- 460 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Ah Şu Çocuklar!
AH ŞU ÇOCUKLAR!
İsmail Ünal.Namı diğer Zaptiye.Fırça saçlı.Bir tek teli tüyü dökülmemiş. Maviye çalar, çakır gözlü.Eşi Fadime hala bu sebepten “Çini” der Zaptiye’ye.Orta boylu,tıknaz.Boğazına düşkün.Muhteşem bir göbeği var.Yediğini inkar etmiyor sizin anlayacağınız.Her Boğazlıyan dönüşü bir işkembe (karın) getirir,eliyle pişirirdi.İnancınız olsun tek başına yerdi.
Almanya’dan kesin dönüş yapınca bir kamyon aldı.Nakliyeci oldu.Kendi şoförlüğü pek yok.Şoför tutuyor.Zaptiye’yle geçinmek her babayiğidin harcı değil.Sık sık şoför değiştirir.Oğlu Erdeniz yeni yetişip geliyor. O da takılıyor bunlara.Muavin.Şoförlüğü çekirdekten yetişme.Direksiyon başında öğrendi işi.Sonradan olma değil. İyi bir sürücü oldu Erdeniz. Şimdilerde direksiyon sallamaya devam ediyor.TIR’la boy ölçüşür bir kamyonu var.Mevsimine göre pancar,hububat vb. taşır. Güzel yurdumuzun dört bucağını gezmiştir.Sorun anlatsın:Nerenin neyi meşhur? Yol boyunda nerede mola verilir? Nerenin hangi yemeği yenir?..Bir bir sayar döker.
Zaptiye Kaptan seferde değilse tarla işiyle meşgul olur.Bostan sular.Ekin saçın...Bir dakika boş durmaz. Boş duranı da sevmez.Sabahları erken kalkar. Fadime haladan önce...Girer mutfağa.Çayı koyar ocağa.Bazen unutur.Hatırlayınca gelir. Çaydanlıktaki su fokur fokur.İsmail emmi başlar fındık kırmaya:
“Kaynana yatıyor,gelin yatıyor.Çaydanlık mutfakta göbek atıyor.” Sesi de gür.Dışardan duyulur. Bazen duvarları yumruklar.Fadime halamız uyanır.Çıkışır Zaptiye’ye:
“Allah canını alsın.İvedine n’oldu? Patlamadın ya...”
Fadime hala ekmek yapmaya niyetlendi.Çakırın Şaban’ın gelini Seyhan’dan söz aldı.Seyhan Gelin güzel yufka açar.Güzel ekmek yapar.Hazırlık yaptı halamız. Hamır (hamur) şafak vakti yoğruldu.Tandırın başına sap saman kondu.Saçkılık.Erkenden işe başlandı.O zamanlar Seyhan’ın çocukları Bayram’la Ahmet küçük.İkisi de yaramaz mı yaramaz.Sırtap mı sırtap.Hani derler ya taşı havaya atıp başlarını altına tutacak derecede.Doğrusu Seyhan ve Ferat çok uğraştılar.Bir türlü bu iki afacana baş gelemediler.
İsmail emmiyle komşular. Zaptiye bu iki yaramazdan hiç hazzetmiyor.Çocuklar da Zaptiye’nin zayıf tarafını almış.O neden huylanırsa onu yapıyorlar.
İsmail emmi tandırlı eve geldi.
”Kolay gelsin,bereketli olsun.” dedi.Baktı ki Seyhan ekmek yufka açıyor.Her bir yufka çarşaf gibi.
“Gız Fadime iyi ki Seyhan’ı almışsın ekmek için.Ellerine sağlık ne güzel ekmek açıyor.Lakin o çocukları yok mu...”
Fadime hala kızdı:
“Allah canını alsın çini... Seyhan ne yapsın? Onun elinde ne var?”
İsmail emmi alttan aldı:
“Seyhan, iyi gelin.Evet....Güzel ekmek yapıyor.Evet...Ah o çocuklar!..”
Seyhan güldü:
“Nörüyüm (Ne yapayım) İsmal emmi?..Çocuk işte.Laf anlamıyor.Söz dinlemiyor.”
Fadime hala Seyhan’ın gönlünü aldı:
“Sen buna bakma gızım.Yarın o çocuklar akıllanır.Birer babayiğit olurlar. Bu bizim akılsız herifi utandırırlar.” dedi.