- 1037 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Azıcık Merhamet Yahu...
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Sevgi üzerine çok şey söyledim yazdım…
Bir lahza aşkın kitabını yazdım âcizane ama yinede sevginin ne yana düştüğünü öğrenemedim. Aşk ne yana düşer ki?
Şefkat neydi? Merhamet neydi? Neydi sahiplenmek, kol kanat olmak?
Kütüphaneler dolusu kitap okusak, ciltlerle ansiklopedi bitirsek; eğer şefkat ve merhamet yoksa içimizde ne faydasını göreceğiz kestirmek zor değil.
Bir kere ön yargılarımızdan sıyrılmadan bizden hiç bi şey olmaz kardeşim. Sormadan, dinlemeden öğrenmeden öyle ‘işkembey-i kübra’dan konuşur gibi konuşmak da neyin nesi arkadaş?
Bu iş parasız yapılmaz. Kaç para aldın? Anne’ ye sigorta garantisi verdiler mi? Ben olsam para isterdim, kolay mı kardeşim bebek bu bakımı zor? Vs. vs.
Tekrar sormak gerekiyor sanırım. Nerenizle düşünüp nasıl karar veriyorsunuz Allah aşkına?
Bakın ‘Allah aşkı’ na dedim. Hiç dikkatinizi çekti mi acaba?
Allah var dostlar Allah.
Para dediğin ne ki?
Kızılderili büyük reis yaşasaydı bu gün.
Paranın yenilebilen bir şey olmadığını bir kez daha hatırlatırdı bize.
Sanırım Büyük Reisi yine anlayamazdık biz bu kafayla.
Dünyayı ve üzerinde olup biteni muhteşem bir okuyuşla önümüze seren ‘Kızıl Derili Adam’ın
ne demeye çalıştığını dünyalık biriktirmekten başka bir hedefi olmayan, Allahın kendisini ne demeye yarattığını sorgulayamayan insan nasıl anlasın?
Kızılderili Reisin deyimiyle beyaz adam korkunç bir iştahla sarıldı yeryüzünde gördüğü her şeye ve her gördüğünü de kendinin olacak sandı, onu elde etmek için elinden geleni ardına koymadı. Hiç bitmeyecek bir hazineye konduğunu düşündü. Ne kadarda tatlıydı sahiplenme duygusu. Hem de çok tatlı, öyle ki tadından doyasıya yiyemedi beyaz adam.
Selin’in gelişiyle daha bir aydınlandı önümüz ve insanların neyi nasıl düşündüklerini, nasıl yargılayıp infaz ettiklerini iyi anladık.
- aaa sahi para almadınız mı veriyolaaar?
- Sigorta yaptınız dimi?
- Bende almak isterim kaç paraya bakıyosun?
- Bizim üst kat komşuda almıştı bin tl veriyolarmış her ay.
Allah yokmuş gibi hareket ederseniz böyle sorular sorarsınız karşınızdakine. Ömrünüz boyunca hiçbir işinizi Allah için yapmamış olunca böyle saçmalarsınız işte. Birde ben sorayım onlara para mı diye? O da ne?
Başka bir deyişle bir işe yarıyor olmanın keyfini tatmamışsanız böyle sorar cevabını da sadece “Allah için” diye alırsanız şaşırırsınız.
Başka hiç bir amaç için bu acıya ve uğraşa değmez trilyon verseler gece yarısı uykunu bölüp onunla ilgilenmezsin. Dadı, hizmetçi, hamal, öğretmen, şoför, aşçı, temizlikçi, hastabakıcı, en büyük hayran, en sadık dost, en yakın arkadaş olmak para için yapılacak iş mi?
Evden içeri girdiği andan itibaren sadece onun için yaşamak için kendini ikinci plana atmak kolay değil. O yedikçe doymak, o uyudukça dinlenmek, hep savaşmak, onun için umut etmek geleceğe dair hayaller kurmak onun adına üzülmek, sevinmek, kızmak hangi parayla yaptırılabilir ki bir insana?
İşte sen yapabiliyorsan bunu ne mutlu… Bu fırsatı sana veren Rabbine şükret. Sana Aşk’ın ne demek olduğunu öğretmiş ya yetmez mi?
Dünyalık düşünme ve biriktirme sevdasının sonu yok ey beyaz adam…
Bir işe yara. Son nehrin kurumasını bekleme artık…
Çevrenizde annesini kaybetmiş, hatta hiç görememiş çare (SİZ !) kalmış bebeklerin varlığının farkına varma zamanı.
Mustafa Tilci
23.06.13 – Bağlaraltı