- 686 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
KARS YOLCULUĞU 2
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Mayıs ayın sonuna geldik hala karlı dağlar hava oldukca soğuk.Beş altı bayan geldi şöförün beklediği arabamız hareket etti.
Gözlerimle etrafı tarıyordum,daha doğrusu eski Erzurumu arıyordu gözlerim.Beton yığınıydı hep gördüklerim belki daha içerleydi o tarihi yapılar..
Yine ayni manzara ağaçsız dağlar,yeşil tepeler arasında yol alıyorduk .Köprüköy adına yakışır biçimde tarihi bir köprü.
Horasan derken kaptanımız :
-- Sarıkamışta varmı inecek dedi.
Sarıkamış demek ki iç kesimdeydi.Yol ayrımından içeriye doğru hareket edince sevindim çam ağaçları görünce.O kadar yoldan sonra orman görmüştüm.
Girişte kayak merkezini geçmiştik,askeri bölgeyi geçiyorduk eski taş koğuşları gördüm.Kim bilir o seksen binden kaçı burada yatmıştı..
Yoldan binen bayanlar demek ki buralıymış onlar indiler.Terar geri döndük ana yola.
Bizim için canlarını veren yiğitlere dua göndererek aklım orada kalarak ayrıldık..
Selim’e doğru yol alıyorduk.Daha önce görev yaptığım yerde arkadaşın hanımı buralıydı.O anlatmıştı bizde kaz çok olur kesip temizleyip ipe asılır hava soğuk olduğundan uzun müddet bozulmadan kalırmış doğal buz dolabı..
Kırkağaç kavunları geldi aklıma onlar da uzun zaman kalırlardı bozulmadan.
Kars levhasını görünce Kars’a geldiğimizi anladım.Girişte şeker fabrikası vardı ,ekinler desen on santim boyundaydı bizim oralarda neredeyse biçilecekti..
Yanımdaki amca buralarda fazla bir şey yetişmez demişti.Daha önce duymuştuk balı peyniri meşhurdu .
Artık serhat şehri Kars’dandım.Şehir yeni yapılarıyla dikkat çekiyordu caddeleri büyük ve düzgündü .Hava kapalıydı soğuktu ama hazırlıklı gelmiştik soğuğa karşı kalın giyinmiştik.Oğlumla buluştuk Türkiyenin diğer ucunda..
Ani harebelerin merak ediyordum,nerede diye.Oğluma oraya dolmuş varmı bir sor bakalım dediğimde babam oraya gitmek istiyor diye bir araba kiralamış bir bakıma sevindim ama atalık işte çok parası gidecek diyede üzülmüştüm.
O gelmeden biz uzakta olsa resimlerde gördüğüm Kars kalesinin resmini çektik.
Kiraladığı arabaya atladık yola koyulduk,levhada 45km yazıyordu.
Çolaklıya varmadan uzaktan harebeler gördük.
Kale kapısından içeri girince birden eski harebelerle karşı karşılaydık.Kilise ve kule gibi bir yapı dikkatimi çekmişti yanına gidince camii minaresi olduğunu gördüm gövdesinde Allah yazısı vardı.Kars şiirimde yazdığım gibi Türkiyeyi en iyi orası anlatıyordu.Cami ve kilise yıllar öncesi ve günümüz.Hoş görüyü ne güzel temsil ediyordu..
Bir ara oğlum telofona mesaj geldi okuyun bakın dediğinde şaşırdık.
Ermenistana hoş geldiniz yazıyordu..
Çıkışta bekçiye sordum
---Karşıdaki karlı dağlar neresi.
--Ermenistan Alagöz dağları .
Alt taraftaki sağlam kiliseye girince duvardaki resimleri görünce şaşırdım,günümüze kadar bazıları gelmişti .Ama ne yazık ki insanlarımız hatıra diye güzelim tarihi eserin üzerlerine hatıra olsun diye kazıyarak ismini bilmem nereden diye, geliş tarihini yazmışlar.Turistlerin sesini duyunca o çirkinliği sanki ben yapmış kabahatli gibi oradan kaçtım..
Karsa dönerken Ardahan yakınmış birde orayı görelim dedik.Yağmur karşıladı orada ufak bir yer Karsa göre..
Yemekten sonra geriye döndük Karsa.
Gitmek için bilet alalım dedik ana caddeki yazahanelerin birinden.Bilet kesmedi adımızı telofonumuzu yazdı bilet arabada dedi
Sabah erkenden geldik arabayı kaçırmayalım diye..
Küçük bir arabayla Erzuruma gidecektik,arabada firma yazısı yoktu.Arabada şöför söyledi.
--Başkanınız şu hep beraber araba tuttunuz Erzuruma geziye gidiyoruz.
Şimdi olay anlaşılmıştı,isimlerimizi yazdılar listeye altını başkan imzaladı.Ondan giderken beş lira ucuza gidiyorduk bilet fiatından..
Horasana kadar geldik birkaç yolcu indi.Kaş ile göz arasında bir teyze arabaya binmişti.
şöför
---Teyze yolcu almıyoruz dediyse de.
Teyzenin ineceği yoktu ,sonunda
--Teyze bu araba Muş’a gidiyor Erzuruma gitmiyor.
Teyze homurdanarak indi sonunda hareket edince.
---O yolcu bizim hakkımız değildi ,zaten şöför arkadaş gözlerimin içine bakıyordu almamız ayıp olurdu o onun hakkıydı..
İçimden helal olsun şöföre dedim.
Arabamız yarım saat rötarlı kalkınca yolcular yakınıyorlardı hastahaneye, şuraya geç kaldık diyorlardı.
Bizde garajda ineceğiz dediğimde.
---Ağabey görüyorsun geç kaldık arkadaşın rendavusu varmış hastahaneyle.Sizi kavşakta indireyi zaten garajda çok yakın hemen aşağıda..
Arabadan inince o aşağıda dediği yol bitmiyordu git gide.Bu yapılırmıydı bize .Yapılmıştı
işte...
YORUMLAR
Çok hoş bir gezi yazısı olmuş.
Erzurum'a çok gitmişliğim vardır.
Severim dadaşları.
İnanılmaz misafirperver insanlardır.
Mesela;
Erzurum'da birine adres sorarsanız, asla size tarif vermez.
Tutar kulunuzdan aradığınız adrese götürür.
Bir deneyin isterseniz.
Sarıkamış'a kadar gitmişliğim vardır.
Ama Kars'a yolum düşmedi.
İnşallah biz de görürüz gün gelir.
Güzel anlatımınızla birazcık tanımış olduk.
Devamını bekliyoruz efendim.
Erzurum meğer dağların arasında koca bir ovaymış ve ağaç çok az var daha yeni gördüm çok şaşırdım .Kentleşmiş her yer Ankara gibi taş dolu:( insan memleketi olunca seviyor galiba.Dağların arkası da Rize nin yaylaları en çok o dağların ardını sevdim çünkü orası da benim memleketim:)Güzel bir yazı olmuş nedense hep yaparlar bunu az var biraz yürüyün git git bitmez:))Selam ve saygılar
Hasan üstadım, sadece adlarını duyuyoruz, ya da gazetelerden, kitaplardan okuyoruz bu gördüğünüz yerleri. Tahmin ettiğinizden daha mı güzel, yoksa menfi mi? Bunu hem doğa , hem de insan için düşünebilirsin. Verdiğiniz bilgiler için teşekkür eder,tebriklerimi iletirim.Saygı ve selamlarımla...