım.
Komutanım, bir an önce istiyorum kitabından.
Okuyanı bol olsun inşallah.
Her ikinize çokkkkk çok sevgilerimle.......
Değerli arkadaşlarım, değerli seçki kurulu, yazıma gösterilen ilgi, Tacettin ağabeyimin kitabına gösterilmiş ilgidir. Hepinize içtenlikle teşekkür ederim.
Tacettin ağabeyimin kitabı okunmaya değer bir eser. Kitabın basılı kapak resmini bulamadım. Yazıya bir foto ararken en çok sevdiğim bu ikiliyi yakaladım.
Her ikisi de uzun yıllar sitemizde yazmış, hala yazmakta ve hepimizin saygısını sevgisini kazanmış insanlar.
Sevgili Nebiha MURADİ ve Tacettin YILDIRIM.
sayfama çok yakıştınız bilesinizz:))
Edebiyatdefteri bir aile.
Bu ailede gün geçtikçe nice şair ve yazar çıkıyor.
Tacettin YILDIRIM abiciğim, uzun yıllardır tanıyorum.
Sevecenliğini, babacanlığını yakınen biliyorum. Satırları kucaklayıcı. Söylemek istedikleri bütünleyici.
Kefensiz Hayatlar'ı taa İzmir'den adıma imzalayıp Mardin'e yolladı. Kitabı ellerime aldığımda dünya benim olmuştu. Sanki dostumu kucaklamışım gibi mutlu olmuştum.
Biz sanal görünsek de, aslında her birimiz altın değerinde.
Nice kitaplara Tacettin Dostum.
Emine Abla, nimetabla gibi neşe kaynağısınız. :)
Teşekkürler ikinize.
Edebiyat budur, paylaşmaktır. Güzellikleri ve olanları aktarmaktır.
Saygılar.
meselci tarafından 7/2/2013 6:56:41 PM zamanında düzenlenmiştir.
Çocukluğumuzda sinamalardaki babacan tavırlarıyla tanıştığımız Hulisi Ketmen rahmetlinin küçük kardeşiydi sanki.
Emine kardeşimizin de yazdığı gibi hayatın içinden gelen öyküleri kitaba ayrı güzellik katıyordu .
Bu defterde toplanan hepimiz amatörce yazıyoruz.
hocam adresini yaz diye mesaj atınca sevinmedim desem yalan olur.
Kitabı aldığımda teşekkür edince;
--Ağabey bir ben kaldım kitapsız deyince.
--Hocam çıkartırız kolay seninkini de demesi
Yazılanları okuyunca kitap demek ki hak ettiği yere gelmiş.
Emine kardeşimi böyle bir yazı yazdığı için teşekkür ederim.Ağabeyimi de tebrik ederim saygılarımla.saygılarımla.
Öncelikle yapılan çalışmayı canı gönülden tebrik ettiğimi söylemek istiyorum. Diğer yandan kitabı henüz okumadan yorum dile getirmeyi sevmem ama Tacettin abinin çalışmalarından keyif aldığımı bildiğimden kitaptaki çalışmayı merak ettiğimi söylemeden edemeyeceğim. Dilerim ki bu kitap son kitap olmaz. Başarıların çok çok devamını dilerim.
Böyle bir çalışmayı bizlere aktardığı için Emine Hanım'a da ayrıca teşekkür ederim.
Saygılarımla
ANSIZIN tarafından 7/2/2013 3:23:38 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bazan okuyamıyorluk çok yakar canımı. Okuyup ta iki laf edebilmeliydim kitaba dair. Umarım kitap bir an önce okuyabileceğim formata getirilir. Bunu istiyorum, çünkü bolca okuyanı olacak bu kitabın aramızdan biliyorum. Ben de o aramıza katılıp fikrimce görüşlerimi söylemek isterdim. Kutladım bu yazıyı özellikle. Çünkü biz yazan çizen insanlardan bazıları, başkalarının yapıtlarının yüceltilmesini pek istemeyiz. Bu açık yürek ve geniş gönül de tebrik edilmeli çokça. Yoktunuz hem? Umarım iyidir sağlığınız?
