TARİHTEN KALANLAR
Asırlardan beri çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapan ilimiz, hemen hemen her medeniyetin birer izini taşımaktadır. İyon, Roma, Hitit, Frikya, Lidya, Bizans, Selçuklu, Moğol, İnanç Beyliği ve Osmanoğulları gibi pek çok büyük medeniyetten kalan antik kentler, tiyatrolar, hanlar, hamamlar camiler artık birer turist merkezi haline gelmiştir.
Hierapolis( Pamukkale), Antik kent kalıntıları, tiyatro, mezar taşları kalıntıları,
Tripolis( Buldan- Yenice), sur, tiyatro, klise, hipodrom, mezar taşları kalıntıları,
Heraklies( Tavas 9 km yakını), Antik kent kalıntıları,
Tabea( Kale), Antik kent kalıntıları,
Didimen( Tavas-kızılcabölük), Şehir kalıntıları,
Sebestapolis( Tavas-kızılcaköy), Şehir kalıntısı,
Barza( Tavas-Yorga), Şehir kalıntısı,
Beyce Sultan Höyüğü( Çivril), Bakır çağına ait kalıntılar,
Ve burada yer veremediğim ilimizin nice tarihi kalıntıları,
Tüm bu büyüklü küçüklü kalıntılar Denizlimizin ne kadar zengin bir tarihe sahip olduğunu göstermektedir. Peki, biz bu zengin tarihimizin farkında mıyız? Kaç kişi tarihin izlerini merak edip kendi memleketini tanımaya çalışmıştır? Binlerce kilometrelik uzaklardan gelip kendi Atalarının bıraktığı eserleri görmeye gelen turistlerden neyimiz eksik? Tarihe olan bağlılığımız mı, Atalarımızı unutmuşluğumuz mu, merak duygumuzun sınırlı ve boş işlere yoğunlaşmış olması mı? Nedir yani bizi eski ile yeni arasındaki köprüde sabit tutan? Hâlbuki “geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez” deriz her zaman.
Ne üzücüdür ki, bizden öncekileri öğrenme niyeti bile taşımıyoruz. Bu tip tarihi kalıntıların olduğu yerlerin sadece arkeolojik çalışmalar için üniversitelere ait olduğunu kabullenmişiz.
İlimize, ülkemize ve tarihimize sahip çıkmakla geleceğimizin temelini güvenle atabiliriz.
Elvan USUL
26.03.2008
son nokta gazetesi
YORUMLAR
Tarihi kötülemenin moda olduğu bir ülkede,
ki bu ülke en şanlı ve en zengin ve çeşitli tarihelerden birine sahiptir, değerlerin görülmemesi normal karşılanabilir..
çünkü okullarda ninni anlatılır gibi tarih anlatılıyor, ve tarih zorla sıkıcı hale getiriliyor...
ben de buna deli oluyorum...
tarihi bir kez daha hatırlattığın için teşekkürler...
Tek kelime ile müthiş. Bu gençlik ile yarınlarımız gerçekten güzel olacak inanıyorum.
Bu konular kültür işi arkadaşım. Özümüzü benimseme ve aidiyetimizin farkındalığı...
Türkü türkü ANADOLUM diye boşa söylenmemiş elbette anlayana. Dilerim bu ses ve çığlık uzun soluklu olur.
Kendimizi ne kadar yozlaşmış hissetmemiz ile olacak bu da sanırım. Bu değerler hatırlatıldıkça birkaçımızın yüzü kızaracaktır umarım.
Materyalistlik hiç hoş kalmıyor hümanizmin yanında, sırıtıyor adeta.
Değer bilirlik ve sahip çıkma adına ne varsa unutulmuş bu günkü sanallıkta maalesef, ne acı.
Teşekkürlerimle sevgi yüklü saygılarım bu güzel yüreğe.