- 644 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
NE GEZİ PARKIYMIŞ
Bitmek tükenmek bilmeyen gezi parkı olayları,bu konu hakkında çok şeyler yazıldı çizildi ben yazmamaya karar vermiştim fakat olaylar o kadar büyüdü ki farklı boyutlara ulaşmaya başladı.
Bende duyarsız kalamadım ve aldım kalemi elime, olayların bu denli büyümesinde kimlerin, ne derece etkisi var tartışılır.
Ben bunlardan ziyade genel olarak bakıyorum eylemlere, Ankara Kızılay,da ilk günlerde başlayan olaylarda yakılan otobüsler,sökülen kaldırımlar,yıkılan ve kırılan otobüs durakları,esnafın zararı, atılan biber gazı etkisinin günlerce kızılayı esir alması ve daha bir sürü şey...
Eylem yapılır hak aranır bunlar medeni ülkelerde yaşayan insanların en doğal hakkıdır elbette, fakat bunları yaparken kendi hakkımızı ararken kamu malına bilerek ve isteyerek zarar vermek kanunen suçtur.
Haklı oldupumuz bir durumda bizi haksız pozisyona düşürebilir (amacı sadece gezi parkı eylemleri olanlar istisna) farklı maksatlarla aralarına karışmışların bunları yaptığı aşina.
Kendimize şunları sormalıyız.
Biz kime taş atıyoruz?
Biz kime biber gazı sıkıyoruz?
Ortada savaş mı var?
Düşman kim?
Ne kadar agrasif ve tahammülsüz bir toplum görüntüsü sergiliyoruz merhametten, insaftan, anlayıştan yoksun....
Bize ne zorluklarla armağan edilen bu cennet ülkeyi cehenneme çevirmeyelim, bu karmaşa hiç birimize de yarar sağlamayacak
aksine zararlı çıkan da hepimiz.
Olaylara kişisel değil kitlesel olarak bakmamız gerekmez mi?
Kişisel öfkelerimiz bizi yanlış kararlar almaya zorlayabilir.
İster devlet büyüğü ister sade bir vatandaş kim olursa olsun hırs ve öfkemizi kontrol altına alamadığımız sürece
onun esiri oluruz.
böyle bir durumda da sonuçlarına katlanmak zorunda kalabiliriz, karmaşadan uzak refah içinde yaşayabileceğimiz günlerin olması dileğilye...
YORUMLAR
Bu gezi parkı eylemleri,Türkiye'ye ülkemize neler kaybettirdi,sizde bilirsiniz.Ülkemizin itibarını,güvenirliğini.Avrupa ülkeleri ve Amerikan televizyonları,canlı yayınlarla ülkemizde yaşanan kargaşayı,kavgaları,biber gazlarını falan filan ben aynen uydudan seyrettim ve içimden bir tiksinti duydum.
Sonuç ne kim haklı çıktı.Hiç kimse.Bu olaylar yaşanırken,mağazaların camları kırıldı.Arabalar,otobüsler yakıldı,harap oldu.Milli servetimizi kendi ellerimizle yok ettik. Bir çok ülkeler hemen tatil rezervasyonlarını birer birer iptal ettiler.Otel işletmeleri,çalışanlar,bütün turizmin yan sektörleri çok büyük bir ekonomik kayba uğradı,çok zarar gördü.Ben Alanya'da yaşıyorum.Haziran ayında turistlerle dolu olan şehir bomboş geçti.Ancak Ağustos ayında biraz canlılık kazandı.Kendi mesele ve sorunlarımızı çok yazık ki,konuşarak,anlaşarak,görüşerek çözemiyoruz.Kaba kuvvet,yakıp yıkmak hangi sorunları çözebilir ve çözmüştür.Hiçbir şeyi.Ölen ve yara alan kardeşlerimiz bizim insanımız,canımız değil mi?Biz birbirimize,haklarımıza böylemi sahip çıkmalıyız.Özellikle Avrupa ve Amerika eminim ki,bu olaylar karşısında kıs kıs gülmüşler ve keyif yapmışlardır.Bence bu olaylar,bizim için büyük bir tuzaktı.Bu tuzağın içersine milletçe düştük ve milletçe zarar gördük.Düşmanlarımızın ekmeğine yağ sürüyor,onların bizleri yok etmeleri ve sömürmeleri için onların işini epey kolaylaştırıyoruz.Melisa Hanımın yazısına katılıyorum ve düşüncelerine hak veriyorum.Saygılar.Ali.
birincisi yazı gayet medeni haklı taraflarınız var lakin başlık.hiç olmamış
ikincisi halkımız medenice eylemini yaparken canice saldıranların kim olduğu da belli
o vakit eylemciler kendilerini korumak zorunda lakin eylemcilerin ne biber gazı ne toması ne silahı var ellerinde ..
bu yüzdendir ki barikat kurmak zorundalar
doğrudur kamu malına zarar verilmiştir
lakin abartanlar zaten ortalık karıştıran sivillerdir !
Dün Adalet Bakanlığı'nın mülakatına katıldım ve kaybettim. 55 kişinin içinden 11 kişi seçtiler ve seçilenlerin hepsi Gülen Cemaati üyesi. Hiçbirisinin de sınav puanı benimkinden yüksek değil. Mülakatı yapan Başsavcıyı kime şikayet edebilirim, çığlık atsam kim duyacak şimdi, söyler misiniz? Benim gibi haksızlığa uğramış ve o an için susmak zorunda olan insanlar tepkisini bir şekilde dile getirmiş, ne var bunda. Sizin gibi insanların işine olayı sadece Gezi parkına indirgemek, ve bununla alay etmek düşüyor. Başka birileri çoğunluk oyu aldığında başörtüleri üniversitelere sokmamakta haklı mıydı acaba. Polis sınavlarında da aynı tarikatın oyunları dönüyor. Hiç düşündünüz mü polise taş atanlardan bazıları bu haksızlığa uğramış da tepkisini şimdi dile getiriyor olabilir mi?