- 1015 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
ÇORAK GÖNÜLLERİMİZDE AÇAN GÜLSÜN EFENDİM (S.A.V)
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Kararan yollarımız vardı. Karanlık gecelerimiz… Boşluktaydık habersiz. Yetim kalmıştı huzurumuz, unutmuştuk kardeşçe yaşamayı, hapsetmiştik sevdalarımızı zindanlara. Güneşsiz kalmıştık.
Kararan yollarımız seninle aydınlığa kavuştu. Gençliğim, hayatım hayatınla aydınlığını buldu efendim. Yüreğimizin kumları sevgisizlikten, kinden çoraklaşmıştı. Yüreğimizin çölüne rahmet rahmet yağdın. Sonbaharda yapraklarla birlikte döktüğümüz sevdalarımızı bahara ulaştırdın. Sen sevgisizlikten üşümüş yürekleri kendi sevginle sardın sarmaladın.
Öyle bir geldin ki vuslata koştu yürekler. Rüzgâr, vuslatın bestesini mırıldanıyordu. Hiç yağmur yağmayan Mekke sokaklarına, sevinç gözyaşlarını döküyordu sema. Kutlu bir peygamberin doğuşuna tanıklık ediyordu âlem. Kinden, kötülükten yosun tutan Mekke’yi, gül kokusu sarıyordu.
Gençliğin de bir çocuk masumluğunda bir o kadar temiz ve iffetli. Mekke halkının kötülüklerine inat sen her daim sakin ve yumuşak tavırlarınla ilgisini çekiyorsun Mekkelilerin. Bu dikenli, tehlikeli çamurlu yollardan, hiç kirlenmeden alnı ak, ay gibi parlak olarak çıkıyorsun. Sana çamur atanlara inat gül sunuyorsun onlara. Herkes sana meftun olmuş. Herkesin dilinde bir isim El-Emin. Mekke sokakları bu isimle yankılanıyor. Şaşılacak derecedeki doğru sözlülüğün ve güvenirliliğinden dolayı bu isim veriliyor sana.
Mekke sokakları şimdi sel sularıyla kaplandı. Yıllarca süre gelen rahmet damlaları Kâbe’yi büsbütün sarmış ve duvarlarını çatlattı. Mekke halkını müthiş korku ve telaş sardı. Bunun üzerine Kâbe’nin
yeniden mimarına karar veriliyor. Sel suları çekilince inşaata başlanılıyor. Bina, Hacerû’l Esved’in konulacağı yere kadar yükseltildi. Ancak, bu mübarek taşı yerine koymada kabileler arasında anlaşmazlık çıktı. Mekkelilerin ihtilafını yaşıyor âlem. Yüreğimiz bir kavganın eşiğinde hatta tamda kavganın içinde. Ortalığı bir kargaşalık kaplamış. Sisli bulutlar sarmıştı Mekke’yi. Her an çarpışma bekleniyor. Çarpışma vuku bulursa, çok kişi hayatını kaybedebilir, çok mal telef olabilir! İnsanlık gözlerini Benî Şeybe Kapısına dikmiş bir kurtarıcıyı, çare bulacak bir hakemi bekliyor.
Uzaktan fark ettiler seni efendim. Önce kokundan tanıdılar. Kokun bir gül bahçesini anımsatıyordu. İnsan huzur buluyordu. Böylesine güzel koku nasıl hissedilmezdi ki? Biraz sonra vakar yürüyüşünle geliyorsun. Mekkeliler sevinç çığlıklarıyla karşılıyor. "El-Emin o! Muhammed o! Onun aramızda vereceği hükme razıyız! “Evet, gelen sendin efendim! Herkesin itimadını kazanmış olan dürüst insan. Merak dolu bakışlar, birden sevinç bakışlarına döndü. Çünkü âdil karar vereceğinden hepsi de tereddütsüz emindiler. Görenler için hakem sensin her meseleyi halledecek, bizi çıkmazdan kurtaracak hakem sensin efendim.
İsmin anıldığında doluyor gözlerim. Sızlıyor yüreğim en derinden. Dilim susuyor şimdi, Kalemim de yazamıyor. Cümlelerim, kelimelerimin eksikliği ile kırılıyor. Hiçbir söz hiçbir kelime yetmiyor seni anlatmaya efendim. Kifayetsiz kalıyor cümlelerim. Cümlelerimin eksikliği ile kırılıyor hislerim. Susturuyorum kalemi.
Yine gel ve gör ümmetin halini Efendim!
Bize bıraktığın bu emanetlere sahip çıkamadık efendim. Gençliğimize güvenip kılmaz olduk namazlarımızı. Yarına bırakır olduk işlerimizi. Sanki kör olmuş gözlerimiz göremiyoruz doğruyu. Dibi görünmez bir uçurumdayız çıkamıyoruz. Kardeşliğin içini hırs bürümüş o hırsın içinde yitip gidiyoruz. Sarhoşluktan yolda yürüyemez olduk. Fitne doldurduk kalplerimize, Ana, babaya saygı kalmadı bu devirde. İman kalmamış beşeriyetlerimizde. Ne büyük elem efendim.
Sen gel efendim!
Çığlık çığlığa beşeriyet, çiğnenmiş reyhanlar misali hep seni arıyor yetim yüreklerimiz. Uyandır, zindanlara koyduğumuz Yusufi sevdalarımızı efendim! Uyandır, bahtını fedailerin! Uyandır ki doğruyu bulalım! Uyandır ki bu derin uykudan uyanalım!
Sen yine, yeniden gel efendim!
"Esselatu vesselamu aleyke Ya ResulAllah "
YORUMLAR
Keşke bir gelse İslamı unutmuş ümmetleri görse, ahireti unutmuş; dünyaya acıkmış ümmetlerin yüreğine dokunsa, O(s.a.v) bize merhamet nazarı ile bakar inşAllah ama biz günahkarlar O'nun yüzüne bakabilirmiyiz bilemeyiz.... Selam ve dua ile kalbinizde ki Gül(sav) ile cennette buluşma dileği ile...kaleminiz daim olsun