NE HAYALLERİM VARDI
Oysa sana, deniz gözlerindeki yakamozlardan taç yapacaktım saçlarına.
Oysa gülüşlerinin inlettiği dünyadan, dünyalar sunacaktım sana. Oysa doğan güneşi söndürüp, güneş olacaktım sana. Mehtapta gezinmen için ay gibi doğacaktım gecelerine; sen tatlı rüyalarda mutlu olasın diye.
Sana ceylanın eğilip dereden su içmesini, bülbülün güle nasıl aşık olduğunun hikayesini anlatacaktım, sen dizlerimde yatarken. Sana uzak iklimlerinin diyarından hiç duymadığın kokular getirecektim. Papatya fallarına bakmana ya da kırk yıl hatırım olsun bahanesiyle kahve falları baktırmana gerek kalmayacaktı.
Uzaklara dalarak sigara yakmana, efkarlanıp arkadaşlarını kırmana, arabesk şarkılar dinleyip; kadere sitem edip, yastığını ıslatmana gerek kalmayacaktı.
Şimdi yalnızlığın sokağında, dilimde arabesk bir şarkıyla dolaşıyorum. Döndüm kendi içime.
Gülüşlerinin kaybolduğu bir dünyada yakamozların attığı mutluluk çığlıklarını kıskanarak, deniz kenarında hep tek oturacağım.