- 2287 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
Ayrılıklar Ölüm Kokar
Bir gece yarısı yıldızlardan ayrılmam gerekiyordu. Acı bir neşe sıktı avuçlarımdan. Açık bir kapının ardında ağladığını gördüm düşlerimde… Saniyeleri bir bir aşıp, yıldızları düşürüp eteğimden, sana geldim yar. Ardına kadar açık olsa da; umutlarımı vurdum kapına. Nerdeyse soluğunu duyacakken yüzümde, paltosunu giymiş üşüyen bir gece takılıyor geçmişi olmayan sevdamın peşine. Gözlerime kadar karanlık içindeyim oysa. Buz gibi bir esinti yüreğimi titreten, içimde bir yer kanıyor.
Düşüncelerimi durdurabilseydim keşke…
Sen ve ben… Birbirimize benziyoruz sadece. Gözlerin, benim gibi yalnız. Gözlerime baktıktan sonra daha bir batmış yalnızlığın derinlerine yüreğin. Düşlerine ortak ettiğinden beri adımın harflerini, gözkapaklarını özlemin ateşiyle kapıyorsun tatlı uykulara… Hayatının anlamını bulurken hayatımda; ne yüreğimi eline alabiliyorsun, ne de bırakıp gidebiliyorsun bu deli nehrin karşı kıyısına.
Çok şey istemiyorum aslında…
Bütün bir ömrümü dağlasın dilerse bu sevdanın ateşi. Sonbaharın kocaman yaprakları uyandırsın sözlerimi suskulardan. Lakin uyu sen, kıyamam. Umutlu düşlerden uyandırmak istemem seni. Gözyaşlarının mektubunu kirpiklerinden alıp, gece sabaha varmadan ayrılacağım yanından. Okumaya cesaretim olmayan mektubunu yüreğime bastıkça toprak kokacak hüzünlerim. Bayramsı günlerin arifesinde yüreği sana acıkan bir yolcu gibi varamayacağım gözlerine biliyorum.
Yüreğime bastığım sözlerini okumaktan alıkoyuyorum yine kendimi. Ben kurguluyorum cümlelerini bir bir… Gözlerimi kapatıp bendeki yüreğini okuyorum kendime. Önce gözlerini, sonra gülümsemeni görüyorum. İçlenişimi duyman gerek sevgili. Öyle uzun zaman oldu ki gözlerini yüreğime sürmeyeli…
Hadi gel ne olur…
Bensiz sevdalarda işin yok senin…
Kanayan yüreğimi yasla nefesine. Renklerim olsun istiyorum… Kırmızı harfler getir gelirken, ceplerindeki mavi boncuklarla nazardan korurken sevdamızı, hiç yaşanmamış pembe düşlerimizi salalım gökyüzüne. Bir nefeste içeceğin su gibi bak demiyorum bana. Gökkuşağını dolarken belime, yüzünü çevirme yüzümden yeter yar.
İmgelerini ıslatırken gülüşlerim, her harfine kurban ettiğim bu tatlı canıma kıyma gidişlerinle. Cümleleri yazan ellerimi al sıcak biriktirdiğin avuç içlerine, bırak sözcükler kağıtlarda kalsın. Sen gülen gözlerimde kal, gitme…
Gözlerini gözlerimden ayırma ne olur
Düşlerime sırtını dönme sakın gitme yar
Her gidiş suskun bir ayrılığa göz kırpar
Ve unutma, her sevdalı ayrılık ölüm kokar…
Mart 2008
Ayşegül TEZCAN
YORUMLAR
Hadi gel ne olur…
Bensiz sevdalarda işin yok senin…
Kanayan yüreğimi yasla nefesine. Renklerim olsun istiyorum… Kırmızı harfler getir gelirken, ceplerindeki mavi boncuklarla nazardan korurken sevdamızı, hiç yaşanmamış pembe düşlerimizi salalım gökyüzüne. Bir nefeste içeceğin su gibi bak demiyorum bana. Gökkuşağını dolarken belime, yüzünü çevirme yüzümden yeter yar.
Her zaman ki güzellikte, canım
yine tatı damakta kaldı..
yüreğine sağlık
"paltosunu giymiş üşüyen bir gece"lerde gözlere kadar çöktümü zifiri karanlık, fani olan her şeyi bir kenara bırakıp yürek yordamıyla sabır kalkanını kuşanacağız.
"Gözlerini gözlerimden ayırma ne olur
Düşlerime sırtını dönme sakın gitme yar
Her gidiş suskun bir ayrılığa göz kırpar
Ve unutma, her sevdalı ayrılık ölüm kokar…"
yüreğine sağlık üstad ..... çok beğendim tebrikler
beyzade tarafından 4/2/2008 1:04:19 AM zamanında düzenlenmiştir.
Söyleyecek söz az kalır, aciz kalır.
Okuyor ve yaklaşan baharın kokularına ulaşmak için pencereden bakıyor, ayrılığın o hazin kokusunu çekiyorum içime bahar yerine... olsun, baharı, hüznü satırlarda okumakta bahar gibi...
Kutlamam öyle çok ki, günüme seçiyorum ''Ayrılıklar Ölüm Kokar'' adlı yazıyı... gün seçkisi yapıyorum kendime.
Sevgiyle.
Çok şey istemiyorum aslında…
Bütün bir ömrümü dağlasın dilerse bu sevdanın ateşi. Sonbaharın kocaman yaprakları uyandırsın sözlerimi suskulardan. Lakin uyu sen, kıyamam. Umutlu düşlerden uyandırmak istemem seni. Gözyaşlarının mektubunu kirpiklerinden alıp, gece sabaha varmadan ayrılacağım yanından. Okumaya cesaretim olmayan mektubunu yüreğime bastıkça toprak kokacak hüzünlerim. Bayramsı günlerin arifesinde yüreği sana acıkan bir yolcu gibi varamayacağım gözlerine biliyorum.
Yüreğime bastığım sözlerini okumaktan alıkoyuyorum yine kendimi. Ben kurguluyorum cümlelerini bir bir… Gözlerimi kapatıp bendeki yüreğini okuyorum kendime. Önce gözlerini, sonra gülümsemeni görüyorum. İçlenişimi duyman gerek sevgili. Öyle uzun zaman oldu ki gözlerini yüreğime sürmeyeli…
Hadi gel ne olur…
Bensiz sevdalarda işin yok senin…
.....................
Yorgun gecelerin tül perdelerini aralayıp sonsuzluk düşü kurarken uykular kaçar gözlerimizden ve bir tatlı esinti dolar içimize. Küllenen anıların gül dudaklarına hiç konmayan dudaklarımızla ve yaşam yollarındaki yorgun adımlarımızla bir sızı kemirir bazen içimizi ve biz o sızıların bekleme nöbetlerinde göğsümüzdeki huysuz çocuğu inadına bağrımıza basarız...
Tebriklerimle şaire. Müthiş bir yazı okumak kaleminden harika bir duygu...