Çalışmanın armağanı eşittir tembelliktir

• 9 Haziran 2013 Pazar 15:47:12

İlkbahar,yaz mevsimi için hazırlıklarını yapıyordu. Ağaçlar, çiçekler rengarenk kıyafetlerini çıkarmış, güneşin yolunu gözlüyorlardı. Selda ise, tembellik ile üşengeçlik arasında sıkışmanın yorgunluğu içerisindeydi. Gece geç saatlere kadar oturuyor, gündüz ise, adeta yatakla bütünleşmişcesine kalkmak nedir bilmiyordu. Oysa üniversiteye giderken, okulun en çalışkan öğrencilerinden birisiydi. Şimdi ailesinden uzak olmanın tatlı bir yanı vardı. Bu durum ilk zamanlar tembelliği güzel kılıyordu. Ta ki bir gün hazır paralar suyunu çekene kadar... Yani ailesi para göndermeyi kesmişti. Böylelikle Selda’yı tembellikten çekip çıkarmayı düşünüyorlardı. Çünkü üniversiteli Selda’yı çok özlemişlerdi.

Bir gün bankaya gittiğinde öğrenmişti. Tam o sırada telefonuna mesaj geldi. Şöyle yazıyordu:

"Kızım artık hayata dönmenin zamanı geldi. Biz yarın bir gün dünyadan göçünce, sen boşlukta kalma diye, para göndermedik.İleride bize teşekkür edeceksin. Seni çok özledik. Ailen." Bu mesajın dalgınlığıyla karşıdan karşıya geçerken, hızla gelen bir arabanın korna sesiyle kendine geldi ve kendini zar zor kaldırıma attı. Bu olay kendisine gelmesine yardımcı olmuştu. Aylarca iş aradı. İhtiyaçlarını giderebilmek için bir çok geçici işlerde çalıştı. Çalmadığı kapı kalmamıştı. İnternette açtığı blog sayesinde web tasarımı yapmaya başladı. "Daha önce niye bunu düşünmedim?" diye hayıflanır.

İki sene içerisinde işlerini ilerletir ve yaptığı çalışmalardan oluşan bir sunum hazırlayarak bir şirkette çalışmaya balar.Sonra ailesinin gönderdiği mesaj aklına gelir. İşte o an yıllık izninin bir bölümünü kullanmaya karar verir. Aldığı hediyelerle ailesinin yanına ziyarete gider. Çok çalışıyor, sabahladığı zamanlarda oluyordu, ama artık tembelliğin verdiği yorgunluk yoktu üzerinde.

Anlamıştı ki, tembellik aslında, hayatın ta kendisi değil, çalışmanın verdiği bir armağan olmalıydı. Selda’da armağanı hak edenler arasına katılmıştı. Bunun için ailesine ne kadar teşekkür etse de azdı. Ne de olsa şu an bu konumdaysa, bunu ailesine borçluydu...