- 1935 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Deliler Koğuşundan
Şöyle bir turladım bu sabah. Uzun zamandır çıkmamıştım dışarı. İlaçlar ağır geliyor. Bütün gün uyku sersemliği. Unutuyorum falan. Neyse uzun hikâye...
Sana yazma sebebim;
Ahmet abi geldi bugün ziyaretime seni sordu. Yalandan "iyi" dedim. "Çok iyi."
"Ne zamandır görmüyorum, selam söyle" falan... Aşktan utanırmı la insan? diyemedim ayrıldık diye.
Alkol almam yasak ama, bir büyüğü soluksuz devirirdim yüreğimin acısından.
Bende seninle aynı zamandır görmüyorum pezevenk. Vuruyormuyum senin yüzüne?
Acayip rüyalar görüyorum. Yanında uyanıyorum. Göz kapağından öpüyorum seni. Eskiden öperdim.
Hala ordamı göz kapağın? Kırıştımı sağı solu? Kafayı yersin öyle birşey varsa. Yazık.
Uykuların nasıl peki?
Çok seviyormusun halâ tembel tembel uyumayı?
Dedim ya! İçmek yasak. İlaçlarla göstereceği reaksiyonun karaciğerde etkisi, bünyem kaldırmazmış. Bu bünyenin sensizliğ kaldırdığını düşünecek olursak hayvanlar gibi içsem birşeycikler olmaz diye düşünüyorum. Söylüyorum da doktorlar anlamıyorlar. Tabi tanımıyorlar seni. Bilmiyorlar hiç kokunu. Ondan. Garipsemiyorum adamları. Haklılar.
Son kadehimi senin şerefine kaldırmıştım. Ercan’ın doğum günüydü. Sensiz bir yıl gibi bir süre devrilmişti. Ben delirmemiştim. Direniyordum ve sen bu saçma savaşın en büyük kahramanıydın. Sensizliğe bir insan nasıl direnir lan senin sevginle? Bana diyorlar ama sen delisin asıl.
Aklıma gelmişken;
Son telefon konuşmamızdı. Bak hatırlıyorum güzeldi kafam. Çok kızdırmıştım seni değilmi? "Bitti anlamıyormusun? Bittiiiiiii" Hay sesine kurban olduğum. Anlıyorum tabi. Sana donmuştum ki ben. Ondan susmuştum. Hatta galiba soğuktan akmıştı göz yaşım. Sen bir damla daha kayıp gitme yanaklarımdan diye ağlamıyorum çünkü. Eksilme diye. Aslında kırmak istemezsin beni. Ondan elveda dememiştin giderken. Sadece se-ve-miyordun artık. Gönül bu. Aşk bu. Pis koyar. Biliyordum. Hele senin o dudakların söyledimi felç olur insan. Ölür ayrılıktan.
Bilirim ben seni.
Özledim seni. Saçlarını özledim, dudaklarını ve nefesini. Sana gözlerindeki bakışın mavisinin gökyüzünden güzel olduğunu söylüyorlarmı? Yanağında ki gamzenin adamın aklını başından aldığını falan? Söylüyorlarmı? Onu bunu siktiret sensiz nefes alamıyorum ben. Onu söylüyorlarmı?
"Panik atak" diyor doktor. "Hassiktir" diyorum içimden. Seviyorum sadece. Bu aslında teşhis... Basit.
Bana kızmıyorsun değilmi?
Aramıyorum diye. Her gece sabahlara kadar arıyordumda açmıyordun ya. O yüzden aramıyorum artık. Savcıya şikayet edeceğine dair mesaj atmıştın. Saklıyorum son mesajın diye.
Kızma bana!
Balkonumuzda ki patlak ampul çok özledi seni. Mutfağımızda bir ayağını kıçının altına kıvırıp oturduğun sandalye, evin giriş kapısı... dertleşirken hep dile getirdiler sana olan hasretlerini. Hatta beni buraya kapamadan önce yastığınla konuşuyordum. Market alışverişini beraber yapalım diye yastığına sarınıp çıktım dışarı. Babamı aramış komşular. Parkta turlayalım istemiştim beraber...
Geldik burdayız işte. 3 aydır ilaçlar, iğneler, doktoru, hemşiresi. Hep bir hüzünlü bakışlar. Yapmacık telkinler.
İyileşiyor zihnim ama. Seni seviyorum. Tedavisi yok içine sıçayım. Öleceğim işte.
Ha birde senin diş fırçan... çok üzüldü be. Onu gör bir ara.
Nasıl gidiyor ressamlık?
Çiziyormusun kara kalem, kara geceler. Senin siyahın çok karanlık kızım. Geceyi anlatan portrelerin adamı yutar senin. Hüzün çizme hiçbir adamın yüzünde tuvaline. Buralar dolup taşar.
Telefonumu aldılar. Resimlerine bakamıyorum. Gülüşün aynımı halâ? Öpmüştüm. Dudağım eksik olmasın demiştim teninden...
Saçlarım kısa. Çok döküldüler. Yüreğim kısa, yaşama heveslerim, hayallerim. Kısa hepsi... hepsi zamansız döküldüler.
Annem giyecek birşeyler getirdi. Senin bana aldığın tişörtü getirmemiş. Seninle bir gün görüşürsem giyerim diye saklıyordum onu. Bulamamıştır. Anam çok döküldü. Oda dayanamadı yazık... Sensizlik zor ama dayanıyoruz işte.
Eveleyip gevelememe gerek yok. Köpek gibi seviyorum seni. Arama başka terane. Konuşmayı sevmiyorum ama yazıyorum eskisi gibi. Devrik cümleler de kursam da, imlası yamuk yumuk olsa da, ezilip büzülse de yüreğim, seviyorum seni. Unut diyorlar. Bir kere bir kaç dakika unuttum seni. Ömrümün en uzun bir kaç dakikalık yalnzılığıydı. Samimi söylüyorum. Aklımdan çıkman gerekir aslında nefes almam için ama çıkma... Doktorlar ne derse desin.
Kafam gitti.
Duvarlar seni tanımıyor diye konuşmuyorum geceleri beni kilitlediklerinde odama. İlla komik bir doktor var. Onunla konuşacakmışım. Ne konuşayım yahu? Tanımıyor oda seni. Görmemişki gözlerinin mavisini, nerden bilsin umut etmeyi???
Çıkarmışım bir kaç haftaya.
Anahtar aynı yerde gelecek olursan.
Yaz bana bir ara. Hal hatır sor. İyiyim derim yalan olur sensiz bok gibiyim derim bir faydası olmaz. O yüzden sorma istersen. Sadece ekndi mutluluklarını anlat. Bana dokunacak şeyler anlatma. Sana dokunan bir sevgilin falan varsa sus.
Öpüyorum parmak uçlarından.
Kestane kebap.
Düşten Adam
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.