- 1272 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
19 MAYIS 1919
Bu gün, ilk adım ve Türk Kurtuluş Savaşının birinci günü,
Bu gün, iç ve dış düşmanlarca, emperyalist güçlerce bitirilmiş, yakılmış, yıkılmış, dağıtılmış; Büyük Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden, bir Türk yurdu, Milli ve Bağımsız bir Ulusun, başı dik, vicdanı hür bir devletin temellerinin atılmasının ilk adımıdır…
Bu gün, Yine bizim kurduğumuz Osmanlı Devletinin himayesin de, hak sahibi olanların, haklarının, o devletle beraber yok olup gittiğinin ve bir daha ayrıcalıklı yaşayamayacaklarının, o devlette ki haklarını, o devlette bıraktıklarının, yeni kurulacak devlette, herkesin eşit haklara sahip olacağının adımlarının atıldığı gündür..
Osmanlı imparatorluğu parçalanarak milli devletler kurulurken Türkiye Cumhuriyetini kuran irade ve felsefe de Milli Devlet, Milli Ordu düşüncesiyle başlattığı hareketin kimliğinin adı (TÜRK) tür…
Türk Kurtuluş Savaşına katılan şu veya bu etnik kökenden olabilir, ama, Osmanlının dağılma safhasında, Milli ve Ulus Devleti Kabul ederek savaşa katılmışlardır ve 1923 yılında da Bu konuda hesaplaşılmış ve Türk Devleti, Türkiye Cumhuriyeti tasdik edilmiştir. O gün tüm hesaplaşmalar yapılmıştır, bu nedenle bu Cumhuriyetin kuruluş davasının hesabı bu gün sorulamaz ve sorgulanamaz, o savaş sonunda kurulan Cumhuriyetimize o gün veya daha sonradan oluşmuş ihanet hareketlerine karşı devletin uyguladığı müeyyide nedeniyle hiç kimseden bu devlet özür dilemez, dileyemez, özür dilemesi gereken birileri varsa eğer, onlar da bu devlete isyan bayrağı açmış ve açacak olan hainlerin, bu devletin kurucularından ve torunlarından özür dilemelidirler…
Bu gün, Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin atıldığı bir gündür. Bu temeli yıkmak için çalışan, iç ve dış güçler hâlâ faaliyettedirler ama gerekirse Türk Milletinin bağrından yeni bir ATATÜRK çıkar tüm hınzır ve hainlerin kökünü kazıyarak, bu Atatürk Cumhuriyetinin yıkılmasını önlediği gibi, yıkmak isteyenlerin de boyunlarına ipleri geçirir…
Hâlâ Osmanlı ile yatıp, Osmanlı ile kalkanlar, dünü hatırlamalıdırlar ve bu sevdalarından tez zaman da vaz geçerek, karanlık oyunlar içerisin de, emperyalist güçlerin oyuncağı, piyonu olmaktan derhal vaz geçmelidirler ve Türkiye’mize büyük zararlar vermekten kaçınmalıdırlar. Bizim olan Osmanlı yok artık, yeniden kurulabileceği de hayalden öte gerçekdışı bir düşüncedir, bu düşünceye başta emperyalist izin vermezler, elimizdeki Türk Yurdunu da kaybederiz sonra, Osmanlı yok artık, Osmancılık bitti artık, hayaller bile onu terk etti artık,, Türkiye’mizi tehlikelere atmayınız bu yüzden,, Vaz geçin, vaz geçin, vaz geçiiin..!!!
Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Kurtuluş Savaşı üzerin de hak iddia edenler, şunu iyi bilmelidirler ki, tarih bunları hep yazmıştır ve onların dedeleri dün de haindiler, bugün de torunları hain çıkmışlardır. Daha dün İngiliz uşaklığı yapan bu hainlerin dedeleri, bugün hainliklerinin katmerlisini torunlarına miras olarak bırakmışlar ve 19 Mayısın ruhunu yok edebilmek için torunları da bugün var güçleriyle hainliklerine var güçleriyle devam etmektedirler. Atatürk’ le beraber kurulmuş Türkiye Cumhuriyetine isyan ederek, Kurum ve Kuruluşlardan (T.C.) antedini (ibaresini) kaldırmaya teşebbüs etmişlerdir. Bu isyan teşebbüsünü, ne Yargıtay Başsavcısı, ne Anayasa Mahkemesi Başsavcısı, ne Danıştay Mahkemesi Başkanı ilgililere dava açmak yerine, görmezden gelip geçmişlerdir. Halbu ki, bu hareketler Atatürk Cumhuriyetini yıkma isyanıdır. Bunu tüm Türk Milleti bilmektedir, bilmeyen, görmeyen sadece yargı kurumları ile Türk Milleti Adına karar veren Atatürk Cumhuriyetinin Savcılarıdır…
İşte; Atatürk ve silah arkadaşlarının fotoğrafı yazıma eklidir. Bu vatan üzerinde hak iddiasın da bulunanlar, Atatürk’ümüzün silah arkadaşlarının resimlerini inceleyerek kendi etnisitesine uyan birileri var mı.? yok mu.? Görebilirler. Varsa eğer, bu vatanın kuruluşu için hak iddiasın da bulunabilirler. Yoksa o şom ağızlarını kilitleyip, karga gibi ötmesinler ve hainliklerini bıraksınlar da Türk Milleti onları adam yerine saysın…
Türk Milleti hiçbir zaman etnik dava gütmemiştir. Ayırım yapmamıştır. Hiç kimseyi sen şu sun, bu sun diye horlamamış ve hep onları bağırına basarak kendinden saymıştır. Onların varlığından mutlu olmuş, sevinmiştir. Onların üzüntülerini, kendi üzüntüsü, sevinçlerini kendi sevinçleri saymıştır. Bu durum dün de böyleydi, bu gün de böyledir. Etnisitesi ne olursa olsun, onları her zaman bağırlarına basmış ve kendilerinden hiç ayırmamış, onlardan kız alıp, kız vermiş asil bir millettir…
SONUÇ : Bundan sonra kurulacak birlik ne OSMANLICILIK, ne ÜMMETÇİLİK, ne de AVRUPACILIKTIR. Bundan sonra kurulacak, kurulması gereken tek birlik TÜRK BİRLİĞİDİR, Türkiye’mizin ve soydaşlarımızın refah ve gelişimi bu birliğe ihtiyaç duymaktadır. ALLAH ımız bile KUR’AN ın da; Yardımlaşmaya en yakın akrabalarınızdan başlayın buyurmuştur...
1989 yılından bu güne kadar Emperyalist ülkeler bizim bu birliği kurmamamız, unutmamız için elinden gelen belaları başımıza sararak, Hükümetlerimizi etkileri altına alarak bizi uzaklaştırmışlardır ancak artık Ortadoğu bataklığında uğraşmak yerine bu TÜRK BİRLİĞİNİN kurulması için enerji sarf etmeliyiz, Bu birlik içerisinde iken ve bu birliği sağlamışken, İslam Birliğine de en son safha da yer ayrılabilinir…
Önce kendimiz (Türk Birliği) , sonra manevi bağlarımızın bulunduğu topluluklar…
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE..Mustafa Kemal ATATÜRK
BU şiir DE RAHMETLİ ŞAİR BABAM Fazlı YILMAZ’DAN
Atamızda çıkmasaydı Samsuna
Kadın, çocuk, bakan yoktu mazluma
Kavuşturdu milletini huzura
Nur olsun Ata’nın yattığı yerler…
Fazlı YILMAZ
…
Ne hainler türedi, uyuklama kalk ATAM
Ne hainler türedi, şu soysuza bak ATAM
Devleti milliye’ye, baş kaldırmış kalk ATAM
Hainlerin boynuna, ilmekleri tak ATAM…
Erdal YILMAZ
NOT : RESİMDE Kİ YAZILARIN BİR KISMI TÜRKÇE OLARAK ŞÖYLEDİR ;
1925 yılında Hasan Sabri tarafından Hatira-i Zafer (Zafer Bellek). Halide Paşa (Karsıalan), Sami Kemaleddin Paşa (Gökçen), Nureddin Paşa, Kiazim Paşa (Özalp), Ali İhsan Paşa (bilge) Kiazim Karabekir Paşa, İsmet Paşa (İnönü) Fevzi Paşa (Çakmak) Muhiddin: Soldan sağa Paşa (Akyüz) Refet Paşa (Bele), Cafer Tayyar Paşa (Eğilmez) Djevat Paşa (Çobanlı), ve Selahattin Adil Paşa...
YORUMLAR
Vatan sevgisi için üzerine düşen görevi kalemi ile ifa eden yüreği kutluyorum.