GAYBANA GECELER

• 27 Mayıs 2013 Pazartesi 15:22:42

Bu coğrafyada ebeveyn takımı çocuklara cinsel eğitim nasıl verir?
Verir mi desenize.
Çocuklar kulaktan dolma, sohbetten araklama yalan yanlış bilgilerle öğrenirdi bizim zamanımızda.
Şimdi "İnternet" denilen akrabamız bizden daha alakadar oluyor çocuklarımızla. Sağolsun bilgi dersen bilgi, sevgi dersen sevgi, dert de dinliyor.
Sevgili bile buluyor. Eğer "ruh ikizinizi" bulamamış iseniz, bir miktar kan ve idrar gönderip tahlil neticesinde size uygun "Ukraynalı " hatunun adresini ve fotoğrafını gönderiyor. Boydan, önden arkadan, yandan, alttan çekilen resimlerde beğendiğin "Ruh ikizini" tıklayıp anında ısmarlayabiliyorsun. Şükürler olsun. Sonra bir İmam Nikâhı hayırlısıyla, avrat ebeni halledip seni soyup soğana çevirinceye kadar "kocaciym" deyip geziyor peşinde.
Sonra, sonrası bizim Fuat abinin başına gelen gibi oluyorsun.
Fuat abi eşiyle pek anlaşamazdı. Yok, o kadar kötü de değildi hayatı. Yemeğini yapar, ütüsünü, mütüsünü de hallederdi eski hanımı.Mütüsünü de elinden geldiğince n’apsın kadıncağız.Üç çocuk doğurmuş ,büyütmüş,yıkamış,paklamış,evlendirmiş.
E,şimdi eski oldu. İki yıl önce boşandılar.
Kadın haklıydı ya,Fuat abiye bakarsanız "kariluk vazifelerini yapamayi" diye mızmızlanıyordu.
Fuat abinin de "kocalık vazifelerinden" imtina ettiği,pek o işleri beceremediği,anlayın işte "performans şüşük" vaziyette kahvehane köşelerinde gece yarılarına kadar belgeseller izleyip(Vahşi Kediler-Savannahın Avcıları-Bir de altı kilosu elli lira karakovan balı reklamları),hanımının uykusunun geldiğine kanaat getirince eve giden bir muhterem zattı.
Bir gün arkadaşının emlâkçı dükanında internet sayfasında "Sevenleri Buluşturuyoruz" sayfasını görünce gözleri ışıl ışıl oldu. "Ha bu sayfayi bir daha aç bakayim ula" deyince Fuat abiyi işletmekle hayatı geçiren emlâkçı Ruhi Temiz sayfayı önüne döküp "beğen abi,hemen getirtelim" diyor.Önce şaka şenlik derken iş ciddiye biniyor ve Fuat abi gözüne kestirdiği sarışın uzun boylu Ukrayna’lı dilbere bir mesaj gönder,yor.
Mesajda "Araduğuni bulamamiş,bulduğini beğenmemiş,beğenduğuni şimdi görmiş ben,sağa hasta oldum" diyor.
Ertesi gün Temiz Emlâk hayırlı iş için gelen ziyaretçilerin de katılımıyla tam kadro ( kahvede ne kadar boş,puşt varsa orda) Fuat abinin mesajına gelecek cevabı görmek için Ruhi Temiz’in makineyi açmasını bekliyor.Makine dediğim bilgisayar,Ruhi şifre koymuş başkası açamıyor makinesini.
Didi lakaplı, köşedeki büfeyi işleten adamın ( adama da ayıp oldu, lakabını söylemekten adını unuttum, tüh!) cep telefonu çalıyor. Telefonu açıp elini ağzına götürüp “yok be annem daa meşaz gelmedi be ya, gelince ben sana aber vercem be ya “ dediğini duydum.
Vay be bütün mahallenin haberi olmuş!
Makine açılıyor,millet abanmış Ruhi’nin üstine ,kızıyor tabiatıylan eml3akçı “Açılın ya hu,maymun mu oynatıyoz bura’” diye fırçalıyor milleti.
Fuat oradan bakıyor, şişe dibi gözlüklerin arkasından, billahi maymun gibi hem de. “Bir mesajınız var” diyor makine kırmızı yazı ile.
Didi telefona sarılıyor “Alo kızım annene söyle meşaz gelmiş, aberi olsun”
Bahriye teyze balkondan püskürüyor “Bu kavat benlen evlendiğinde hiç bi bok bilmezdi. Gerdek gecesi ‘bekâretin bozulursa toktora gider hallederiz marak etme ‘ dediydi. Şimdi elin gavır orospusuylan beni yaldatıyo” diye çamaşır asan komşulara yayın yapıyor.
Sesini duyan kolu komşu da yıkanmış yıkanmamış bir iki çarşaf kapıp balkona fırlıyor.
Fuat abi meşaza cevap veriyor “ Malım mülküm yoluna feda olsun yeterki bağa he de”
Ukraynalı afet mesaj gönderiyor “hi”
Ağzı kulaklarında Fuat abinin. Altın dişlerindeki beyaz peynir (yarım yağlı) artıkları bile daha bi parlıyor sanki.
Vallahi bir işim olmasaydı anlatırdım daha fakat çıkmam lazım .Artık yazın devam ederiz .
Ha bu arada Fuat abi şu anda kendi deyimiyle “gıy” olmuş. Geçen Taksim’de rastladım.Bir acayip giyinmiş,saçlarını arkaya taramış,eskisi gibi kirli sakal gezmiyor.beni fark edince yanıma geldi “ulan Erol değil misin sen? Ne kadar tatlı olmuşsun deyip yanağımdan bir makas almaya teşebbüs edince elini tuttum “Fuat abi sana ne olmuş böyle “ dedim.
Bana sırıtarak “ya ben gıy oldum” dedi.
Nasıl abi “gıy “oldun dedim.
Nasıl olduğunu anlatamam da oldum işte.
“Abi o dediğin “gay” olmasın sakın” dedim kızdı “o yazılışı salak “ dedi “okunu ‘gıy’”
“Yani sen harbiden ibne oldun da İngilizcesinden yani” deyince asabileşti ağza alınmayacak küfürler etti.
Yarın devam ederizitabi merak ettiyseniz.

( This is true story,I haven’t sherref ki )