KÜTÜPHANE NEREYE GİDİYOR
“Kütüphaneler kültür evleridir.”
Çok olmadı tozlu raflarda tozlu kitaplar içinde toz yutmam… Kütüphaneler insana huzur veriyor, neşe veriyor, mutluluk veriyor. Sarı sarı sayfalar ne kadar neşe veriyor insana…
Aramak istediğin konuyu saatlerce araştırırdın, farkında olmadan yeni yeni konular öğrenirdin; bilgine bilgi katardın. Birinci raftan başlardın son raftan çıktığında saatlerini almıştır ama o mutluluk o huzur ne zamanını ne de yorgunluğunu hatırlatırdı insana.
Gençlerimiz ne çabuk ayak uyduruyor teknolojiye ne çabuk bırakıyor kültürünü şeytanın eline… Konu verilirdi bize saatlerce, günlerce, haftalarca araştırırdık, kütüphanelerde sabahlardık en iyi araştırmayı yapmayı en idealist ödevi hazırlamayı arzulardık.
Ya şimdi ki gençler ödev verirsin beş dakika içinde ödev elinde, ne zaman araştırdın ne zaman okudun ne çabuk yazdın? Sorusunu sorduğumuzda ne yazık ki cevap bile alamıyoruz. Sadece yapmak için yapılan ödevlerden, araştırmalardan insan ne öğrenir ne kazanır.
Körleşiyoruz. İnsan okudukça, araştırdıkça huzur alır, neşe alır, mutluluk alır. Ama gençlerimizin ne huzura ne neşeye ne de mutluluğa ihtiyacı yokmuş sanırım. Böyle devam ederse hiçbir zaman da yakalayamayacaklar… Kütüphaneden uzak, kitaplar içinde kaybolmamış insan ne kadar araştırırsa araştırsın nafile; tozu yutup hapşırmadıktan sonra ne yazar…
“Yılan zirveye ulaşırken ne zorluklarla ulaşır. Ulaştığında ise zirvenin kıymetini bilir ve huzur içinde yaşar orada; kartal ise zirveden zirveye uçar, kıymetini bilmez hiçbir zirvenin…Çünkü emek harcamamıştır, zorluk çekmemiştir.” İşte günümüz gençleri de kartalın yaptığını yapmaya çalışıyorlar. Ne kadar kıymetini bilirsin emek harcamadan, zorluk çekmeden… Kütüphanedeki bilgiler birer zirvedir ve zirveye ulaşmak emek ister, sabır ister, çaba ister…
“ Bir kez yolun başlangıcını geride bırakmış ve kitapların ölümsüz dünyasına alışmaya başlamış olan kişi, kısa bir süre sonra yalnız kitapların içeriği ile değil, doğrudan doğruya kitabın kendisiyle de yeni bir ilişki içerisine girer.” (Hermanın Hesse)
Kütüphane denince kitap, dergi bağışlarını da unutmamak gerekir. Belki de kütüphanelerin revaşta olması unutulmuş bir mekân olması da insanlarımızın okumaya teşvik edilmemesidir.
“Bir kütüphane aynı zamanda bir kültür merkezidir. Yalnızca kitap alınıp verilen, okura, araştırmacılara hizmet sunulan yerler de değildir. Kültürün, sanatın, edebiyatın etkinliklerinin de düzenlendiği farklı çok farklı bir mekândır.”
“Milletleri ilerleten ve yükselten, zengin kitaplıklardır. (H.Flecher)”
Umarım hızla gelişen ve hızına yetişemediğimiz teknolojilere –özellikle kütüphane- biraz uymamaya çalışsak, araştırmalarımızı, ödevlerimizi gerektiği gibi kütüphanelerde devam ettirsek hem aydın bir geleceğimiz hem de okuma alışkanlığı kazanmış gençlerimiz ile mutlu, erdemli ve en önemlisi kültürlü bireyler yetiştirmemiz bu konuda çok önemlidir.
“Her kütüphane bir cezaevi kapatır.”
“Kütüphaneler, bilgi saklamış, işlemeye hazır pırlantalardır. Bu pırlantaları işlemek ve değerlendirmek ve halka sunmak biz aydınların elindedir. Kitapları kütüphanelerde işlersek pırlantadır; İşlemez kendi başlarına bırakırsak ve işlenmesine yardımcı olmazsak boş bomboş kâğıt yığınlarından başka bir şey olmaz.”(Mehmet KOÇER)
23.12.2012
Mehmet KOÇER
Edebiyat Öğretmeni
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.