Birbirimizi nasılsahiplenip merak ettiğimiz buradan belli değil mi? Vaktimi burada değerlendirmekten ben de keyif alıyorum. Dostlar, insanlar, yüzler tanıyorum. Hepsine çok şey borçlandığım yüzler. Tebrikler yeniden.
işte benim zenginliğim....dostlarım... canlarım...beni hep onurlandırdılar....mütevazı yaşamımızın aynası olan edebiyat defterinin güzelliği....burada bulunmanında en büyük özelliğini doyasıya yaşıyoruz...her şey sizlerle güzel...kitabıma gösterdiğiniz ilgi için canı gönülden teşekkür ediyorum...heleki sen emine kardeşim....sağol varol..tüm edebiyat defteri üyelerine saygılar sevgiler
Ben Komutanımızı kocaman tebrik ederken, değerli Emine Hanımı da bir o kadar tebrik etmek isterim.
Kitap gerçekten çok güzel ama asıl güzel olan sizlersiniz "Yürekleriniz." Şu küçücük ekran karşısında yazdığınız pıtır pıtırcık kelimelerle doğup, zaman zaman bizlerin gözlerini dolduran, zaman zaman güldüren sevinç ya da hüzün çeşmeleriniz.
Yüzlerinizi görmediğimiz, sesinizi duymadığımız, bilmediğimiz, tanımadığımız ama yeri gelip kızdığımız, gücendiğimiz :)
Yine de her yazısını, şiirini okumadan geçmediğimiz!...
İyi ki var dediğimiz, ne güzel yazmış diyebildiğimiz, sahiplendiğimiz... Kefenli ya da Kefensiz her hayat bizimdir.
İyi ki varsın Komutan, hep ol, iyi ol.
Saygıyla.
Yine taptaze bir eser değerli dostumuz, arkadaşımızdan.
yürekten tebrik ediyorum ve devamını diliyorum arkadaşımızdan...
Vefalı yüreğimiz kankama da çok teşekkür ederim. Onun sayesinde dostlarımızın
değerli eserlerini öğreniyoruz...
Emeği geçen tüm dostlarımıza ve bizleri burada bir aile olarak toplayıp, kaynaştıran Edebiyat Defteri
sitemizede teşekkür etmeden geçemiyeceğim...
Nice arkadaşlarımıza mektep vazifesini ifa etti ve etmeye devam ediyor.. sağolsunlar...
Hep başarılara...
Selam ve saygılarımla... uzaklardaki gariban arkadaşınız...
.
direnis tarafından 7/2/2013 9:26:15 PM zamanında düzenlenmiştir.
Değerli ablam yine dostluğunu, vefâkârlığını göstermişsin.
Edebiyatdefteri.
Sanal alemde onlarca edebiyat sitesi tanıdım, ama edebiyatdefteri gibisi yok, bu yüzden yedibuçuk yıldır buradayım, bu yüzden yalnızca burada yazıyorum.
Tacettin abim, komutanım.
Burada tanıdığım en olduğu gibi adam, en çıkar gözetmeyen en yapmacıksız dost.
Kitabı hayırlı uğurlu olur İnşaallah, Rabbin emeklerinin karşılığını bol versin.
Her iki sevgi dolu yüreğe selam ve saygımla.
aynı düşünceyi paylaşmışız fakat siz elinizi çabuk tuttunuz
emine hanım...vefalı yüreğiniz dert görmesin...
Tacettin abinin kitabı da gerçekten harika.
bir çok öyküsünü sitede okuduğum halde
tekrar okumak ve de bir kitap olarak okumak
daha keyifliydi...
gönülden kutluyorum dostluğun tarifini
en güzel şekliyle ortaya koyan kaleminizi.
her dem saygımla.
