- 2266 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
özlemek adına her şey
En çok yanında olmasını istediğin hiç bir zaman yanında olmaz. Susarsın ya da susmak zorundasındır. Gündüzün ile gecen arasında ki ince çizgi kayıplara karışmış, elindeki buruşmuş ve göz yaşların ile sararmaya yüz tutmuş resim ile zaman kavramını yitirmiş, hülyalara dalmışsındır. Gün doğduğu andan gece yatağa girmek arasında ki zamanda görevin olan seni sevenlere mutluluk oyunlarını en usta tiyatrocuya ya da ne bilim en usta dizi oyuncusuna taş çıkartacak edada devam ettirirsin. Gel gör ki kimse saat geceyi bulduğunda, karanlıklaşmış zemheri gecen de tek başınayken yaşadıkların ve hayallerin hakkında en ufak bir fikir bile yürütemez. Bazen o zamanlar da bile sırf anne baban üzülmesin diye midene giren kramplara, başına hunharca saplanan ağrılara katlanmak zorunda kalırsın, duymasınlar, üzülmesinler diye. Tek ilacın vardır o zamanlarda, sevdiğinin öpücüklerinden buruşmuş, göz yaşlarından sararmış, yatarken yastığının üstünde unuttuğun için ortadan yırtılmış ama senin bant ile yapıştırdığın o resmi vardır. Tekrar öpersin, tekrar ağlarsın ve yine yanında kimse yoktur. Aslında çok güzel ve sağlam bir kalemin vardır ama acın sana devrik cümleler kurdurur, üzerine devrilmek ile bitmeyen özlemlerinin, acılarının yansıması olarak.
Biliyormusun sevdiğim, özlem çok ağır bir duygu. İstesen atlar arabaya ya da uçağa yanına gidebilirsin ama yapamazsın. Sevdiğin sana gel dememiştir, engeller vardır, kimi zaman babası, kimi zaman başka sebepler. Belli etmezsin sevdiğine çektiğin acını, üzülmesin dersin kendi kendine, üzülürsün. O bile sadece senin anlattığın kadarını bilir acının, senin anlattıkların ise en iyi halleridir acının.
Sonra en umutsuz anında bir mesaj gelir, telefonun elindedir, istesen tek haraketle mesajlar bölümüne girebilirsin ama yapmazsın, üç kere çalmasını dinlersin, sana o kadar güzel gelir ki bu... Sonra avuçların heyecandan titremiş bir şekilde eline alırsın telefonu, mesajlara girersin, en üstte onun adı Canım Karım yazmaktadır ve heyecanın anında ikiye katlanır, mesajıb üstüne tıklarsın ve orada " aşkımmmmmmm" yazmaktadır. İşte o zaman tüm özlemin biter, tüm acıların biter damardan morfin yemişcesine ya da yok yok morfin değil, narkoz yemiş gibi.
Ve bazen, gelen mesajda onun adı yazmaz, bazen dediğime bakmayın, çoğu zaman. ya piyasa, ya hava durumu gereksiz bir arkadaşımdan gelen napıyorsun mesajı. Öldüğünü hissedersin, o esnada çalıştığın iş yerinde koltuğunda yada evde çekyatta değilsen vay haline, yığılır kalırsın yere. Tüm hevesin kaçar, gözlerin dolar, çok şükür ki o anlarda yanımda kimse olmaz, gözlerim hafif yanar önce, sonrası malum, hıçkırıklar, göz yaşları, nefes darlığı ve kalbinin sıkışmasına dayanmak zorundasın, malum biri gelebilir. Ömerin kimseye güçsüz görünmemek zorunda. Zorunda da sevdiğim, Ömerin bir tek senin yanında güçlü, son yoksan elinden rahatlıkla şekerini alabildiğin 2 yaşındaki bir çocuk kadar güçlü...
Çok konuştum yine, biliyorum. Sadece çok özledim. Çok özledim çook...
ömer ERASLAN 20.05.2013 20:00