sevgili Emine Hanım..gerçekten bu site vasıtasıyla kişiler arasında öyle güzel gönül köprüleri kuruldu ki, her ne kadar birbirimizi tanımasak da aynı duyguları hissettik, aynı duyguları paylaştık..sayın komutanım Tacettin YILDIRIM ın ne zaman anılarını okusam kendisine kitap çıkarması yönünde temennilerde bulundum..bana kitabı için önsözü yazma teklifi gelince bu gönül köprüsüne olan inancım daha da kuvvetlendi..kitap neşredilince sanki kendi kitabım çıkmışcasına sevinçlere gark oldum..ben bu kitabı bu gün okumaya başladım ve sizin de belirttiğiniz gibi bir solukta yarısında fazlasını okudum..bazı anılarda gözyaşlarıma hakim olamadım..hakikatten bence herkesin temin etmesi ve okuması gereken bir eser..ayrıca önsözle ilgili yorumuzuna müteşekkirim..kendi adıma şükranlarımı sunarım..vefalı yüreğinize tercüman olmuş bu güzel yazıya mukabil hem teşekkürlerimi hem de tebriklerimi beyan etmek istiyorum..tebrik ve saygılarımla..sağlıcakla kalınız..
Tacettin Bey ile sitede tanışmamızın ötesinde,kızımın kayınpederinin bacanağı olması nedeni ile
yakından merhabamız var.
Adı geçen kitabı imzalayıp bana hediye etti.
Bir solukta okudum ve (eskiden okullarda kompozisyon dersi vardı) okullarda kompozisyon örnekleri diye yardımcı bir kitap olarak tavsiye edilecek güzel bir kitap olmuş.
İlginize çok teşekkür ederim.
Sağlıcakla kalınız...
Ablam benim ne güzelsin. Ve kitabın varlığından yeni haberdar oldum. Siteden uzak kalınca olayları takip edemedim. Ama abim sağolsun adresimi istedi gönderecek. Siteye geldiğimde ilk Tacettin abiyle tanıştım. Bana güzel öğütlerde bulundu. İçtenliği ve samimiyeti asla unutulmayacak kadar değerli. öyle bir temele oturttuk ki abi kardeşliğimizi yaşadığımız sürece güzel anacağız birbirimizi.
Kalemin de yüreğin de var olsun güzel İnsan.
Sevgiler.
İlk paragrafınıza katılmamak elde değil. Kumar için kumarhane gerekirken internet bunu evimize, hatta cebimize getirdi. Öte yandan oyun oynamak kızmabirader ve tavla ile sınırlı iken, bugün akla hayale gelmedik oyunları dünyanın öbür ucundan, tanımadığınız insanlarla oynayabiliyorsunuz. Peki yazmak için neden internete ihtiyaç duyduk. Kağıt ve kalem neyimize yetmiyordu? Dostoyevksi'nin ya da Balzac'ın imkanlarına fazlasıyla sahiptik. O zaman neden interneti bekledik?
Cevabı çok da zor değil aslında. İnternet bize temelde en eksik olanı sağladı: Okuyucu. Hatta öyle bir sağladı ki, kitap çıkarmak bile anlamsızlaştı. Çıkardığımız kitap iki hafta tezgahta kalacak, onda da kitabevinin görünmeyen köşesinde sergilenecek, sonra da paketlenip adresimize gönderilecek (Para vermeden kitap çıkarabilen babayiğitimiz var mı?) Bu iki hafta içinde kaç tane satacak? Halbuki aynı öyküleri sitede yayınladığınızda çok daha fazla okuyucunuz oluyor. Dahası, onların reaksiyonlarını görebiliyorsunuz. Bir yazar adayı olarak da en büyük geri dönüş ise bizim gibi yazmaya çalışanlarla karşılaşmak oluyor. Belki Tacettin Beyin sözünü ettiği 'Bu dağları ben yarattım' ya da 'Ben neymişim!' yaklaşımlarımız da bu karşılaşmalarda törpüleniyor.
Güzel, zevkle okunan bir yazıydı. Elinize sağlık. Saygılarımla.
Öncelikle sizi ve kitabın yazarını kutlarım. Yazın hayatında başarılarınızın daim olmasını temenni ederim, içtenlikle. İlk fırsatta kitabı temin etmek istiyorum.
Darısı kitabı olmayanların başına. belki bir gün, böyle bir şansım olur da, kitabımın tanıtımını, değerli kaleminizden okumak kısmet olur Sevgili Emine Hanım.
Bu arada, sizin gibi vefalı dostu olanlara ne mutlu, gerek şahsım adına gerekse Tacettin Beyin adına bunu dile getirmek istedim.
En güzel dileklerimi gönderiyorum. Kitaba ise bu güzel yolda bol şans diliyorum.
Sevgiyle kalın...